Kanser Nedir? Sıklığı Artmakta mıdır?

Kanser organlarımızı oluşturan dokulardaki hücrelerin ölmesinin yavaşlaması, düzenli ve birbirleri ile iletişim halinde çoğalan, fonksiyon gören bu hücrelerden birinin, karakter değiştirerek normal doku ve hücrelerle ilişkisini sonlandırarak başlattığı bir terör hareketidir. Vücudumuz, bu terör olayına hazırlıklı olup, koruyucu birçok mekanizmaya sahiptir. Ancak bugün edindiğimiz bilgiler, hem vücudumuzda bazı durumlarda bu mekanizmalarda zayıflıkların ortaya çıkabileceğini, bunlardan faydalanan kanserojen değişime uğrayan hücrelerin, bu korunma mekanizmalarından kurtularak çoğalabileceğini ve kansere neden olabileceğini göstermektedir. Yine bugünkü bilgilerimiz, kanser hücrelerinin tümünün olmasa da çoğunun, genetik olarak bir gün kansere dönüşebileceğinin kodunu, yani şifresini taşıyarak doğduklarını göstermektedir. Yani genetik olarak birçok kanserin vücudumuzda oluşma zamanı ve şekli doğarken hatta doğmadan önce belirlenmiştir.

Çocuk Hematolojisi, Çocuk Sağlığı Ve Hastalıkları Prof. Dr.Abdullah Murat Tuncer

Öyleyse neyi değiştirebiliriz?;
Genetiğimizi, anne ve babamızı, dedelerimizi, dedelerimizin dedelerini, anneanne ve babaannelerimizin dedelerinin dedelerini yüzlerce binlerce yıl önceki geçmişimizi değiştiremeyiz. Ancak bu, kansere yakalanma riskini de tümüyle değiştiremeyiz anlamına gelmiyor.

Şöyle özetleyebiliriz: Tehlikeli madde taşıyan bir kamyonu eğer dikkatli ve tedbirli olarak kullanırsanız, güvenle seyahat edebilirsiniz. Ateş ile patlayıcı bir araya gelirse işte kanserin oluşması o anda tetiklenmektedir. Yaşamı boyunca hiç sigara içmeyen ve yanında da sigara içilmesine müsaade etmeyen bir kişinin genetiği kansere yatkın olsa da, bu yatkınlık, büyük tehdit oluşturmayacaktır.

WHO (Dünya Sağlık Teşkilatı) verilerine göre dünyada her yıl yaklaşık 14 milyon yeni kanser ortaya çıkmakta olup, bunların yaklaşık %1’i çocuktur. Her yıl dünyada yaklaşık 8 milyon kişi kanser nedeni ile yaşamını kaybetmektedir. Her yıl kanser nedeni ile yaşamını kaybeden çocuk sayısı ise yaklaşık 100.000’dir .

Kanser artmaktadır. M. Ö. 5 milyon yılına ait insan kemiklerinde yapılan çalışmalardan anladığımız kadarıyla, kanser o tarihlerden beri insan sağlığını tehdit etmektedir. 18. – 19. yüzyıllarda yazılmış kitaplardan da görmekteyiz ki, o tarihlerde de kanser hızlı artmakta ve ölümlere neden olmaktadır. Kanser, nüfus ve yaşam süresi arttıkça artmaktadır.

Tüm dünyadaki eğilim ve yıllık artışlar ileri yıllara yansıtıldığında, toplam kansere yakalanan kişi sayısı 2012’de 14.1 milyon iken, 2025 yılında bu sayısının 20 milyon olacağı öngörülmektedir. Çocukluk çağı kanserlerinde böyle büyük bir artış söz konusu olmayıp, toplam artış son 50 yılda %20 olmuştur.

Bu veriler bize çocukluk çağı kanserlerinin genetik gibi daha değişmez nedenlere bağlı olduğunu, oysa erişkin yaş kanserlerinin daha çok çevresel etkilere, yaşam şekli ve yaşa bağlı olduğunu düşündürmektedir.

Exit mobile version