Tiroit kanseri için atom tedavisi alan hastaların haftalarca tecrit edilmeleri artık gerekmiyor.

Artık hastaların çok yüksek doz radyoiyot almaları gerekmiyor. Her hasta için gerekli olan radyoaktivite miktarı hesaplanarak çok daha az miktarlarda radyoaktif madde ile tedavileri mümkün olabiliyor. Böylece hastalar günlerce çocuklarından, eşlerinden ve yakınlarından ayrı kalmaları gerekmiyor.

Tiroit kanseri tedavisi için hastalar ameliyattan belli bir süre sonra yüksek doz radyoaktif iyot tedavisi almaları gerekir. Radyoaktif iyot tedavisinden sonra hem hastaları hem de yakın çevrelerini radyasyondan korumak için belli kurallar uygulanır. Bu hastalar, üzerlerindeki radyasyon miktarı azalana kadar bu amaç için tasarlanmış, kurşun zırhla çevrilmiş özel odalarda tutulurlar. Hastaların radyasyondan korunmak için bol sıvı almaları, limon veya sakız çiğnemeleri istenir. Taburcu olduktan sonra da çocuklardan, gebelerden, eşlerinden 2-4 hafta ayrı yaşamaları istenir. Ayrı tuvalet, ayrı çamaşır ve bulaşık makinesi kullanmaları tavsiye edilir. Çünkü hala hastanın üzerinde yüksek doz radyoiyot sebebiyle radyasyon vardır.

Yüksek doz radyoiyot tedavisi bugüne kadar sabit doz yöntemiyle uygulanıyordu. Hastaların arasında hiçbir farklılık gözetmeden 100 mCi, radyoiyot hastalara veriliyordu. Oysa, dünyada birkaç merkezde hastaya ayarlanmış, her hasta için ayrı ayrı hesaplanmış radyoiyot tedavi dozu hesaplamaları yapılıyordu. Bu yöntemde hastalığın tedavisi için gereken radyoiyot miktarı her hasta için hesaplanıp gerekli miktarda radyoiyot veriliyordu. Dünyada birkaç merkezde uygulanan bu yöntem artık ülkemizde ilk olarak Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Nükleer Tıp Anabilim Dalında uygulanıyor. Cerrahpaşa Nükleer Tıp Anabilim Dalında sağlık fizikçisi araştırmacıları, Fiz. Nami Yeyin ve Fiz. Muhammed Abuqbeitah ile birlikte yaptığımız 8 aylık bir çalışmadan sonra hasta dozu hesaplamaları yapmaya başladık. Böylece hastayı tedavi etmek için gerekli miktar hesaplanarak çok daha düşük dozlarda radyoaktivite ile hastaları tedavi etmeye başladık. Hesaplanan radyoaktivite miktarları bazı hastalar için 20 mCi’lere kadar düştü. Böylece hastaların ve yakın çevrelerinin maruz kaldıkları radyasyon miktarları çok azaldı. Özel odalarda tecrit edilme ve yakınlarından uzaklaştırılma süreleri çok kısaldı. Özellikle bebek ve küçük çocukları olan anneler çok daha kısa sürelerde çocuklarıyla yakın temasa geçebilmeleri sağlandı.

Hasta dozu hesaplaması oldukça kolay bir yöntemle yapılabiliyor. Hastalara çok düşük miktarda radyoiyot verilip görüntüler alınıyor ve ölçümler yapılıyor. Bu sürede hasta herhangi bir rahatsızlık hissetmiyor.