Görülme sıklığı 1 milyon kişide yılda 1 olgu şeklindedir. Sıklıkla gençlerde (20-40 ile 40-50 yaşlarda ) görülür. Uzun kemiklerin uçlarında yerleşir. Olguların %50sinde diz çevresinde saptanır.
Yakınmalar ağrı veya şişlik şeklindedir. Bazen hastalar kırıkla başvurabilirler.
İyi huylu olmasına rağmen ender de olsa akciğere atlayabilir. Akciğere atladığı zaman odaklar cerrahi olarak çıkarılabilir.
İyi huylu olması ve eklem yüzeylerine yakın olmaları nedeniyle cerrahi olarak sıklıkla tümör içine girilerek kazınır (kürete etmek). Tümörün kazınma işlemi normal küretle yapılabilirse de sadece kürete edilen olgularda tekrar oranı yüksektir (%10-30). Normal küretajdan sonra bur denen motorla yapılan kazıma daha etkilidir. Kalan hücreleri dondurma (kriyoterapi), yakma (koterizasyon) yada kimyasal (fenol,alkol) eklemekle tekrar oranı %5 lere düşürülebilir.
Eğer kemik çok zayıf ise kemik çıkartılarak oluşan boşluk protez yada diğer yöntemlerle tamir edilebilir.
Ameliyat sonrası kalsitonin (osteoporoz-kemi erimesi nde de kullanlan ilaçlar) kullanılması ile tekrar etme oranının azaldığına dair yayınlar vardır.
Kötü huylu olmamakla birlikte %5 ten az oranda kötü huylu tümöre dönüşebilir. Ameliyattan 2 yılı geçtikten sonra oluşan tekrarlarda kötü huyluya dönüşme olasılığı mutlaka akılda bulundurulmalı ve biyopsi yapılmalıdır. Kötü huyluya dönüştüğü takdirde tümör dokusuna hiç dokunulmadan normal dokularla çıkarılmalı ve yerine protez uygulanmalıdır.