İnsülin direnci olan Kişiler de Beslenmeye dikkat!
Diyetisyen Burak Çetiner konu hakkında bilgiler verdi.
İnsülin pankreastaki beta hücrelerinden salgılanan ve vücudumuzda karbonhidrat metabolizmasının düzenlenmesinde rol alan bir hormondur. İnsan vücudu için temel enerji kaynağı olan glikoz (şeker)’ un hücrelere girmesini sağlar. Genel bir ifade ile insülin direnci ise ‘’ vücudun, ürettiği insülini kullanamaması’’ olarak tanımlanabilir. İnsülin direnci olan kişilerin karaciğer, yağ ve kas hücreleri insüline yeterli cevabı veremez ve kan şekeri yükselmeye devam eder. Bu durum sonucunda şeker seviyesini düşürmek için refleks olarak pankreastan insülin salınımı artar. Buradaki önemli nokta insülinin vücuttaki miktarının değil, etkinliğinin azalmış olmasıdır. Böylece insülin direnci oluşmuş olur.
İNSÜLİN DİRENCİ OLUP OLMADIĞI NASIL ANLAŞILIR?
8-10 saatlik açlık sonrası alınan kan şekeri ile açlık insülin düzeyi birbiri ile çarpılarak, 405’e bölünür ve HOMA-IR denilen insülin direnci düzeyi ortaya çıkar. Çıkan sonuç 2,5 üzerinde ise, kişide insülin direnci var demektir.
İNSÜLİN DİRENCİ NEDEN OLUŞUR?
İnsülin direnci oluşumunda birçok etken mevcuttur. Bunlardan bazıları obezite, sigara, genetik yatkınlık, anne karnında yetersiz beslenme, hareketsiz yaşam, D vitamini eksikliği ve yaşlanmadır.
İNSÜLİN DİRENCİNİZ VARSA NASIL BESLENMELİSİNİZ?
İnsülin direnci olan bir kişi ideal vücut ağırlığında değil ise bir uzman desteği almasını tavsiye ediyorum. Zayıflama esnasında yanlış beslenme düzeni ile bu direnci şiddetlendirme olasılığınız yüksektir.
*İlk olarak en önemli etken porsiyon kontrolüdür. Yemeğe öncelikle küçük bir porsiyon ile başlayın sonrasında gerekirse arttırabilirsiniz. İnsülin direnci olan bireyler anlık açlık durumu ile karşılaşacakları için gün boyunca porsiyon kontrolüne dikkat etmelisiniz.
*Ara öğünlerinizde tek başına karbonhidrat içeren bir besin tüketmek kan şekerinizi uzun süre dengede tutmaya yardımcı olmayacaktır. Yanında süt ve süt ürünleri veya ceviz, fındık, badem gibi besinler tüketebilirsiniz.
* Ekmek tercihinizi tam buğday veya çavdardan yana kullanmalısınız.
* Pilav tercihinizi bulgurdan yana kullanmalısınız.
* Sofra şekerini ve basit şeker içeren hazır gıdaları mümkün olduğu kadar minimuma indirmelisiniz.
* Posa (lif) içeriğini arttırmak için meyveleri kabuğu ile tüketip, kuru baklagillere sofranızda haftada 2-3 kez yer verebilirsiniz.
* Bir gün içerisinde en az 2,5 litre su tüketmelisiniz. * Akşam öğününü mümkün olan en erken saatte yapmalısınız.