Toplum olarak sigaranın birçok zararlı etkisini biliriz. Ancak mesane dediğimiz idrar torbasında kanser gelişimine neden olduğunu çok azımız bilmektedir.
Mesane kanseri kendisini ağrısız kanlı idrar ile gösterir. Mesane tümörünün büyüklüğüne ve kanama miktarına bağlı olarak kanlı idrar içinde pıhtılar olabilir. Bu hastalar genelde çok sigara içen ve küçük yaşlardan itibaren sigaraya devam eden insanlardır. Bu dönemde hastada ağrı olmadığı için hastalar genellikle idrar yolu enfeksiyonu olduğunu ya da kum döktüğünü zannederler. Bu kanama birkaç saat ya da bir iki gün sürebilir ve kesilir. İdrardaki kanamanın kesilmesi hastanın rahatlamasına sebep olur ve bu yüzden ilk kanama atağında genelde doktora gelmezler. Ancak bir süre sonra ki bu günler ya da aylar içinde olabilir idrardaki kanama tekrar başlar.
Bu durum tümör tedavi edilmez ise periyodik olarak yani kanamalı ve kanamasız dönemler şeklinde devam eder ve her seferinde kanama daha fazla olur ve daha uzun sürer ayrıca pıhtılar da artmaya başlar. Zaman geçtikçe de kanamasız dönemler kısa kanamalı dönemler uzamaya başlar. Bu dönemde artık mesane içerisindeki tümör büyüyor demektir.
Mesane tümörü teşhisi koyduğumuz hastaların %95’i sigara içen insanlardır. Bu hastalar sigarayı yıllarca çok içip bıraksalar bile mesane kanseri olma riskleri devam etmektedir. Sigaranın bırakılması bu riski yok etmemekte ancak azaltmaktadır. Bu yüzden mesane kanserinden korunmak için yapılacak en güzel şey sigara içmemek ve sigara içilen ortamlarda bulunup pasif içici konumuna düşmemektir.
Günlük içilen sigara miktarı ve sigara içilen yılların miktarı ile mesane kanseri olma riski doğru orantılıdır. Yani günde içilen sigara sayısı ne kadar çoksa ve sigara içilen yıllar ne kadar fazla ise mesane kanserine yakalanma oranı o kadar fazla olur.
Mesane kanseri önce idrar torbasının boşluğuna doğru karnıbahar şeklinde büyür. Teşhis etmek için ultrasonografi yapılabilir. Ancak ultrasonografi yeni başlayan küçük tümörleri atlayabilir, radyolog ufak mesane tümörlerini mukoza (idrar torbasının iç tabakası) katlantısı zannedebilir. Bu yüzden kesin teşhis sistoskopi ile konur. Sistoskopi idrar yolundan girilerek mesaneye ulaşılması ve mesane içerisinin aydınlatılarak ve büyütülerek görüntünün dışarıdaki büyük monitörlere aktarılması esasına dayanan bir teşhis metodudur. Yani ağrısız, pıhtı olsun yada olmasın zaman zaman tekrar eden idrarla beraber kanaması olan hastalara
Sistoskopi mutlaka yapılmalıdır.
Ailesinde mesane tümörü olanlar bu riski daha fazla taşırlar. Bu yüzden bu grup az bile olsa sigara içmemelidir.
Peki tedavide ne yapılmalıdır?
Tedavide her kanserde olduğu gibi erken teşhis önemlidir. Yani hasta idrarında kanama görür görmez üroloji uzmanına gelmelidir. Ve hemen sistoskopi yaptırmalıdır. Tedavide tümör
idrar yolundan girilerek kapalı yöntemle kazınarak temizlenir. Hasta erken gelmişse, tümör çok büyümemiş ve idrar torbasının büyük bölümünü kaplamamışsa bu şansı vardır. Ancak çok geçikmişse ve mesanenin ameliyatla alınması gerekmektedir.
