New York’ta 1964 yılında Kitty Genovese adlı genç bir kadın bıçaklanarak öldürüldü. Saldırgan, pencerelerinden olayı izleyen otuz sekiz komşusunun gözleri önünde yarım saat içerisinde Genovese’ye sokak ortasında üç kez saldırdı. Ancak bu süre içerisinde otuz sekiz tanıktan hiçbirisi polise haber vermedi. Bu olay bir şok etkisi yarattı. Şehir yaşamının soğuk ve insani değerlere uzak etkilerinin bir ikonu olarak görüldü. New York Times gazetesi olaydan şöyle bahsetti:
Hiç kimse Genovese saldırıya uğrarken otuz sekiz kişinin neden telefonu kaldırmadığını açıklayamaz, çünkü kendileri de açıklayamıyor. Fakat bu kayıtsızlığın büyük şehirlerin sorunlarından biri olduğu varsayılabilir. Eğer insanın etrafı milyonlar tarafından kuşatılmışsa onların sürekli olarak kendisini etkilemelerini önlemek neredeyse psikolojik bir ölüm kalım meselesidir ve bunu yapmanın tek yolu mümkün olduğunca bu insanlara aldırmamaktır. İnsanın komşusuna ve onun sorunlarına karşı kayıtsızlığı, diğer büyük kentlerde olduğu gibi New York’taki yaşamda da koşullandırılmış bir tepkidir.
Makalede bahsedildiği gibi büyük şehirlerdeki yaşamın belirsizliği ve yabancılaşma insanları sert ve duygusuz yapar. Ancak bu durum daha karmaşıktır. Psikologlar bu konu hakkında bir dizi araştırma yapmaya karar verdiler ve bu sorunu seyirci kalma sorunu olarak adlandırdılar. Buldukları sonuç oldukça ilginçti; olaya kaç kişinin tanıklık ettiği, yardım davranışının öngörülmesinde öncelikli etken olmuştu.
Örneğin deneylerin birinde, bir öğrenciden bulunduğu odada epilepsi krizi geçiriyormuş gibi yapması istendi. Bitişikteki odada sesleri duyan sadece bir kişi olduğunda o kişinin yardıma koşma olasılığı %85 oluyordu. Ama denekler epilepsi nöbetini duyan dört kişi daha olduğunu düşündüklerinde sadece %31 oranında yardıma geldiler. Başka bir deneyde bir kapının altından duman sızdığını gören insanların yalnız oldukları olayı bildirme oranı %75 çıktı. Ancak grup halinde gördüklerinde oran %38’de kaldı. İnsanlar grup halindeyken eyleme geçme sorumluluğu kendi aralarında dağılmış oluyordu. Başka birinin durumu bildireceğini ya da hiç kimseye eyleme geçmediği için görünürdeki sorunun aslında bir sorun olmadığını düşünmeye başlıyorlardı.
Buradan yola çıkılarak Genovese cinayetinde tanıkların polise haber vermemelerinin sebebinin, tanıkların her birisinin çok fazla tanık olduğunu düşünmesi olduğu söylenebilir. Diğer herhangi bir tanığın mutlaka polise bildirecek olmasına dair bu düşünce, saldırganın bulunamamasına neden olmuştur.