Uzun yıllardır GSK’nın aşı klinik araştırmalarında öncelikli ülkelerden biri olan Türkiye, bu yeni kararın ardından ilaç araştırmaları için de önemli bir merkez haline gelecek.
GSK’nın Ar-Ge çalışmaları için yatırım yapacağı öncelikli ülkeler arasına (GSK Clinical Country Footprint) giren Türkiye bundan böyle, herhangi bir tedavi alanında planlanan klinik çalışmalar için ilk değerlendirilen ülkelerden biri olacak. Bu sayede Türkiye’deki Ar-Ge yatırımları artacak ve hastaların yeni ve etkili tedavi seçeneklerine erken erişimi için de önemli bir fırsat yaratılmış olacak.
Enfeksiyon, onkoloji ve hematoloji alanı başta olmak üzere, Türkiye’deki hekimlerin yeni tedavi seçeneklerini önce hastalarına sunmalarına ve deneyimlemelerine olanak verecek bu gelişme, Türkiye’de klinik araştırmalarda yatırım ve istihdama da önemli bir katkı sağlayacak.
Konuyla ilgili değerlendirmede bulunan GSK Türkiye Medikal Direktörü Elif Coşkunçay; “Türkiye artık klinik araştırma yatırımları anlamında GSK’nın öncelikli ülkeleri arasında yer alıyor. Aşı alanında uzun yıllardır önemli bir Ar-Ge üssü olarak başarılı çalışmalara imza atıyorduk. Bugünden itibaren enfeksiyon, onkoloji ve hematoloji başta olmak üzere, GSK’nın faaliyette bulunduğu tüm alanlarda Ar-Ge yatırımları açısından ayrıcalıklı bir ülke olduk. Türkiye’ye olan güvenin bir göstergesi niteliğini taşıyan bu güzel gelişmeyle birlikte, şirket olarak ülke ekonomisinde ve tedavi alanlarımızda yaratacağımız katma değer için şimdiden çok heyecanlıyız.” dedi.
Türkiye’de GSK
300 yılı aşkın geçmişine 5 Nobel Ödülü sığdıran ve sağlık alandaki yenilikçi yaklaşımı ile öne çıkan GSK, Türkiye’de solunum, aşı, HIV, merkezi sinir sistemi hastalıkları, dermatoloji, üroloji, onkoloji ve anti-infektifler odaklı olmak üzere sekiz tedavi alanında 60 yılı aşkın süredir faaliyet gösteriyor.
Türkiye’de ve dünyada en geniş aşı portföyüne sahip şirketler arasında yer alan GSK, aşıya erişimin artırılması, tüm çocukların ve yetişkinlerin aşıyla önlenebilir hastalıklardan korunması yoluyla toplum sağlığına katkıda bulunmayı hedefliyor. Bu kapsamda Hacettepe Üniversitesi Teknokent iş birliği ile hayata geçirdiği Aşı Klinik Araştırmalar Merkezi’nde, Türkiye’nin aşı klinik araştırmalarının yüzde 50’den fazlasını yürütüyor. Menenjit, zatürre, rotavirüs, hepatit A, hepatit B, suçiçeği, boğmaca, kızamık, kızamıkçık, kabakulak aşılarıyla, Türkiye’de çocuk ve yetişkinlerin sağlığını korumak için çalışıyor. Yerelleşme kapsamında gerçekleştirdiği 4 yerli üretim ortaklığı ile Türkiye’de önemli atılımlarda bulunan GSK, 30 milyon sterlin tutarındaki yatırımıyla, yerel üretim oranını yüzde 62’den yüzde 74’e çıkaracak. Bu doğrultuda, solunum hastalıklarının tedavisinde kullanılan nebül ürünleri ile birlikte HIV tedavisinde patentli bir inovatif ürününün yerel üretimi çalışmaları devam ediyor.
