Manik depresif hastalık

Mani (taşkınlık) ve depresyon nöbetleri ile karakterize ciddi bir ruhsal hastalıktır. Diğer isimleri: Bipolar bozukluk, iki uçlu mizaç bozukluğu, duygulanım bozukluğu, manik depresif psikoz (PMD)… Halk arasındaki ismi “manik depresif”, bilim dünyasındaki adı “bipolar bozukluk” tur… Psikiyatride şizofreniden sonra en korkulan hastalıktır… Toplumda yaklaşık yüzde 1 oranında görülür. Buna göre yurdumuzda en az 700.000 (yediyüzbin) kişi bu hastalıktan mustariptir…

“Bipolar” iki uçlu, iki kutuplu demektir. Kutbun bir ucunda mani, diğer ucunda depresyon bulunur. Mani sözcüğü Türkçede “taşkınlık” anlamına gelir. Manik hasta hem ruhen hem de bedenen hareketlidir, heyecanlıdır, enerjiktir, az uyur, durmadan konuşur, yerinde duramaz, kendisi ve etrafı için tehlikeli olabilir… “Depresyon” ise ruhsal çökkünlük olup hasta ruhen ve bedenen çökmüştür, manidekinin aksine hali mecali yoktur, mutsuzdur… Bu durumu anlatmak için “Onlar kah bulutların üstünde, kah yedi kat yerin dibinde!” denir… Bunların dışında “hipomani” denen ve maninin daha hafif bir şekli olan durumda hasta neşeli ve keyiflidir. Burada bir sıkıntı olmaz ve en güzel duygu halinin bu olduğu psikiyatri hocaları tarafından dillendirilir… Bazen mani bazen depresyon geçiren hastanın normale döndüğü de olur. Bu halde genelde hiçbir hastalık belirtisi bulunmaz… Buna da tıp dilinde “ötimi” denir, Türkçesi “normal duygu durumu…”

Tam olarak nedeni bugün için bilimese de kalıtımla ilişkisi çok fazladır (yüzde 85). Yani soydan geçmektedir. Bazı madde kötüye kullanımlarında (esrar mesela) ortaya çıkabilmektedir. Tedavisi olan bir hastalıktır ancak genellikle ömür boyu ilaç kullanmak gerekmektedir. Şiddeti vakalar hastaneye yatırılarak tedavi edilir. Manik hastayı doktora veya hastaneye götürmek bir hayli güç hatta imkansızdır. Bu durumda karakoldan (polis) yardım istenir. Başka çaresi yoktur. Anlayacağınız manik hasta ele avuca sığmamakta ve hastalığını da kabul etmemektedir…

İşte burada hastanın yakınları için büyük bir sorumluluk düşmektedir: Elden gelen her imkan (polis gücü ve ambulans) kullanılıp hastanın bir hastaneye (psikiyatriye) nakli sağlanmalıdır… Ancak hasta korkutularak ya da zor uygulanarak bu iş yapılmamalıdır. Tedavide antipsikotik ve mizaç düzelten ilaçlar kullanılmaktadır. Bazen elektroşok tedavisi uygulanır. Yaklaşık 2-3 hafta içinde hasta düzelir ve sağlığına kavuşur. Hastaya ömürboyu düzenli kullanması gereken ilaçlar yazılarak taburcu olur. Düzenli aralıklarla kontrole gelmesi söylenir.
Bundan sonra yapılması gerekenleri madde madde yazayım:

1 ) Hasta yakınları için: Bipolar hastalık hasta için olduğu kadar sizin için de zor bir durumdur ancak bazı kurallara uyarsanız en az etkilenirsiniz. Bunlar:
– Ona normal bir insan gibi yaklaşın ve her zaman dürüst olun.
– Tedavisini yaptırın, ilaçlarını düzenli kullanmasını sağlayın.
– Huzurlu bir aile ortamı sağlamaya çalışın.
– Uyku çok önemlidir, geceleri uyumaz ise doktoruna başvurun.
– Siz de gerekirse profesyonel yardım alın.
– Bu hastalar genelde zeki, duygulu ve yetenekli insanlardır. Bizde cumhurbaşkanı, doktor, şair, sanatçı vb. olmuş çok sayıda ünlü bipolar vardır… Dünyaca ünlü bipolarlar: Hemingway, Balzak, Beethoven, Victor Hugo, Van Gogh.

2) Hastalara öneriler:
– Verilen ilaçları doktorun önerdiği gibi kullanın ve ilaçları asla bırakmayın.
– Kontrole gidin. Kontrollerde bazı kan tahlilleri yapılarak ilaçların vücudunuza (karaciğer, böbrek, kemik iliği vb.) zarar verip vermediği anlaşılır ve ona göre tedbirler alınır. Dokunan ilaç kesilir, yerine başkası başlanır.
– Alkol kesinlikle içmeyin ve sigaradan mümkünse uzak durun.
– Çay, kahve ve kolalı içecekler uyarıcı oldukları için bipolarlara zararlıdır, fazla tüketmeyin.
– Uykusuz kalmayın çünkü uykusuzluk maniyi tetikler.
– Şatafatlı, yorucu ve çok stresli hayat yaşamaktan kaçının.
– Paranıza pulunuza sahip çıkın; eliniz açık ise üzerinizde fazla para taşımayın! Aileden güvendiğiniz birine “maliye işlerini” devredin…
– Kendinize geldikten sonra yani nöbeti atlattıktan sonra sadece ilaç tedavisi ile yetinmeyip psikoterapi olmanın yollarını da arayın… Üniversite hastaneleri parasızdır. (Buradaki psikoterapi destekleyicidir ve içgörü kazanmaya yöneliktir).
– Kullandığınız ilaçların bazı yan etkileri olacaktır. Bunlar iştah açılması, kilo alma, diyabet (şeker hastalığı), sertleşme sorunu, uykusuzluk, ağız kuruluğu, kabızlık vb… Bunların bir kısmı sineye çekilecek bir kısmı için ise tedbirli olmak gerekecektir. Örneğin kilo almamak için diyet ve yürüyüş yapmak gerekirken ağız kuruluğu için sadece su içilebilir. Susuzluk hissi için aşırı meşrubat içmekten sakınmalısın. Cinsellikle ilgili bir sorun olursa bunu doktoruna bildirmekten çekinme! Bunun da bir çaresi bulunur. (Hormon profiline bakılarak gerekirse testosteron, sildenafil vb. ilaçlar tedavi amacıyla verilebilir).
-Manik belirtiler sergilerken araba kullanmaktan sakın ve tedavi için doktoruna başvur.
-Hasta olmak kadar hasta yakını olmak da zordur! “Ölüsü olan bir gün, delisi olan her gün ağlar!” sözünü aklından çıkarma; eşine, çocuklarına ve diğer insanlara iyi davran, onları (aileni) ihmal etme… Kendine de iyi bak!
Bu hastalığa tutulmuş herkese Allah şifalar versin!
Şen ve esen kalınız.

Dr. Atanur Yıldız

Exit mobile version