Pınar, Özgecan, Bahar, Sultan gibi birçok kadının isimleri farklı fakat kaderleri aynı. Türkiye’nin kanayan yarası kadın cinayetleri her geçen gün daha da içimizi acıtıyor. Tablo öyle acı ki… Hemen hemen hergün vahşice öldürülen ya da yaralanan bir kadın ismi duyuyoruz. Peki, kadına şiddetin temelinde hangi dürtüler var? Ünlü, zengin ya da sıradan hiç fark etmeksizin erkekler neden kadına şiddet konusunda sabıkalı? Şiddete eğilimli erkek çocuklarında neler oluyor? Uzmanlar, çocukların bilinçaltında erkek cinselliğini, reddedilme korkusu ve üstünlükle birlikte algıladığını, kendinden aşağı gösterilen kadın cinsiyeti tarafından reddedilmeye tahammül edemediğini belirtiyor ve kadına şiddetle ilgili vahşi tabloların oluşmasında ” bilinçaltı” nın etkisini vurguluyor.
Türkiye’nin kanayan yarası kadın cinayetleri her gecen gün artıyor. Peki bu şiddetin temelinde ne var?Aslında, şiddet genellikle bir anda ortaya çıkmıyor. Bilinçaltında bir şekilde bastırılmış şekilde duruyor. Bazı olaylar burada uykuda duran şiddeti uyandırıyor. Uzmanlar bu sorunun bu noktada çözümlenmesi gerektiğini vurguluyor.
Şiddet Aslında Bir Korku İşareti
Şiddetin aslında bir korku işareti olduğuna vurgu yapan Bilinçaltı Uzmanı Lily Lale Yılmaz, ” Kişi o anda korktuğu için şiddete başvurur, çünkü konuşup ikna etme yeteneği olmadığı için elinde başka bir yol yoktur. Üstelik karşısındaki savunmasız ise, çocuk ve kadın gibi, bu dürtü daha da çok harekete geçiyor. 0-6 yaş arasında kişiliğimiz şekilleniyor. O yıllarda aldığımız kararlar bizi yönetiyor. Aileden şiddet gören çocuk yada annesinin babası tarafından şiddete maruz kaldığını izleyerek büyüyen erkek çocuk bunu doğal kabul ediyor ve elbetteki büyüyünce doğal bir şekilde uyguluyor. Üzerine bir de reddedilme korkusu oluşturup büyüttüyse ve narsist bir kişilik ise şiddete çok sık başvuruyor. Yapılan çalışmalardaki oranlara göre %40 narsistlerin otoritesini kaybetme korkusuyla şiddete başvurduğunu gösteriyor.. Dikkat edilirse, şiddete uğrayan kadın erkeğe “hayır” demiştir. Otoritesinin elden gittiğini hisseden ilkel kalmış erkek kolaylıkla şiddete başvurur. Bu tip erkeklerin içinde büyük bir “yetersizlik duygusu, değersizlik duygusu” vardır. ” ifadelerini kullandı.
Bilinçaltında Korku Yerine Sevgi Yılmaz sözlerine şöyle devam etti ” Hayatımızı düzeltmemiz için sorunu kaynağından çözmemiz gerekiyor. Şiddetin sebebi olan duygu korkudur. Bütün hareketlerimiz iki temel duygudan doğar :sevgi ve korku. Bilinçaltında korkuyu alıp yerine sevgi koyduğunuzda kişi artık şiddete başvurmaz. Mesela Amerika’da bu gibi olaylarda psikiyatristler yada evlilik terapistleri kişileri hipnoz ile bilinçaltı temizlemeye yönlendirir. Ayrıca yine Amerika’da şiddet uygulayan erkek toplumdan soyutlanır, ehliyetine el konur ,kalabalığa girmesi yasaklanır ta ki bilinçaltından şiddet eğilimi tamamen yok olduğuna emin olunana kadar. “