Uyku Laboratuvarı Özel Medar Hastanesi Sakarya’da Açıldı
Özel Medar Hastanesi Sakarya Göğüs Hastalıkları ve Tüberküloz Uzmanı Uzm. Dr. Ahmed Azeez, hastanede hasta kabulüne başlayan Uyku Sağlığı Laboratuvarı hakkında bilgilendirmelerde bulundu.
UYKU SAĞLIĞI VE SAĞLIKLI UYKU
Hayatımızın üçte birini uyku ile geçirdiğimizi ve bu sebeple uykunun son derece önemli olduğunu ifade eden Özel Medar Hastanesi Sakarya Göğüs Hastalıkları ve Tüberküloz Uzmanı Uzm. Dr. Ahmed Azeez, “Kısıtlı yaşamamızda zihinsel ve fiziksel sağlığımızı her gün yenilememiz için bu kadar geniş zamanı uyku için harcamak zorundayız. Uyku, sağlığı bozulduğunda doğal olarak uyuma amacına ulaşmayacak; gün içindeki sağlığımız da bozulacaktır. Bunun ötesinde uyku bozuklukları çoğu kez beraber yaşayan kişilerin / tüm ailenin ortak problemdir. Ayrıca neden oldukları trafik ve mesleki kazalar nedeniyle kişisel sağlık problemi olmasının ötesinde halk sağlığı sorunu olarak karşımıza çıkar.
Uyku laboratuvarlarının önemli gündemini Uykuda Nefes Durması (OSAS) oluşturur. Yaygın olarak horlama, hastanın yakınları tarafından fark edilir. Uyuma sırasında horlamanın ve nefes almanın durduğu 5 – 20 saniyelik sessiz dönem periyodları ve gün içinde sık olarak uyuyakalma iç geçmesi, uykululuk hali karakterizedir” dedi.
UYKUDA SOLUNUM DURMASI
Özel Medar Hastanesi Sakarya Göğüs Hastalıkları ve Tüberküloz Uzmanı Uzm. Dr. Ahmed Azeez, sözlerini şöyle sürdürdü: “Altta yatan neden olarak bademcikler, küçük dil patolojileri, damak yapısı, büyümüş dil gibi darlık oluşturan üst solunum yolu nedenleri rol oynadığında obezite ile yakın ilişkilidir. Ayrıca bir gecelik olumsuz faktörler olarak bazı ilaçlar, alkol alımı, aşırı yorgunluk ve uykusuzluk gibi durumlar da horlama ve nefes durması tablosunu geçici olarak ağırlaştırırlar. Kişide uykuda solunumun durması sırasında oksijen seviyesinin yetersiz seviyeye inmesi sonucu uyku bölünür ve soluk alamama ile uyanabilir. Sonra tekrar uykuya geçer. Bu periyod gece boyunca defalarca tekrar edebilir. Bu periyodların hangi sıklıkla tekrarladığı ve hangi derinliğe ulaştığına göre hastalığın şiddeti değişir. Bu periyodların derinlik ve sıklığını yatıştırıcılar, alkol, yorgunluk olumsuz etkiler. Gece boyunca sinir sisteminin kalp ve damarlar üzerindeki stres etkisi artar. Böyle bir gecenin sabahı uykusuz yorgun bir gün başlar.”
SOLUNUM TESTİ DE YAPILABİLİR
Uzm. Dr. Azeez ayrıca şunları kaydetti: “Hastalık gün içindeki uykuya muhtaçlık halsizlik ve yorgunluk ile sınırlı kalmaz. Gece boyunca uykuda; yüksek tansiyon atakları, ani koroner arter sıkıntıları, ritim bozuklukları, beyin damar hastalıkları riskinin artması bu hastalığın önemini artırır. Ayrıca gün içinde dikkat gerektiren işlerde bulunamamak bu hastalığı sosyal boyuta taşır. Artan trafik kazaları, iş kazaları ve uyumsuz agresif kişilik sosyal bir probleme yol açar. Sadece kişisel sağlık sorunu olarak kalmaz. Kesin tanı için uyku laboratuvarında uyku ve solunum kaydının yapılması ve incelenmesi önerilir. Tedavide lokal burun boğaz patolojileri sorumlu tutuluyorsa cerrahi düşünülebilir. Benzer mantık ile üst solunum yolu ve büyümüş dile yönelik aparatlar ile tedavi denemeleri yapılabilir. Böyle bir sebep bulanamaz ise yine uyku laboratuvarında yapılan 2. gece ek tetkiki ile belirlenen cihaz tipi ve saptanan basınç değerinde maske yolu ile basınçlı hava kullanımı önerilir. Tedavide amaç uyku sırasında kapanma eğilim artmış olan üst havayolunu dışarıdan pozitif basınç vererek açık tutmaktır.”
UYKU TESTİ GEREKTİRECEK DURUMLAR NELERDİR?
Uzm. Dr. Azeez, uyku testinin gerekli olabileceği başlıca yakınmaları ise şöyle sıraladı:
1. Yeterli süre uyumama rağmen gün içinde yorgun ve uykulu oluyorum.
2. Geceleri baş, boyun veya göğsümde terleme oluyor.
3. Gece içinde nefes alamama hissi ile uyanıyorum.
4. Horlamanın yan odalardan duyulacak kadar şiddetli olduğu söyleniyor.
5. Uykuda nefesimin durduğu söyleniyor.
6. Uykululuk nedeniyle eskisi kadar uzun süre araba kullanamıyorum.
7. Gün içinde zaman zaman dayanılmaz uyku atakları yaşıyorum.
8. Sabah yorgun ve baş ağrısı ile uyanıyorum.
9. Toplantılarda, okurken veya TV seyrederken uyuyabiliyorum.
UYKU TESTİNDE SADECE GÖZLEM YAPILMAKTADIR.
Özel Medar Hastanesi Sakarya Göğüs Hastalıkları ve Tüberküloz Uzmanı Uzm. Dr. Ahmed Azeez, son olarak ise şunları kaydetti: “Şikayetleri doğrultusunda uyku hastalıklarından şüphelenilen kişi, bir gecesini Uyku Laboratuvarı’nda geçirir. Ancak burası bir laboratuvardan çok, bir otel odası görünümünde dizayn edilir. Çünkü kişinin kendini rahat hissederek uykuya dalması büyük önem taşır. Hastaların bu ortama ve cihazlara alışabilmesi için test odasında bir süre vakit geçirmeleri önerilir. Laboratuvarda en az 6 saatlik bir uyku kaydı alınır. Bu sırada uyku teknisyeni ayrı bir odadan bilgisayara aktarılan uyku kayıtlarını anlık takip eder. Uyku incelemesine başlamadan önce yaklaşık 30 dakika süren bir işlemle çekime hazırlık yapılır.
Bunun için kafa bölgesine beyin dalgalarını kaydeden elektrotlar, buruna takılan nefes alışverişi ve horlamayı kaydeden cihazlar, kalp hızı için kalp elektrotları ile kas aktivasyonunun takibi için bacak ve çene elektrotları yerleştirilir. Göğüs ve karın bölgesine takılan özel kemerler ile solunum hareketleri, parmağa takılan küçük bir alet ile de kan oksijen seviyesi ve nabız takip edilir. Gece boyunca video monitorizasyonu altında tüm bu parametreler kaydedilir. Takılan tüm elektrot ve bantlar hastaların hiçbir hareketine engel olmaz. Tüm uyku testi boyunca hiçbir müdahalede bulunulmaz. İlaç verilmez. Sadece uyku sırasındaki organsal verilerin kaydı alınır.
Yani uyku testi sadece bir gecelik gözlem yapmaktan ibarettir. Hasta ertesi gün, günlük hayatına devam edebilir. Uyku apnesi saptanan ve tedavide cerrahi düşünülmeyen hastalarda pozitif basınçlı hava uygulaması ile uyku sırasında üst solunum yolu açıklığı sağlanması hedeflenir. Bu kişiler titraston işlemi için ikince gece testine davet edilir. Benzer şekilde test hazırlığı yapılır. Farklı olarak pozitif basınç uygulayacak cihaz da hastaya bağlanır. Gece boyunca değişen mod ve basınçlarda pozitif basınçlı hava uygulaması yapılır. İşlemin amacı kişiye uygun cihazın seçimi ve basınç düzeyinin tespitidir. Bu tespitler yapıldıktan sonra hastanın ihtiyacına uygun titre edilmiş cihaz önerisi ile işlem tamamlanır.”