Meme kanseri riski

Mutlak risk/Göreceli risk
Olumsuz bir olayın gerçekleşme ihtimalinin sayısal veya oransal ifadesine risk denir.
Meme kanseri riskinden bahsederken, ister ilk kez görülme ister nüks bağlamında olsun, iki farklı riskten: mutlak risk ve göreceli riskten bahsedilir.
Mutlak risk
Meme kanserine yakalanma olasılığıdır ve basitçe belirli bir süre içinde meme kanserine yakalanacak kişi sayısının bilinmesi üzerinden hesaplanır. Mutlak risk değeri yüzde olarak verilir. ABD’de yaşayan her sekiz kadından birisi veya kadınların %13’ü yaşam boyu meme kanserine yakalanacaktır dediğimizde, bahsettiğimiz şey mutlak risktir. Yaşam süresi 80 seneyi geçen her 8 kadından birisinin bu hastalığa yakalanma olasılığı vardır.
Yaşamın belli bir döneminde meme kanseri olma riski 1/8 den daha düşük olmalıdır. Çünkü yaş genç oldukça risk de düşüktür; yaş 80’i geçince ancak risk de maksimum olan 1/8’i bulur.
* Yaş 30-39 arasında mutlak risk 233 de bir veya % 0.43’tür yan, bu yaş grubunda 233 kadından birisi meme kanseri olacaktır. Başka bir deyişle 30-39 yaş aralığındaysanız, bu dönemde meme kanseri olma riskiniz 233 de birdir.
* Yaş 40-49 arasındaysa mutlak risk 69 da birdir veya % 1,4 denilebilir.
* Yaş 50-59 arasındaysa mutlak risk 38 de birdir veya % 2.6 denebilir.
* Yaş 60-69 arasındaysa mutlak risk 27 de birdir veya % 3.7 denebilir.
Görüldüğü gibi, yaş ilerledikçe, meme kanseri olma riski, “mutlak risk” artmaktadır. Bu rakamların ve yüzdelerin tüm toplum için genel ortalama değerler olduğunu unutmamak gerekir. Kişisel risk, bir takım faktörlere göre bunun üstüne çıkabilir veya altına inebilir: aile öyküsü, doğurganlık öyküsü (ilk adet yaşı, çocuklar ve menapoz), ırk/etnisite ve diğer faktörler gibi…
Örneğin aile öyküsüne baktığımızda, genetik yapısında BRCA1 veya BRCA2 mutasyonu taşıyan kişilerin meme kanseri olma riskleri yüksektir. Yaşam boyu meme kanserine yakalanma ihtimalleri % 40-85 arasıdır veya bu gen mutasyonunu taşıyan 100 kadından yaklaşık 40 ila 85’i, eğer 80 yaşına kadar yaşayabilirse meme kanseri olacaktır.
Meme kanserine yakalanmış bir hasta için de, hastalığın seyri veya tedavi sonuçlarının takibinde “mutlak risk” kavramı kullanılır. Örneğin, meme kanserisiniz ve hastalığınızın özelliklerine göre –evresi, derecesi, tetkik sonuçlarınız, yaşınız, tıbbi geçmişiniz, gördüğünüz tedaviler doğrultusunda doktorunuz hastalıksız 5 yıllık sağ kalım olasılığınızı -yani kansersiz olarak geçirilen süre- % 90 olarak belirtiyor. Bunun anlamı, meme kanserinin ilk 5 sene içinde yeniden nüks etme riski % 10’dur veya 10 kişide birdir. Başka bir deyişle, benzer karekteristikte hastalığa sahip ve aynı şekilde tedavi edilmiş 10 kadından 1 tanesinin kanseri nüks edecektir, 9 tanesi veya % 90 bu süreç içinde bu hastalıkla karşılaşmayacaktır.
Göreceli risk
Göreceli risk, bir grubun meme kanseri riskini, başka bir grupla kıyaslama sonucu elde edilen rakam veya orandır. Bu risk, genellikle farklı özellikleri veya davranışları olan kadın gruplarından birinin diğerine göre daha yüksek veya düşük kanser riskine sahip olup, olmadıklarını ortaya koymak için yapılan araştırma raporlarında bildirilen risk türüdür.
Göreceli riski bilmek şu nedenle önemlidir: Kişinin belli yaşam tarzı tercihinde bulunması veya belli tedaviler görmesi halinde, meme kanseri olma veya nüks etme riski ne ölçüde artar veya düşür ?
Meme kanseri riskindeki artışa örnekler : Araştırmalar, günde 2 veya daha fazla kadeh alkollü içki alan kadınlarda meme kanseri riskinin arttığını göstermiştir ki, (1 kadeh alkolden anlaşılması gereken 340ml bira, 140 ml şarap veya 40 ml distile alkol). Bu göreceli risktir ve istenirse yüzde olarak istenirse rakamsal olarak tanımlanabilir.
* İçki içmeyen kadınlarla kıyaslandığında, günde 2 veya daha fazla içki içen kadınların meme kanseri riski % 25 yüksektir. Başka bir deyişle, yaşam boyu meme kanseri olma riski, içki içmeyenlere göre % 25 fazladır. Bu risk, meme kanseri olma riski % 25 olarak anlaşılmamalıdır, sadece içmeyenlerden % 25 fazladır. Televizyonda, gazetelerde ve internette verilen göreceli risk rakamlarını veya oranlarını böyle yorumlamak gerekir.
Hiç içki içmeyenlerle kıyaslandığında, günde 2 veya daha fazla kadeh alkol alan kadınların göreceli riski 1.25’dir. Bu rakam, araştırmacıların ve bilimsel yayınların, göreceli riski belirtirken kullandığı ifade biçimidir. Burada “1” sayısı (bizim örnekte içki içmeyen kadınların) riskin aynı kaldığı standart grubu tanımlar. Rakamın 0.25 kısmı, diğer hasta grubundaki riskin göreceli yükselişini anlatır; yaşam boyu diğer gruba göre % 25’lik risk artışının başka bir anlatım biçimidir.
Bunun başka bir ifade biçimi de, günde 2 veya daha fazla birim alkol alan kadınlar, içki içmeyenlere kıyasla, 1.25 kez (1+0.25) meme kanseri görülme riskine sahiptir.
Göreceli risk, yanıltıcı ve anlaması güç olabilir üstelik mutlak riskle karıştırıldığında örneğin buradaki % 25 gibi, son derece korkutucu olabilir. İçmeyen gruba göre % 25 artış anlamlı olabilir ancak, bu % 25 rakamı, alkol alan kadının ömrü boyunca kanser olma riskini göstermez. Bu gruptaki kadının riski göreceli olarak % 25 kez arttığına göre mutlak riski buradan hesaplamak mümkündür. Genel populasyonda mutlak risk % 13 veya 0.13 olduğuna göre, alkol alan kadınlarda risk:
0.13 X 1.25 = 0.1625 veya % 16.25’dir. Şöyle de denebilir, günde 2 veya daha fazla kadeh alkol alan bir kadında meme kanseri olma (mutlak) riski % 16’dan biraz fazladır veya kabaca 6 kadında birdir. İçmeyen gruptaki 8 kadında 1 yerine.
Riskin azaldiği durumlar: Meme kanseri olduğunuzu ve kanserli dokunun ameliyatla güvenli bir biçimde çıkarldığını (lumpektomi) düşünün. Aynı tarafta meme kanserinin nüks etme “mutlak” riski % 25’dir. Ancak o memeye radyoterapi tedavisi uygulanırsa bu riski % 60 azaltma şansı var. Bu göreceli risk azaltılmasını doktorunuz şöyle açıklayabilir:
“…Ameliyat sonrası radyoterapi yaparsak eğer, sadece lumpektomi ameliyatı yapılan kadınlarla kıyaslandığında, aynı memede yeniden kanser görülme riskini % 60 azaltabiliriz…”
Bu durumu tıbbi araştırmacılar şöyle ifade edebilir:
Radyoterapi almayan gruba göre, sizin meme kanseri olma göreceli riskiniz =.40’dır (1-0.60=0.40). Yine burada da 1 sayısı ek tedavi (radyoterapi) almayan standart grubu gösterir. Riskde bir azalmadan bahsedildiği için burada 0.60 oranı 1 sayısından çıkartılır. Başka bir deyişle, ek bir şeyler yapıldığından siz riskin sadece %40’ına maruz kalırsınız.
Bu senaryoya göre, radyoterapi yapılması, aynı memede kanser görülme mutlak riskini nasıl değiştirmekte ? Bunu hesaplamak için, radyoterapi yapılmaması halindeki mutlak risk oranını (% 25 veya0.25), göreceli risk olan 0.40 la çarpmak gerekir:
•0.25 X 0.40 =0.10. Bu hesaplamaya göre, aynı memede nüks meme kanseri görülme riski radyoterapi alındığında %10 veya 10 kadında 1 iken; buna karşılık radyoterapi yoksa % 25 veya 4 kadında 1’dir.
•Başka bir deyişle, radyoterapi alan her 10 kadından birinde (%10) lokal nüks beklenirken , radyotepi almayan grupta oran her dört kadından biri (%25) şeklindedir.
Böylece, göreceli risk size, belirli bir davranış veya tedaviyi ne şekil ve sıklıkla yapmanız halinde, meme kanseri olma riskinizi, bunu yapmayanlara göre ne şekilde değiştirebileceğinizi söyler. Göreceli risk :
•0.5 riskinizin yarı yarıya yani % 50 azalması anlamına gelir
•1.88 rakamı riskinizin % 88 arttığını gösterir
•3.0 ise mevcut riskin 3’e katlandığını veya % 300’e çıktığını gösterir.
Bu örnekler gösteriyor ki, belirli yaşam biçimleri ve tedavi seçenekleri karşısında meme kanseri olma riskinin ne oranda artıp azalacağını bilmek, en doğru kararları almakta doktora ve hastaya kolaylık sağlar.