Meme kanserine karşı sebze – meyveden zengin beslenin
Meme kanserinden korunmak için önerilerde bulunan Medical Park Tokat Hastanesi Onkoloji Uzmanı Dr. Mustafa Başak, “Tüm kanserlerde olduğu gibi sebze ve meyveden zengin, uygun koşullarda hazırlanmış gıdaların tüketimi ile sağlıklı beslenme alışkanlıklarının yerleştirilmesi, fiziksel aktivitenin artırılması, sağlıklı kiloda olma, sigara ve alkol kullanımından uzak durma ile meme kanseri riski azaltılabilir” dedi.
Medical Park Tokat Hastanesi Onkoloji Uzmanı Dr. Mustafa Başak, 1-31 Ekim Meme Kanseri farkındalık ayı olması nedeniyle bilgilendirmelerde bulundu. Meme kanserini kısaca meme dokusunda yer alan hücre ve hücre gruplarının kontrolsüz biçimde çoğalması ve bu çoğalma sonrasında kanserli hücre yapılarının ortaya çıkması olarak tanımlanabileceğini söyleyen Uzm. Dr. Mustafa Başak, erken teşhisin önemine dikkat çekti.
MEME KANSERİ BELİRTİLERİ
Meme kanserinin uzun yıllar boyu hiçbir belirti göstermeden sinsice ilerleyebileceği gibi hastalığın evrelerine göre farklı bulguların ortaya çıkabileceğini belirten Uzm. Dr. Başak, “meme kanserinden” şüphelenilmesi gereken belirtileri şöyle sıraladı:
- Memede veya koltuk altında kitle veya sertlik,
- Meme başı akıntısı,
- Memede şekil bozukluğu,
- Meme cildinde değişiklik,
- Meme başında veya meme cildinde içe doğru çekilme,
- İki meme arasında son dönemde ortaya çıkan asimetri.
SAĞLIKLI KİLODA OLARAK RİSK AZALTILABİLİR
Meme kanserinden korunmada dikkat edilmesi gerekenlere işaret eden Uzm. Dr. Başak, “Tüm kanserlerde olduğu gibi sebze ve meyveden zengin, uygun koşullarda hazırlanmış gıdaların tüketimi ile sağlıklı beslenme alışkanlıklarının yerleştirilmesi, fiziksel aktivitenin artırılması, sağlıklı kiloda olma, sigara ve alkol kullanımından uzak durma ile meme kanseri riski azaltılabilmektedir” diye konuştu.
MEME KANSERİ TANISI İÇİN 3 KRİTİK KURAL
Kanser taramalarının, kanserle mücadelede en etkili yöntemlerin başında geldiğini vurgulayan Uzm. Dr. Başak, kadınlarda meme kanseri tarama programı kapsamında aşağıdaki kriterlere dikkat edilmesi gerektiğini söyledi;
– Ayda bir kendi kendine meme muayenesi (KKMM) yapması için danışmanlığın verilmesi,
– Yılda bir klinik meme muayenesi,
– 40-69 yaş arası kadınlara 2 yılda bir mamografi çekimi önerilir.
ERKEN TEŞHİSTE KENDİ KENDİNE MEME MUAYENESİ ÖNEMLİ
Teşhis sürecinin genellikle kişinin kendi kendine meme muayenesi veya doktor tarafından yapılan rutin kontroller sırasında şüpheli bir kitle veya değişiklik tespit edilmesiyle başladığının altını çizen Uzm. Dr. Başak, “Görüntüleme testleri sonrasında, doktor şüpheli bir kitlenin kanser olup olmadığını belirlemek için biyopsi yapar. Evreleme, kanserin yayılımını ve hangi bölgelerde bulunduğunu gösterir. Bu süreçte, kanserin lenf düğümlerine ve vücudun diğer bölgelerine yayılıp yayılmadığını belirlemek için ek görüntüleme testleri kullanılabilir. Bunlar arasında mamografi, ultrasonografi (USG), Manyetik Rezonans Görüntüleme (MR) ve PET-CT sayılabilir” ifadelerine yer verdi.
TEDAVİDE KANSERİN TİPİ, EVRESİ VE HASTANIN GENEL DURUMU ÖNEM TAŞIR
Son olarak meme kanseri tedavisi hakkında bilgiler paylaşan Uzm. Dr. Başak, şu bilgileri paylaştı: “Tedavi seçenekleri arasında cerrahi müdahale, radyoterapi, kemoterapi, hormon tedavisi ve hedefe yönelik tedaviler bulunur. Tedavi planı kanserin tipi, evresi ve hastanın genel sağlık durumu göz önünde bulundurularak belirlenir. Meme kanseri farkındalığı ve düzenli kontroller, hastalığın erken evrede tespit edilmesi açısından büyük önem taşır. Bu nedenle, özellikle risk altında olan bireylerin düzenli olarak doktor kontrolünden geçmeleri ve gerekli tarama testlerini yaptırmaları önerilir.”