Türkiye’nin uyku ürünlerinde kalite, konfor ve yeni teknoloji denince ilk akla gelen markası Yataş Bedding’in gerçekleştirdiği “Türkiye Uyku Araştırması”, Türk insanının uykusuz geçen gecelerinin en önemli nedeninin stres ve kaygı olduğunu ortaya koyuyor. Yataş Bedding, koronavirüs salgını yüzünden endişe seviyesi artan ve bu nedenle uyku sorunu yaşayanlar için uyumayı kolaylaştırmanın ipuçlarını paylaşıyor.
Günümüzün en büyük sorunlarından olan stres ve kaygı beraberinde birçok sağlık problemini de getiriyor. Mide ve bağırsak rahatsızlıklarından cilt problemlerine vücudumuzda birçok etki yaratan stres ve kaygının en önemli sonuçlarından biri de uykusuzluk oluyor. Bugünlerde tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs salgını nedeniyle birçok kişi sağlığı, çocukları, sevdikleri, iş, gelecek gibi konularda ciddi kaygılar yaşıyor. Bu kaygı durumu da uykumuzu dolayısıyla sağlığımızı etkiliyor. Yataş Bedding’in Türkiye’nin uyku alışkanlıklarını belirlemek ve iyi uykuya dair farkındalık yaratmak hedefiyle hayata geçirdiği “Türkiye Uyku Araştırması”nın sonuçları da bunu destekliyor.
Araştırmaya göre Türk insanı en çok stres ve kaygı nedeniyle uyuyamıyor. En çok uyku sorununu ise evli, çocuklu ve çalışanlar yaşıyor. Bu kişiler hem iş stresi, hem yaşam ve gelecek kaygısı, hem de küçük çocukların sık sık uyanması ile tam uykuyu neredeyse hiç alamıyor. 25-35 yaş arası yalnız yaşayanlar ve yeni evliler, çalışanlar bu yaşlarda iş stresi veya geçim sorunları nedeniyle uykuya geç dalıp sabah erken ve yorgun uyanıyor.
Uyku sorunu yaşıyorsanız;
Evimizde kaldığımız bu dönemde korkmak yerine tedbir almak, psikolojimizi iyi tutmak ve sevdiklerimize kenetlenmek gerektiğini hatırlatan Yataş Bedding, uyku sorunu yaşayanlara şu önerilerde bulunuyor:
- Uyku saatlerinizi düzenlemeye çalışın. Akşam aynı saatlerde yatmaya, sabahları belirli saatlerde kalkmaya özen gösterin.
- Yatak odanızda, alışık olduğunuz yerde uyumaya devam edin. Mümkün olduğunca yattığınız yeri değiştirmeyin.
- Yatakta sadece uyumak için bulunun ve günün karmaşasından uzaklaşmaya çalışın. Yatakta internette, sosyal medyada dolaşmayı, televizyon izlemeyi ya da maillerinizi okumayı bırakın.
- Uykunuz yoksa yatağa gitmeyin. Eğer uykuya dalamıyorsanız yatakta dönüp durmak yerine yataktan çıkıp 10-15 dakika ya da uykulu hissedene kadar başka bir odada rahatlamaya çalışın. Bu süreçte kitap okuyabilir, meditasyon ya da benzeri rahatlatıcı aktiviteler yapabilirsiniz.
- Telefonunuz da dahil olmak üzere yatak odanızdaki tüm elektronik cihazları kapatın. Tabletlerden, dizüstü bilgisayarlardan ve akıllı telefonlar gecenin ortasında titreşimi ya da sesiyle sizi uyandırabilir.
- Dışarıdan sızan ışık uykuya dalmayı zorlaştırabilir. Bu nedenle kalın perdeler ya da uyku maskeleri uyumanıza yardımcı olabilir.
- Akşamları sindirimi zor, yağlı besinler ve atıştırmalıklar tüketmemeye, kafein içeren içeceklerden uzak durmaya çalışın.
- Akşam saat 18.00’den önce düzenli egzersiz yapın.
- Yatmadan önce ılık bir duş alın.
- Yatmadan önce papatya gibi rahatlatıcı/sakinleştirici etkisi bulunan bitkisel çayları tüketebilirsiniz.
- Evcil hayvanlarınızı yatak odasından uzak tutmak ve çarşaflarınızı düzenli olarak yıkamak da uykuya dalmanızı kolaylaştırabilir.
- Lavanta gibi esansiyel yağların kaygıyı azalttığı ve uyku kalitesini artırdığı biliniyor. Bu tür esansiyel yağlardan yardım alabilirsiniz.
- Vücudunuza uygun olan ortopedik,sizi rahatsız etmeyen bir yatak kullanın.
Eğer reflünüz varsa yastığınızın yüksek olmasına dikkat edin.
