Ürolojide en sık görülen kanser türlerindendir. Tüm kanserler içinde, % 4 oranında ölüm nedenidir. Erkeklerde kadınlara nazaran 3 katı daha fazla görülür. En çok 55 ile 70 yaşları arasında görülür. Daha genç hastalarda da görülebilmektedir.
Sigara, mesane kanserinin bilinen en önemli nedenlerindendir. Kronik idrar yolu iltihapları, bazı suni tatlandırıcılar ve çevreden maruz kalınan bazı kimyasallar hastalık oluşmasında rol oynayabilir.
İdrarda kanama ve yanma en sık rastlanan belirtileridir. Sıklıkla idrarda kan pıhtısının görülmesi sonrası yapılan incelemelerde saptanır. Sık idrara gitme, idrar yapma zorluğu, kasık ve karın ağrısı görülebilir.
Dolu mesanenin ultrason ile incelenmesi tanıda önemlidir. İdrarın sitolojik incelemesinde kanser yönünden şüpheli hücreler aranır. “Sistoskopi” denilen idrar yolundan endoskopik olarak girilip tümör yapıların görülmesi ile mesane kanserinin varlığı kesinlik kazanır.
Sistoskopi esnasında bu tümöral dokuların tamamının TUR yöntemi (kapalı ameliyat) ile çıkarılmasıyla hem patolojik inceleme için doku elde edilmiş, hem de hastalığın birinci basamak tedavisi yapılmış olur.
Tümör mesanenin duvarının derin katlarına inmemişse, ameliyat sonrası belli bir süre mesane içine ince bir kateter yardımı ile ilaç verilmesi gerekebilir. Her üç ayda bir sistoskopi yapılarak mesane içinin görerek kontrolü gelişebilecek nükslerin erken tanı ve tedavisine imkan sağlayacağından çok önemlidir.
Daha ilerlemiş olgularda mesanenin tamamen alınması, yerine bir miktar barsak kullanılarak böbreklerden gelen idrarın toplanması için bir rezervuar kese oluşturulması gerekir.