Kanser & OnkolojiÜroloji

Mesane kanseri, tanı ve tedavi süreçleri hakkında!

Mesane kanseri, mesanedeki anormal doku (tümör) büyümesidir. Mesane kanserinin birkaç aşaması vardır. Sizin tedaviniz ve deneyiminiz, tümörün kendine has özelliklerine (tümörün “evrelendirilmesi” olarak adlandırılır) ve tıbbi ekibinizin uzmanlığına bağlı olacaktır.

Hastalığın evreleri:

Mesanenin kas dokusunun içerisine doğru büyümeden mesanenin içindeki boşluğu doğru büyüyen tümöre kas invaziv olmayan adı verilir. Bu tümörler yüzeyseldir ve erken evreyi temsil eder. Mesane kanserinin en yaygın türü budur. Çoğu vaka da, bu tümörler saldırgan değildir ve nadiren diğer organlara yayılır, bu nedenle genellikle ölümcül değildirler, ancak tekrar ortaya çıkabilirler (nüks) veya saldırgan özellikler geliştirebilirler (progresyon).

Kanser mesane kasının içerisine doğru büyüdükçe ve çevreleyen kaslara yayıldıkça kas invaziv mesane kanseri haline gelir. Bu kanser türünün vücudun diğer bölgelerine yayılma olasılığı daha yüksektir (metastatik hastalık) ve tedavisi daha zordur. Bazı durumlarda ölümcül olabilir.

Mesane kanseri, lenf bezleri veya diğer organlar gibi vücudun diğer bölgelerine yayılırsa, ya lokal olarak ilerlemiş ya da metastatik mesane kanseri olarak adlandırılır. Bu aşamada şifa bulması pek mümkün değildir ve tedavi, hastalığın yayılmasını kontrol altına almak ve belirtileri azaltmakla sınırlıdır.

Mesane kanseri için risk faktörleri:

Birkaç biyolojik faktör ve zararlı madde, mesane kanseri geliştirme riskini artırabilir. Daha yüksek bir riskin olması birisinde mutlaka kanser olacağı anlamına gelmez. Bazen bilinen herhangi bir sebep olmadan da mesane kanseri oluşur.

Mesane kanseri yavaş gelişir ve yaşlı insanlarda (60 yaş ve üstü) daha sık görülür. Avrupa Üroloji Birliği’nin mesane kanseri kılavuzuna göre, tütün birçok zararlı madde içerir ve mesane kanseri olgularının neredeyse yarısından sorumludur.

Bilinen diğer bir risk kaynağı boya, metal ve petrol üretiminde kullanılan kimyasallara mesleki olarak maruz kalma durumudur; bununla birlikte, iş yerinde uygulanan güvenlik talimatları bu riski azaltmaya yardımcı olmuştur.

Bazı parazitlerin neden olduğu enfeksiyonlar ve kronik idrar yolu enfeksiyonları, mesane kanseri gelişimi riskini arttırır.

Mesane kanseri Sınıflandırması:

Mesane tümörleri, tümör evresi, alt tipi ve tümör hücrelerinin agrefislik derecesine göre sınıflandırılırlar. Evreleme, kanser yayılımının kapsamını tanımlayabilmek için standart bir yoldur. Alacağınız tedavi çeşidi bu öğelere göre belirlenir.

Tümör evresi, kanserin mesane duvarına invaze olup olmamasına göre belirlenir (Şekil 2.1). Bu bilgi ek tedavi kararını verirken ve risk profilini belirlerken önemlidir (hastalığın tekrar etme riski).

Ta, T1 ve CIS evreleri, kasa invaze olmamış mesane kanserini gösterir (Şekil 1):

Ta tümörler, mesane iç astar tabakasıyla (‘mukoza’ olarak gösterilmiştir) sınırlıdır.

T1 tümörler, mesane iç tabakasının altındaki bağ dokusuna invaze olmuş ama mesane duvarına kadar ilerlememiştir.

CIS tümörler düz, kadifemsi, mesanenin iç astarıyla (‘mukoza’ olarak gösterilmiştir) sınırlı tümörlerdir .

T2, T3 ve T4 evreleri, kasa invaziv mesane kanserini gösterir, bu tümörler mesane duvarının içine mukozayı aşarak büyümüşlerdir (Şekil 2.1). Bu tip mesane kanserlerinin evrelemesi için mesane dışında tümör yayılımını tespit etmek amacıyla karın ve göğüs bölgelerinin ek görüntülemesi kullanılır.

İnvaziv mesane kanserinin evrelemesi için görüntüleme:

BT ve manyetik rezonans görüntüleme (MRG taraması), invaziv mesane kanserinin evrelemesi için kullanılan tekniklerdir. Pozitron emisyon tomografisi (PET taraması; radyoaktif bir izleyici kullanır) ve BT’nin kombinasyonu, Avrupa’da bir çok merkezde mesane kanserinin lenf nodları ve diğer organlara yayılımını tespit etmek için giderek daha fazla kullanılmaktadır.

İnvaziv mesane kanserinin evrelemesi için kullanılan görüntüleme, hastalığın gidişatını belirlemek ve tedavi seçimi hakkında bilgi sağlamak için kullanılır. Tümör evrelemesi, doğru tedavi seçeneğini belirlemek için hatasız yapılmalıdır.

Kasa invaziv mesane kanserinin evrelemesinde görüntüleme şunları belirler:

-Tümör mesane duvarında ne kadar ilerlemiş (lokal tümör invazyonunun kapsamı)

-Kanser, lenf nodlarına yayıldı mı

-Kanser, üst üriner sisteme veya diğer uzak organlara yayıldı mı

Derecelendirme:

Mikroskop altında bir doku incelenirken (histopatolojik inceleme), patolog, tümörleri büyüme (saldırganlık) potansiyeline göre derecelendirecektir. Yüksek dereceli tümörler daha saldırgandır ve doku görünüş olarak çok farklılaşmıştır. Düşük dereceli tümörler daha az saldırgandır ve doku görünüş olarak daha az değişmiştir.

Kasa invaziv olmayan mesane tümörlerinin risk gruplarının sınıflandırılması:

Kasa invaziv olmayan mesane tümörlerinde risk sınıflandırması daha doğru tedavi önerilerinin verilmesini sağlar. Doktorunuz hastalığın evresi, derecesi, tümörle ilişkili bazı farklı etmenler ve çalışma tabanlı risk tablolarına göre bunu yapar.

Hastalığınızın tekrarlama ve ilerleme riskine göre şu 3 gruptan birine dahil edileceksiniz (düşük, orta veya yüksek risk). Bu sınıflandırma, önerilebilecek tedavi seçeneklerinin ve gerekli olan takip sürecinin belirlenmesinde kullanılır.

Düşük risk: Ta evreli, küçük (< 3 cm) ve tek, büyümesi beklenmeyen tümörü olan hastalar. Düşük riskli hastalarda, mesane kas dokusunun derin katmanlarına doğru büyüme ve diğer organlara ve lenf nodlarına yayılma riski yüksek olan CIS olmaz.

Orta risk: Tam olarak düşük veya yüksek riskli olup olmadığı net olmayan tümöre sahip hastalar hastalığın tekrar etmesi ve ilerlemesi açısından orta risklidir.

Yüksek risk: Eğer tümör, CIS veya T1 veya saldırgan (yüksek dereceli) ise hastalar yüksek risklidir. Birden fazla ve büyük (> 3 cm) ve tekrar eden Ta evreli tümörler de yüksek risklidir.

Bulgular ve belirtiler:

İdrarda kan görülmesi, mesane kanseri varlığında en sık rastlanan belirtidir. Mesanenin iç yüzeyinde olan tümörler (kas-invaziv olmayan) mesane ağrısına neden olmaz ve genellikle alt üriner sistem bulguları (ani idrar yapma ihtiyacı, tahriş hissi) ile görülmezler.

Ağrılı idrar yapma veya daha sık idrara çıkma gibi idrar yolu belirtileriniz varsa, özellikle de enfeksiyon varlığı ekarte edilebiliyor veya tedavi edilmesine rağmen belirtilerde azalma olmuyorsa, bir habis tümörden şüphelenilebilir. Kas-invaziv mesane kanseri, mesane kasının içine doğru büyüdükçe ve çevresindeki kaslara doğru yayıldıkça belirtilere neden olabilir.

Bazı vakalarda tümör daha ileri düzeydeyken pelvik ağrı, yan ağrısı, kilo kaybı veya karnın alt kısmında kitle hissi gibi bazı belirtiler görülebilir.

Mesane kanseri tanısı:

Doktorunuz ayrıntılı tıbbi öykü alacak ve belirtileriniz hakkında sorular soracaktır. Görüşmeye hazırlanarak doktorunuza yardım edebilirsiniz.

-Önceki cerrahi işlemlerinizin bir listesini yapın.

-Kullandığınız ilaçların bir listesini yapın.

-Diğer hastalıklarınızdan ve alerjilerizden bahsedin.

-Egzersiz, sigara, alkol ve diyetin içinde olduğu yaşam biçiminizi tanımlayın.

–Mevcut belirtilerinizi açıklayın.

-Mevcut belirtilerinizin ne zamandır sürdüğünüzü belirtin.

-Aile öykünüzden, özellikle de idrar yollu tümörlerinden bahsedin.

İdrar tahlili:

Mesane tümörü varlığında idrarda kan en yaygın belirti olduğundan, doktorunuz idrarınızda kanser hücrelerini aramak ve üriner sistem enfeksiyonları gibi diğer olasılıkları dışlamak için idrarınızı test edecektir. Doktorunuz bu testi ‘üriner sitoloji’ olarak adlandırabilir.

Fiziksel muayene:

Kas invaziv olmayan mesane kanserini gösteremez ve kanser kas invaziv evreye ilerlediyse kitleyi nadiren gösterebilir. Kas invaziv mesane kanseri şüphesi varsa, doktorunuz elle rektal muayene uygulamalı ve kadınlar için de elle vajinal muayene yapmalıdır (bimanual palpasyon).

Buna ek olarak, doktorunuz tanıyı koymak için bir dizi test yapacaktır. Gelişmiş tanı araçları bir sonraki bölümde açıklanmaktadır.

Sistoskopi:

Sistoskopi, mesane kanseri teşhisi için kullanılan temel testtir. Doktorunuzun sistoskop adı verilen ince, ışıklı bir tüp kullanarak mesanenizin ve üretranızın içene bakmasına imkan verir.

BT- ürografi

Bilgisayarlı tomografi (BT taraması) ürografi, doktorunuza böbrekte veya üreterlerde ve dahası lenf nodları ve karın oganlarında bulunan muhtemel tümörler hakkında bilgi verir. Tarama yaklaşık 10 dakika sürer ve x-ışınlarını kullanır. Bu görüntüleme tekniği, üriner sistemdeki kanserlere tanı koymanın en doğru yoludur.

MRG

BT taramalarında olduğu gibi, MRG taramaları da vücuttaki yumuşak dokuların ayrıntılı görüntülerini gösterir. Ancak MRG taramaları, x-ışını yerine radyo dalgalarını ve güçlü mıknatısları kullanır.

İntravenöz ürografi:

İntravenöz ürografi (İVÜ), üriner sistemin incelenmesi için bir başka görüntüleme tekniğidir. BT-ürografi mevcut olmadığında İVÜ, üst idrar yollarının değerlendirilmesi için kullanılabilir. Küçük veya yüzeyel tümörleri (CIS) tespit edemez ve lenf nodlarına veya komşu organlara yayılımın tespiti için önerilmez.

Transabdominal ultrason

Ultrason, invaziv olmayan, dolu mesanede 5-10 mm’den büyük kitleleri görselleştirebilen bir tanı aracıdır. Çok küçük veya yüzeyel tümörleri (CIS) tespit edemez. Bu çalışma intravenöz kontrast gerektirmez; bununla birlikte, ultrason BT ürografinin veya sistoskopinin yerini alamaz.

Mesane tümörünün transüretral rezeksiyonu:

TURBT, mesane tümörlerinin cerrahi olarak çıkarılmasıdır (rezeksiyon). Bu prosedür hem tanısal hem de tedavi edicidir. Cerrah, mikroskopta muayene (histolojik değerlendirme) için tümörü ve gerekli tüm ek dokuları çıkardığı için tanısal bir işlemdir. TURBT aynı zamanda tedavi edicidir çünkü tüm görünür tümörlerin tamamen çıkarılması, bu kanserin tedavisidir. Tam ve doğru TURBT, iyi prognoz için gereklidir. Bazı durumlarda, birkaç hafta sonra ikinci bir TURBT’ye ihtiyaç duyulur.

Dar-bant görüntüleme

Dar-bant görüntüleme (DBG), normal sistoskopi sırasında mesanenin iç astar tabakasına belirli mavi ve yeşil dalga boylarındaki ışığın uygulanmasıdır. Bu, sağlıklı doku ve kanser dokusu arasındaki görsel kontrastı arttırır ve mesanedeki tümörlerin saptanmasını iyileştirir. Bu yöntem mesane içerisine instillasyon gerektirmez.

Mesane kanserinden korunma:

Daha yüksek riskinin olması bir kişinin mutlaka kanser olacağı anlamına gelmez. Bazen mesane kanseri bilinen bir neden olmaksızın gelişir.

Sağlıklı bir yaşam tarzı sürdürmek önemlidir. Eğer sigara içiyorsanız, bırakmaya çalışın. İşyeri güvenlik kurallarına uyun ve zararlı kimyasallara maruziyetten kaçının. Bir takım kanıtlar, başta su olmak üzere çok sıvı içilmesinin mesane kanseri riskini azaltabileceğini öne sürmektedir. Çok miktarda meyve ve sebze ile dengeli beslenmenin sağlık açısından yararları vardır ve kansere karşı koruma sağlayabilir. Sağlıklı bir yaşam tarzını sürdürmek için sorularınız veya yardıma ihtiyacınız varsa, sağlık ekibinizden yardım veya yönlendirme rica ediniz.

MESANE KANSERİNDE TEDAVİ

Kasa invaziv olmayan mesane kanseri nedir?

Kasa-invaziv-olmayan-mesane kanseri, diğer adıyla yüzeyel mesane kanseri, mesane duvarının derin katmanlarına kadar büyümemiş kanserdir.

Büyüme şekline göre üç alt tipi vardır:

Ta evreli tümörler mesanenin iç astar tabakasıyla sınırlıdır.

T1 tümörler, mesane iç tabakasının altındaki bağ dokusuna invaze olmuştur ama mesane duvarı kasına kadar ilerlememiştir.

Tis tümörler düz kadifemsi tümörlerdir, aynı zamanda in situ kanser (CIS) olarak da bilinirler, mesane duvarıyla sınırlıdır ancak mesanenin daha derin tabakalarına yayılma açısından potansiyel olarak yüksek risklidirler.

Ta ve T1 evre tümörler, genellikle üzüm salkımı şeklinde (papiller diye de adlandırılır) ve mesanenin ortasına doğru büyürler, daha derin mesane tabakalarına doğru büyümezler. Cerrahınız bu büyüyen yapıları, transüretral mesane tümörü rezeksiyonu (TURBT) denilen bir yöntemle çıkartabilir.

Tedavi Seçenekleri:

Mesane tümörünün transüretral rezeksiyonu

TURBT mesane tümörlerinin cerrahi olarak çıkarılmasıdır (rezeksiyon). Bu işlem hem tanısal hem de tedavi edicidir. Tanısaldır çünkü cerrah tümörü ve mikroskop altında incelenmesi gereken ek dokuları çıkarır (histolojik değerlendirme). TURBT aynı zamanda tedavi edicidir çünkü görülebilen tüm tümörlerin tamamen çıkartılması bu kanser için bir tedavidir. Tam ve doğru TURBT, hastalığın iyi ilerlemesi için önemlidir. Bazı olgularda, birkaç hafta sonra yeniden cerrahi gerekir.

Kasa invaziv mesane kanseri nedir?

Mesane kanseri tanısı alan hastaların yaklaşık dörtte birinde, mesane duvarının kas kısmına (T2-T4 evreleri) sirayet etmiş bir kasa invaziv mesane kanseri formu vardır. Bu kanser tipinin vücudun diğer bölgelerine yayılma (metastatik) olasılığı daha yüksektir ve daha farklı ve daha radikal bir tedaviyi gerektirir. Kasa invaziv mesane kanseri tedavi edilmezse ölümcül olur.

Ek teşhis araçları:

Bilgisayarlı tomografi (BT taraması), kasa invaziv mesane kanserinde ileri araştırma için özellikle önemlidir. Doktor, 10 dakikadan daha kısa bir sürede yapılan tüm vücut BT taraması ile kanserin mesane dışına veya çevredeki yağ dokusuna veya bitişik organlara doğru büyüyüp büyümediğini ve diğer organlara yayılma belirtileri (metastatik hastalık) olup olmadığını söyleyebilir. Böbrekler tarafından idrarla atılan intravenöz kontrast madde eklenerek, mesanenin üzerindeki üriner sistem görüntülenebilir ve tümör büyümesi tanımlanabilir.

Tedaviye başlamadan önce, kanserin metastatik olup olmadığı değerlendirilmelidir. BT taraması, kanserin yumuşak (viseral) organlarınıza, kemiklerinize veya lenf düğümlerine yayılmış olduğunu gösteriyorsa bu, muhtemelen tedavi kararlarını değiştirecektir.

Rutin olarak yapılmasa da, ilave manyetik rezonans görüntüleme (MRG taramaları) veya kemik taramaları yapılabilir. Kasa invaziv mesane kanseri tanısı konduğu esnada, kemik ve beyin metastazı nadirdir. Bu nedenle, doktorunuz ancak kemik veya beyin metastazlarını düşündüren spesifik belirtileriniz varsa, ilave bir kemik taraması veya beyin görüntülemesi düşünecektir.

Metastatik hastalığı doğrulamak için net olmayan bulgular bir iğne biyopsisi ile de araştırılabilir.

Pozitron emisyon tomografisinin (PET) taraması, radyoaktif bir izleyici kullanmaktadır) ve BT taramasının (PET / BT) bir kombinasyonu Avrupa’daki merkezlerde giderek yaygınlaşmaktadır, ancak tüm ülkelerde yaygın olarak bulunmamaktadır. PET / BT, uzak metastazları bulma olasılığını artırabilir. Mesane tümörlerinin evrelendirilmesi için tavsiye edilmez, çünkü radyoaktif izleyicinin üriner atılımı tümör evrelemesini oldukça zorlaştırır (bkz. Tanı ve Sınıflama).

Prof. Dr. Hakkı PERK

Prognoz ve risk sınıflaması

Kasa invaziv mesane kanseri olan hastaların uzun vadeli seyri, tümör büyümesinin yaygınlığına göre belirlenir (evre). Saldırganlık (derece) düzeyi patolog tarafından belirlenen kasa invaziv olmayan mesane kanseri daha az önemlidir zira neredeyse tüm invaziv tümörler yüksek derecelidir. Evrelendirme ve derecelendirme, Tanı bölümünde ayrıntılı olarak anlatılmıştır.

Tedavi seçenekleri:

Radikal sistektomi

Kasa invaziv mesane kanserinin temel tedavisi idrar kesesinin cerrahi olarak çıkartılmasıdır.

Mesane Koruyucu Tedaviler:

Mesane koruyucu yaklaşım, halen tüm dünyadaki vakaların az bir kısmında kullanılmaktadır fakat dikkate alınmayı hak etmektedir. Mesanenin korunması, birden çok terapi ve bunların yan etkisi pahasına başarılabilir. Mesane tümörünün transüretral rezeksiyonu (TURBT) ve radyasyon, tümörü lokal olarak tedavi etmek veya kontol sağlamak için kullanılır. Kemoterapi, vücutta zaten yayılmış olabilecek kanser hücrelerini (sistemik hastalık) tedavi etmek için kullanılır. Amaç kanser tedavisinden ödün vermeksizin mesane ve fonksiyonunu koruyarak yaşam kalitesini korumaktır.

Seçilen hasta gruplarındaki çalışmalar, mesane koruyucu yaklaşımlar için iyi sonuçlar vermiştir; mesane koruyucu tedavinin başarısız olmasından sonra hastaların yaklaşık üçte birine yine de sistektomi uygulanmaktadır.

Mesane tümörünün transüretral rezeksiyonu:

Genişletilmiş cerrahiyi uygulayamadığınız durumlarda, tümör sadece mesanenin iç kas tabakasına invaze etmiş ise TURBT mümkündür. Yüksek nüks ve progresyon hallerinde bu tedavi tek başına hastalığın uzun süre kontrolü için iyi bir seçenek olarak görülemez.

Kemoradyasyon

Duyarlılaştırıcı kemoterapiyle kombine radyoterapi, sistektomi için aday olmayan veya cerrahiyi reddeden hastalar için makul bir alternatiftir. Bu yaklaşımın değerlendirilmesi için genel durumun (yaşam beklentisi), böbrek fonksiyonunun, önceki radyasyonun, daha önce abdominal operasyonların ve diğer kanser öykülerinin göz önüne alınması gerekmektedir. Bu tedaviye karar vermeden önce bir radyasyon onkolojistine danışılması önerilir.

Radyoterapi

Radyasyon tedavisi, ameliyat için aday olmayan veya cerrahi istemeyen hastalarda mesanenin korunması için bir seçenektir. Tek başına radyoterapi sonuçları, mesanenin tamamen çıkarılmasından daha kötüdür, ancak kemoterapiyle (kemoradyoterapi) kombine ediliyorsa, kabul edilebilir sonuçlar elde edilebilir. Yan etkiler; mesane ve sindirim sisteminin hafif ila güçlü tahrişinin yanı sıra idrar kaçırma, enfeksiyon riskinde artış ve fistülleri de (organlar arasında anormal geçişler oluşması) içerir.

Kemoterapi

Tek başına kemoterapinin sonuçları sınırlıdır ve tek başına bir tedavi olarak önerilmemektedir.

Metastatik hastalık:

Prognostik faktörler ve tedavi kararları

Eğer mesane kanseriniz diğer vücut organlarına yayıldı ise (Şekil 5), tedavi ile kür sağlamanız pek olası değildir. Tedavi seçenekleri sınırlıdır ve hastalık yayılımını (metastaz) kontrol altına almak ve semptomları azaltmaktır.

Tedavi seçenekleri

Kemoterapi

Mesane kanseri vakalarının % 90-95’inde histolojik tip, ürotelyal karsinomdur. Platin içeren kemoterapi, bu tür kansere karşı en etkili tedavidir.

MVAC (metotreksat, vinblastin, Adriamisin [doksorubisin] ve sisplatin ilaçlarını kullanan) veya gemsitabin ve sisplatin gibi kemoterapi kombinasyonları sıklıkla reçete edilir. Hastalığınız tam olarak iyileşmiyorsa ve esas hedef yaşam kalitinezi yükseltmekse, tedaviler yan etkileri olması nedeniyle dikkatli ele alınmalıdır. Günlük aktiviteleri yerine getirmekte kısıtlılık (düşük performans durumu), diğer hastalıklar veya böbrek fonksiyonlarında azalma sizi bu kemoterapi tedavileri için uygunsuz hale getirebilir.

Eğer böbrek fonksiyonlarınız düşükse ve sisplatin ilacını alamıyorsanız, gemsitabin ve karboplatin kombinasyonu veya M-CAVI (metotreksat, karboplatin ve vinblastin ilaçlarının kullanıldığı kombinasyon) mesane kanserin tedavisinde kullanılabilecek daha az etkili seçeneklerdir.

Bu terapileri alırken hastalığınız tekrarlarsa veya ilerlerse tedavi başka bir çeşit kemoterapi ile değiştirilebilir ancak bu durumda bir standart olmamakla beraber tercih tedaviyi uygulayan doktorunuza bağlıdır. Metastatik veya tekrarlayan tümör dokusunun ek cerrahiyle çıkartılması hastalığı tedavi etmemekle beraber sadece ağrıyı veya tıkanıklığı ortadan kaldırmak amacıyla uygulanabilir. Ağrı veya tekrarlayan kanama (hematüri) gibi şikayetleri tedavi etmek amacıyla da radyoterapi kullanılabilir.

Kemoterapinin bazı tipleri oldukça yoğun tedaviler olup ve çokça yan etkilere neden olabilir. Eğer tam sağlıklı değilseniz veya kanser nedeniyle kendinizi iyi hissetmiyorsanız bu yan etkiler daha da ağır olabilir. Yaşlı hastalar daha az yoğun olan kemoterapi tiplerinden fayda görebilmektedir.

Kemik metastazının tedavisi

Mesane kanseri kemiğe yayılım yaptığında, kemik yapıda zayıflama veya günlük aktiviteler ya da ufak travmalardan kaynaklanabilen patolojik kırıklar gibi iskelet sistemi ilişkili komplikasyonlar ortaya çıkabilir. Bu durumlar ağrıya ve yaşam kalitenizde yıkıcı azalmaya yol açabilir. Doktorunuz kemikleriniz güçlendirmek ve ağrıyı kontrol etmek adına radyoterapi ve ilaç tedavisi önerebilir.

Klinik çalışmalara erişim

Rekürren veya metastatik mesane kanseri tanılı tüm hastalar ve önceki kemoterapisi başarısız olmuş olanlar, kinik çalışmaların yapıldığı merkezler tarafından değerlendirilebilir.

Hiç kemoterapi almamış veya tedavi başlangıcı yapılmış olan hastalar için çeşitli seçeneklerin olduğu çalışmaların sayısı sınırlı olmakla beraber artış göstermektedir. Ek olarak, immün kontrol noktası inhibitörleri adı verilen ilaçların ilerlemiş mesane kanserinde mevcut deneysel kullanımının bu hastalığı taşıyan bazı hasta gruplarında etkili olduğu ortaya çıkmaktadır.

Doktorunuzla tartışmak için klinik araştırmalara erişim ilk tercih olmalıdır. Terapötik karar, her seçeneğin artı ve eksileri hakkında ayrıntılı bilgi gözden geçirildikten sonra ve hastanın ve hastalığın özelliklerine bağlı olarak yapılır.

Tedaviye karar vermek

Eğer tedavide kanseri yavaşlatmak veya şikayetleri kontrol altına almak planlanıyorsa, hangi tedavinin sizin için en iyisi olduğuna veya tedavi alıp almamaya karar vermek zor olabilir.

Bu evrede hangi ilaç tedavisinin neler yapabileceği ve bunun hayat kalitenizi nasıl etkileyeceğini açık bir şekilde anlamanız gerekmektedir.

Ailenizle, arkadaşlarınızla veya size yakın olan insanlarla konuşun. Yakın çevreniz dışındaki insanlarla bu konuları tartışmak da faydalı olabilecektir. Doktorunuz size danışman veya uzman bir hemşire önerebilir. Mesane kanserine yönelik hasta dayanışmasını desteklemek amacıyla çaba gösterilmektedir. Onkoloğunuza yakınınızda mesane kanseri hasta temsilcisi olup olmadığını sorabilirsiniz.

Nüksün tedavisi (tümör geri döndüğünde):

Lokal

Lokal nüks, eğer daha önce mesane çıkartıldıysa mesanenin eskiden olduğu yerdeki veya çıkartılan lenf nodlarının olduğu yerdeki yumuşak dokuda ortaya çıkar. Bu durum, lokal pelvik lenf nodları çıkartılmış olsa bile bazı lenf nodlarının o bölgede bırakılmış olmasından kaynaklanır. Çoğu lokal nüksler, ilk 2 yılda ortaya çıkar. Mesanenin tamamen çıkartılması sonrası lokal nüks görülmesi kötü bir prognozla ilişkili olsa da bazen tedavi edilebilir (cerrahi, kemoterapi, hedefe yönelik radyasyon terapisi).

Uzak nüks

Eğer kanser pelvis dışında nüksederse buna uzak nüks denir. Bu nüks tipi, mesanesi çıkartılmış, yüksek nüks riski olan hastalarda (büyük tümörler, cerrahi sınır pozitifliği, çıkartılan lenf nodlarında tutulum olması) oldukça yaygındır. Uzak rekürrens sıklıkla mesanenin alınmasından sonraki ilk 2 yılda ortaya çıkmaktadır. Uzak nüks yerleri lenf nodları, akciğerler, karaciğer ve kemiklerdir.

Uzak rekürrens sadece kemoterapi ile tedavi edilebilir. Tek veya az sayıda metastazlar, sistemik tedaviye (kemoterapi) ek olarak cerrahiyle çıkarılabilir.

Medikal çalışmalar sizin durumunuz için uygun olabilir. Bu seçenekleri doktorunuza sorunuz.

SSS – Cerrahi sınır pozitifliği nedir?

Çevre doku; cerrahi sınır ya da rezeksiyon sınırı olarak tanımlanır

Ameliyat sırasında cerrahın amacı kanserli doku ile birlikte bir miktar normal çevre doku da çıkarmaktır. Bu yöntem ile tüm kanserli dokunun temizlenmesi amaçlanır.

Cerrahi sınır (çevre doku) operasyon sırasında ya da sonrasında bir patolog tarafından herhangi bir kanserli hücre içermediğinden emin olunmak için incelenir. Eğer kanser hücreleri mevcutsa bu cerrahi ya da radyoterapi gibi ek tedavi seçeneklerinin seçilimini etkileyecektir.

Ürotelyal alanda nüks (üretra ve üreterler)

Mesanenin tamamen çıkarılmasından sonra üretra, üreter ve pyelum denen ürotelyal alanda kanser tekrar ortaya çıkabilir. Ürotelyal alandaki nüksler en sık operasyondan sonraki ilk 3 yılda ortaya çıkar. Bu tip nüksler görece daha nadirdir.

Sistemik bir hastalık şüphesi yoksa kanseri elemine etmek için mümkünse lokal bir tedavi şeması seçilmelidir. Aksi takdirde sistemik hastalık şüphesinde ise kemoterapi ya da palyatif tedavi tercih edilmelidir.

Mesane koruyucu tedavi ve yüzeyel (kasa invaze olmayan) nüks durumunda, mesaneyi tümör hücrelerinin büyüme ve yayılımını engellemek amacı ile ilaçla yıkama tedavisi tavsiye edilir (instilasyon terapisi).

Mesanenin alınmasının ardından üretra nüksü için risk faktörleri:

-Önceden yüzeyel (kasa invaze olmayan) mesane kanseri

Mesanede çok sayıda tümör olması

-Tümörün mesane boynu tutulumu (erkek için ve/veya prostat tutulumu)

-İnkontinan üriner diversiyondan kalan işlevsiz/artık üretra varlığı

-Aşağı pelvik alanda lokal nüks

Rutin olarak yapılacak olan üretrektomi (üretranın çıkarılması) aşırı tedavi seçeneği olarak görülse de, erkeklerde üretranın monitörize edilmesi gerekliliği vardır.

Mesanenin alınmasından ardından üreter nüksü için risk faktörleri:

-Önceden yüzeyel (kasa invaze olmayan) mesane kanseri

-Mesanede çok sayıda tümör olması

-Üreter ağzında (orifis) tümör bulunması

-Pelvik alanda lokal nüks

-Ürotelyal nüks açısından risk faktörü olan hastalar için, sıkı veya duruma uyarlanmış takip gerekliliği vardır.

Mesane kanseri İZLEM

İzlem her türlü kanser tedavisinden sonra, komplikasyonları en aza indirgemek ve nüksleri erken saptayıp tedavi etmek için gereklidir. Mesanenin tamamen çıkartılması ya da uygulanan diğer tedavilerden sonra belli zaman aralıklarında tetkik ve değerlendirme için aile hekimi, ürolog, onkolog, radyolog ya da hemşireniz ile görüşmeniz gerekmektedir.

İzlem muayenelerindeki tüm sonuçların koordinasyonu ve yorumlanması bir uzman hekim önderliğinde yapılmalıdır. Bu uzman hekim-çoğu ülkede üroloji uzmanı- hastalığınızla ilgili tüm sorularınız ya da hastalıkla ilişkili tüm sorunlarda bağlantıya geçilecek esas kişi olmalıdır.

Komplikasyonların belirtileri

Kanser izleminin ardından, işlevsel sonuçlar gözlenmeli ve kontrol altında olmalıdır. B12 vitamini eksikliği, metabolik asidoz (kanda artan asid miktarı), böbrek fonksiyolarında kötüye gidiş, üriner enfeksiyonlar, üriner taş oluşumu, stoma ağzının gerilmesi (striktür) ya da ileal kanal diversiyonu yapılan hastalardaki stomaya ait diğer komplikasyonlar (sızdırma, ters dönme, ciltte tahriş), yeni mesanenin idrar tutma problemleri ve idrar boşaltma sorunları, mesanenin çıkarılmasından sonra gelişen işlevsel komplikasyonlardır. Bu komplikasyonların başlıca belirtileri ve gelişiminin önlenmesi hakkında bilgi almak için doktorunuza danışınız.

”Avrupa üroloji derneği hasta bilgilendirme bölümünden alıntılanmıştır.”

Sağlık haberlerine hızlıca ulaşabilmek hem de destek olmak için Google News'te Sağlık News'e abone olun. 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir