Sindirim sistemi şikayetlerini küçümsemeyin
Ramazan ayının başlaması ile birlikte birçok hastanın sindirim problemleri kendini hatırlattı.
Aslında iyi ki kendini hatırlatıyor. Çünkü çoğu sindirim problemi yaşayan insan, olur olmaz mide ilaçlarıyla şikayetlerini geçirmeye, ya da bastırmaya çalışmakta.
Mide problemi sandığımız sindirim problemlerinin tanısının konmaması ciddi problemler yaratan bir yol olabilir. Bu konuda yaşadığımız talihsiz hasta öyküleri bu cümleyi kurduruyor bana.
Sindirim problemleri arasında en sık rastladıklarımızı sıralayacak olursak; mide yanması, şişkinlik, ağza acı su gelmesi, bulantı, karın ağrısı ve kabızlık sayılabilir.
Bu problemlerin nedeninin basit bir mide ve barsak rahatsızlığı olabileceği gibi birçok hastalığın alarm bulguları olabileceğinide unutmayın.
Sindirim sistemi; mide, karaciğer, safra kesesi, pankreas, ince barsak ve kalın barsağın orkestra gibi çalıştığı ve orkestra elemanlarından herhangi birindeki aksamanın benzer şikayetlere neden olduğu bir sistemdir.
Bu durumda bizim basit bir mide rahatsızlığı sandığımız durum aslında orkestra elemanlarından birinin ciddi bir rahatsızlığı olabilir.
Şimdi orkestra elemanlarını ve olası rahatsızlıklarını tek tek inceleyelim:
İlk orkestra elemanı mide. Mide problemleri içinde en sık karşılaştığımız etken Helicobakter Pylori isimli bir bakteridir. Bu bakteri mide kanserlerininde en sık nedenidir. Mideden bu bakterinin uzaklaştırılabilmesi için mutlak olarak tanının konulmuş olması gerekecektir. Mideden bu bakterinin uzaklaştırılması aslında mide kanserinin vücuttan kovulması anlamınıda ifade eder. Basit mide ilaçlarını kullanmak bizi bir nebze mide şikayetlerinden kurtarsada asla bu bakteriyi midemizden uzaklaştırmayacak ve ileride başımızı derde sokacaktır.
2. orkestra elemanımız karaciğerdir. Karaciğer hem birçok ilacın vücuttan atılmasını sağlar, hem vücut için çok önemli olan proteinlerin, pıhtılaşma faktörlerinin ve bağışıklık sisteminin yapı taşlarınınsentezini sağlar. Vücudun çok önemli bir fabrikası olduğunu söyleyebiliriz. Bu nedenle bu fabrikanın iyi çalıştığından emin olmak, bu fabrikanın ekipmanlarına zarar verebilecek hepatit virüslerinden korunmak önemli yer işgal etmektedir.
3. orkestra elemanı safra kesesidir. Safra kesesinin en büyük problemi safra kesesi taşlarıdır. Safra kesesi taşı olan bir hasta aslında bir saatli bomba taşımaktadır. Bu bombanın patlama anı asla bilinmemektedir. Önerimiz bomba patlayıp karaciğer ve pankreasa zarar vermeden imha edilmesidir. Yani içindeki taşlarla birlikte laparoskopik (kapalı) bir ameliyatla alınmasıdır.
4. orkestra elemanı pankreastır. Pankreas vücuttaki kan şeker düzeyini dengeleyen hormonların ve protein içeren gıdaların sindirimini sağlayan enzimlerin yapım yeridir. En büyük düşmanı alkol, trigliserit yüksekliği ve safra taşlarıdır. Gerekli önlemleri alarak bu organı genel hasarlardan korumak mümkündür.
5. elemanımız ince barsaklardır. İnce barsaklar özellikle yağlı yemeklerin sindirimini sağlamak ve bazı vitaminlerin emilimini başta B12 vitamini olmak üzere sağlamaktadır. Demek ki dışardan gerekli vitaminleri almak kadar bu alınan vitaminlerin vücutta emilmeside önemlidir. İnce barsaklarımız bu görevi üstlenmiş bulunmaktadır.
6. orkestra elemanımız sindirim sisteminin son bölümü olan kalın barsaklardır. Kalın barsaklar olmazsa olmaz suyun emilimini sağlayan kısımdır. Vücudun susuz kalmasının oluşturabileceği sağlık problemlerini düşündüğünüzde bile kalın barsakların önemini anlamanız mümkün olacaktır. Özellikle kabızlık, kilo kaybı, kansızlık ve makattan kanama gibi şikayetleri olan hastaların zaman kaybetmeden kalın barsaklarını inceletmeleri gerekecektir.
Genel anlamda orkestra elemanlarının görevlerini ayrıntıya girmeden halkın anlayacağı dilde sadeleştirmeye ve sizleri sindirim sisteminin önemi konusunda bilgilendirmeye çalıştım.
Sağlığımızın değerini nedense kaybedene kadar bilmeyiz. Sağlığımızı bir kenara atar, şikayetlerimiz için doktora gitmeyi erteler ve çalışarak her şeyi unutmaya çalışırız.
Unutmaya çalıştığımız gerçekler bazen geç kalınmış olarak karşımıza çıkar.Unutmayın ki, maddi olarak ne kadar iyi durumda olursanız olun, sağlığın geç kalınmışlığını geri çeviremezsiniz.
Basit bir hazımsızlık problemi olarak geçiştirdiğiniz durum ileride telafisi olmayan bir yolun başlangıcı olabilir.
Siz bu yolun başındayken gerekli önlemlerin alınabilmesi için bir uzmana başvurarak önlemlerinizi alın.
Her zaman söylediğim gibi hiçbir doktor hastasının iyileşmesinden başka bir düşünceye sahip değildir.
Sağlıklı günler dilerim.
Op. Dr. Çetin ALTUNAL