Çocukluk çağında özellikle de kreşe ya da okula giden çocukların sık hastalanması çoğunlukla normal karşılanır. Çocuk Sağlığı Hastalıkları, Çocuk İmmünolojisi Uzmanı Prof. Dr. Hülya Ercan Sarıçoban, ancak yılda 4 ya da daha fazla kulak iltihabı geçiren ya da yılda 2 ya da daha fazla sinüs iltihabı geçiren çocukların immün yetmezlik açısından değerlendirmesi gerektiğine dikkat çekti.
Güçlü bir bağışıklık sistemi her yaş için hastalıklarla savaşta en önemli silahımız. Ancak doğuştan immün yetmezlikle dünyaya gelen çocuklarda durum biraz farklılaşıyor. Hastalıklarla savaşta daha güçsüz kalmakla birlikte sonraki hayatlarında da farklı hastalıklarla mücadele etmek durumunda kalınabiliyor. Bu noktada çocukları her anlamda gözlemlerken ailelerin çok dikkatli olmaları gerektiğini söyleyen Çocuk Sağlığı Hastalıkları, Çocuk İmmünolojisi Uzmanı Prof. Dr. Hülya Ercan Sarıçoban, şunları anlattı: “Basit bir soğuk algınlığı ortalama 1 hafta içerisinde basit ilaçlarla iyileşmesi gerekir. Ancak her hastalığında antibiyotik kullanılması gerekiyorsa, her seferinde nefes açıcılar kullanılıyorsa veya egzamaları düzelmiyor, üstleri mantarla, virüslerle kaplanıyorsa bağışıklık sisteminde bir sorun olup olmadığı mutlaka araştırılmalı.” Yenidoğan bebeklerde göbeğin geç düşmesinin bile immün yetmezlik konusunda belirti olabileceğini söyleyen Prof. Dr. Hülya Ercan Sarıçoban, bir bebeğin 15 gün içerisinde göbeğinin düşmesi gerektiğini, bu süreçte göbek düşmemişse bunun bağışıklık sistemiyle birlikte değerlendirilmesi, ileri test yapılması gerektiğine işaret etti.
AKRABA EVLİLİKLERİ SIK OLAN TOPLUMLARDA DAHA FAZLA GÖRÜLÜYOR
Primer immün yetmezliği, doğuştan genetik bir nedenle gelişen bakteri, virüs, mantar ya da parazitlere karşı oluşan, enfeksiyonlarla seyreden bir hastalık grubu olarak tanımlayan Yeditepe Üniversitesi Kozyatağı Hastanesi Çocuk Sağlığı Hastalıkları, Çocuk İmmünolojisi Uzmanı Prof. Dr. Hülya Ercan Sarıçoban, “Bu soruna yol açan yaklaşık 500 değişik hastalık tanımlanmıştır. Sık ve hafif formları her 200 doğumda 1 görülürken ağır ve nadir tipleri 10 000 doğumda 1 ortaya çıkar. Ülkemizde olduğu gibi akraba evliliklerinin çok olduğu toplumlarda daha sık rastlanır” diye konuştu.
FIRSATÇI ENFEKSİYONLARDAN KORUNMAK GEREKLİ
İmmün yetmezliğin genetik bir bozukluk olduğunu ve kişinin yedikleri ya da içtikleriyle düzeltilmesinin de mümkün olmadığının altını çizen Prof. Dr. Hülya Ercan Sarıçoban, “Bu noktada önemli olan immün yetmezliğin neden olabileceği fırsatçı enfeksiyonlardan korunabilmektir. Bunu sağlayabilmek için de hastalığın türüne göre koruyucu tedaviler gerekir” diye konuştu.
ÇOCUK KALABALIK ORTAMDA BULUNMAMALI
Söz konusu çocukların bağışıklıkları değişik derecelerde bozuk olduğu için çok kalabalık, enfeksiyonun kolayca yayılabildiği ortamlarda bulundurulmaması gerektiğini söyleyen Yeditepe Üniversitesi Hastanesi Çocuk Sağlığı Hastalıkları, Çocuk İmmünolojisi Uzmanı Prof. Dr. Hülya Ercan Sarıçoban, ebeveynlerin dikkat etmesi gereken diğer noktalar konusunda şunları anlattı: “Ayrıca bu çocuklarda aşıların zamanında yapılması da son derece önemlidir. Ancak immün yetmezliği olan çocukların bazılarında kızamık, verem, suçiçeği ya da ağızdan uygulanan çocuk felci gibi canlı aşıları uygulayamıyoruz. Çünkü bu çocukların bağışıklık sistemi aşı mikrobundan enfekte olabiliyor. Bu nedenle erken tanı çok büyük önem taşıyor. Özellikle yeni doğanlarda ikinci ayda uygulanan verem aşısından önce tanın konulması gerekir. Doğumdan sonra uzun süre hastaneden çıkamayan, antibiyotik alan, vücudunda egzama çıkan, ağzında pamukçuk olan, düzelmeyen ishalleri olan çocuklarda hele ki ebeveynleri de akrabaysa, verem aşısı yapılmadan önce en azından bir tam kan sayımı ile lenfosit değerlerine bakılması önem taşır. Aksi durumda söz konusu hasta çocuğa verem aşısı yapılarak yaygın verem gelişebilir ve çok daha ağır sonuçlara yol açabilir.”