OTIZM NEDIR?
Otizm, özellikle iletişim ve sosyal etkileşim alanında sorunlara yol açan, tekrarlayan davranışlar ve kısıtlı ilgi alanıyla karakterize olan ve ömür boyu süren gelişim bozukluğudur. Otizmli çocuklar down sendromlu çocuklar gibi benzer fiziksel özelliklere sahi değildirler. Kendini fiziksel özelliklerle değil davranışsal boyutla kendini gösterirler.
Otizmin Sebebi Nedir?
Otizmin sebebi net olarak belli değildir. Toplumumuzun bir kesiminde hala otizme anne ya da babanın sebep olduğu düşüncesi hakimdir. Eşler bunun için birbirini suçlayabiliyor. Otizmin risk faktörleri arasında genetik de var tabi ki ama tek sebebi genetik değildir. Genetiği yanında birçok risk faktörü vardır.
Otizmin Belirtileri Nelerdir?
Bir birey otizm tanısını çok küçükken alabilir. 2 yaşından önce bile belirtiler iyi gözlemlenirse tanı alabilir. Gözlemin yanında konu ile ilgili de derin bir bilgiye sahip olunması gerekiyor şüphelenmek için bile. Belirtiler bireyden bireye değişir. Bu belirtilerin görülüyor olması tanıyı kesinleştirmez. Sayacağım belirtiler genele birlikte görülürler ve davranışlarla karakterizedirler. Eğer şüpheleriniz varsa kendi kendinize tanı koymadan önce bir nöroloji uzmanına görünmeniz gerekiyor. Nihai tanı doktorları tarafından konulmaktadır.
Aileler çocuklarının duymadıklarından şüphelenerek önce kulak burun boğaz doktoruna götürürler. Çünkü otizmin en sık görülen özelliklerinden birisi ismine tepki vermemektir. İsmine tepki vermemesi istemediğinden ya da küstüğünden kaynaklanmamalıdır. Yapılan muayenede çocuğun duyma sorunu olmadığı ortaya çıkar. KBB uzmanı daha önce böyle bir durumla karşılaşmışsa nörolojiye yönlendirir ve tanı süreci başlar.
Dil gelişimindeki aksama da ikinci önemli belirtidir. Konuşmanın birkaç ay gecikmesi normal karşılanırken 6 ya da daha fazla gecikme kontrol edilmelidir ve takibi önemlidir. Her konuşma gecikmesini otizme bağlamamalıyız. Anne ya da babanın geç konuşma hikayeleri de ebeveynlerin doktora gitmesine engel olabiliyor. Ebeveynlerin ikisi de geç konuşmuş olsa eğer konuşma gecikmiş ise vakit kaybetmeden doktora gidilmelidir.
Bebekken garip görünmese de büyüdükçe stereotipiler ortaya çıkmaya başlar. Stereotipi tekrarlayan hareketler demektir. Birey ellerini sallama, kendi ya da bir nesnenin etrafında sürekli dönme, gibi gün içinde çok kez tekrar eden davranışlar örnek gösterilebilir.
Dönen nesnelere de ayrı bir ilgisi olabilir. Normal bir çocuğun bakıp sıkılacağı süreden çok daha uzun bir süre dönen nesneleri izleyebilirler ve bundan çok zevk alırlar. Dönen nesnelere aşırı ilgi ve tekrarlayan hareketler aileleri rahatsız eder. Dışarda ilgi çeker bu hareketler çünkü. Bu yüzden aile bunları engellemek ister. Ama çocuk bu hareketleri yaparak bir bakıma rahatlıyordur. Bu yüzden iki tarafın da kazanacağı bir yol bulup müsait yerlerde çocuğun bu davranışlarına karışılmamalı, sadece toplum içinde yapması engellenerek farkındalık kazandırılmalıdır.
Otizmli çocukların uyum sağlamadaki sorunlarını başında toplumsal kuralları öğrenememe zorluğu gelir. Toplumsal kuralları kısıtlı ve otomatik öğrenebilirler. Selam vermek, vedalaşmak, teşekkür etmek gibi iletişim örüntülerini yerine getirmede ya da sıraya koymada zorlanırlar. İletişim becerileri beklenen düzeyde ve yoğunlukta değildir. Bu yüzden iletişim örüntüleri tek tek öğretilir ve tekrarlanır.
Toplumumuzda otizmli çocukların çok zeki oldukları ve bir alanda mutlaka çok bilgili ve becerili olduğu inancı vardır. Bu o kadar da doğru bir inanç değildir. Evet bazı otizmlilerin özel ilgi alanları olabiliyor ve zeka seviyeleri normal ve ya normalin üstünde olabiliyor. Bu durum onların iletişim örüntülerinde zorlanmalarına engel olmuyor. Sadece uyum sağlamalarını ve kendilerini kontrol etmelerine yardımcı oluyor. Yine de otizm belirtilerini gözlemlemek yine mümkün oluyor.
Çocuğum Tanı Aldı Ne Yapmalıyım?
Çocuğunuz tanı aldıysa hiç vakit kaybetmeden eğitimine başlamalıdır. Bulunduğunuz ilçenin Rehberlik Araştırma Merkezi’ne gidip eğitim ve kaynaştırma raporu almalısınız. Ardından güvendiğiniz ve eğitimi iyi olan bir özel eğitim merkezine kaydını yaptırmalısınız. Bu arada otizm ile ilgili yazılı veya görsel ne kadar bilgi varsa edinmelisiniz. Ulaşabildiğiniz bütün temiz bilgiye ulaşıp konu hakkında çok iyi bilgi sahibi olmalısınız ki çocuğunuza iyi bir eğitim verebilesiniz.
Gittiğiniz eğitim kurumlarındaki öğretmenler ve rehberlik servisi ile hep iletişim halinde olun. Yönlendirmeleri edindiğiniz bilgilerle harmanlayarak uygulamaya çalışın. Bu arada kendinize ve ailenize vakit ayırmayı unutmayın. Otizmli bir çocuğa sahip olmak sizin ve ailenizin düzeninde köklü değişimlere neden olacaktır. Bunlara da hazırlıklı olmanız sizin yararınızadır.