Tıbbi olarak “Fasiyal Paralizi” olarak adlandırılan bu durum, yüzün bir kısmında veya tamamında meydana gelen hareket kaybını anlatmaktadır. İnsan yüzünün her bir yarısındaki kaslar, o taraftaki “tek bir sinir” tarafından çalıştırılırlar. Bu sinirin hastalandığı veya hasara uğradığı durumlarda, o sinirin çalıştırması gereken kaslarda felç meydana gelir. “Fasiyal sinir” olarak adlandırılan bu sinir (7. Kranial sinir), kulak kemiği içerisinde çok dar bir kanaldan geçtikten sonra kafatası dışına çıkar ve o taraftaki yüz kaslarını çalıştırmak üzere dallanma gösterir.
Neden olur?
Yüz felcinin onlarca değişik nedeni olabilir. En sık rastlanan yüz felci “idiyopatik periferik fasiyal paralizi” olarak isimlendirilen durumdur. Burada, ortada görünür bir neden yokken birden başlayan tek taraflı bir yüz felci söz konusudur. Hastaların bir çoğu öncesinde geçirdikleri bir gribal enfeksiyon olduğundan veya yüzlerinin soğukta/rüzgarda kaldığından bahsederler. Ve bu gibi bir nedene bağlı olarak “fasiyal sinir” in kulak içindeki dar kanalda şişerek sıkıştığı ve çalışamaz hale geldiği düşünülmektedir. (Sinir sıkıştığında, sıkıştığı noktadan ileriye akım iletemez ve kendisiyle bağlantılı olan kaslar da çalışamaz)
Bunun dışında kulak ve kafa travmaları, kulak ameliyatları, kulak tümörleri, fasiyal sinir ve beyin köşe tümörleri, tükürük bezi tümörleri yüz felci yapabilen nedenlerdir.
Belirtiler Nelerdir?
Başlangıç belirtileri dilin bir yarısında uyuşma ve tat almada azalma, kulak kepçesinde ağrı, yüzde / göz kenarında uyuşma, karıncalanma veya seğirmelerdir. Bazen de bu belirtiler gece uykuda geçirilir ve hasta sabaha tam bir yüz felci ile uyanabilir. Genellikle ilk anda aslında yüzün “sağlam” olan yarısında çarpılma olduğu, dudakların o tarafa kaydığı zannedilir. Daha dikkatle bakılınca diğer yüz yarısında kasların çalışmadığı fark edilir. Hasta, o taraftaki gözünü kapatmakta, kaşlarını kaldırmakta güçlük çeker veya hiç yapamaz. Burun kenarından aşağı inen oluk silikleşir. Ağız köşesi aşağı kayar. Hasta ıslık çalma hareketini yapamaz, dudak kenarını oynatamaz, gülerken o taraf hareket etmez.
Nasıl teşhis edilir?
Teşhis esas olarak muayene ile konur. Rahatsızlığın şiddetini ve iyileşme potansiyelini belirlemek üzere bir takım testler yapmak mümkündür. Ancak test sonuçları ne olursa olsun, esas olan klinik düzelmedir. Yüz felci, Kulak Burun Boğaz, Nöroloji, Fizik Tedavi Rehabilitasyon ve Göz Hastalıkları bölümlerinin birlikte takip etmeleri gereken bir durumdur. Hatta geç dönem tedavisinde Plastik ve Rekonstrüktif cerrahinin de konusudur.
Nasıl Tedavi Edilir?
Yüz felci %80-85 oranında kendiliğinden düzelir. Ancak kendiliğinden düzelmeye bırakılmamalı, teşhis koyulur koyulmaz derhal tedaviye başlanmalıdır. Çünkü iyileşmediği takdirde ciddi estetik kusura yol açar. Ayrıca göz kapağı yeterli kapanmadığından gözün kornea (şeffaf) tabakasında zedelenme ve yaralara neden olabilir. Bu da körlüğe kadar giden göz rahatsızlıklarının başlangıcı olabilir.
Tedavi 2-3 hafta kadar sürer. Tedavide amaçlanan sinirdeki şişmeyi azaltarak sıkıştığı kemik kanal içerisinde rahatlamasını sağlamaktır.
Tedavide pek çok ilaç kullanılagelmekle beraber, temel ilaçlar kortizon ve anti-virüs ilaçlardır. Etkin bir tedavi için kısa süreli yüksek doz kortizon verilir. Özellikle şeker hastalığı olanlarda dikkatli olunmalı, gerekirse hastanede yatırılıp kan şekeri kontrolü sağlanarak tedavi verilmelidir.
Anti-virüs ilaçlar özellikle ilk 3 gün gibi erken dönemde değer taşır. Geç dönem tedavisinde çok etkili olmaz.
Bunların yanı sıra B-vitaminleri, mide koruyucu ilaçlar gibi destekleyici ilaçlar da verilebilir.
Uygun ilaç tedavisi ile düzelme sağlanamadığında, bir takım testler yapılarak kendiliğinden iyileşme şansı olup olmadığı araştırılır. İyileşme şansı azsa cerrahi tedavi düşünülür. Cerrahi tedavide amaçlanan siniri sıkıştıran kemik kanalın alınarak sinirin rahatlatılmasıdır. Uygun teknikle yapılan cerrahi tedavinin başarı şansı oldukça yüksektir.