Ramazan ayının gelmesiyle birlikte vücut fizyolojisinde de değişiklikler görülür. Özellikle günü oruçlu geçiren kişiler, iftar vaktinde açlık psikolojisiyle midelerini tıka basa doldurma yoluna gidiyor. Bu durum maalesef hem çok riskli hem de sağlıksız bir durum teşkil ediyor. Bunun için özellikle iftardan sonra hareket etmek gerekiyor. Bedenin sıhhat bulduğu oruç ibadeti aslında dikkat hareket edilirse sağlık açısından ciddi faydalar sunuyor. Yeterli ve dengeli beslenmenin bu ayda da sürdürülebilmesi için sahurun kaçırılmaması gerekiyor.
Ramazan ayının yemekler açısından en belirgin özelliklerinden biri, iftar sofralarındaki çeşitlilik ve bolluktur. İftar sofralarında bir insana yetecek yemeğin iki üç kat fazlası bulunur. İftar zamanında kan şekeri çok düşük olduğundan kısa sürede çok miktarda besin tüketme isteği doğar. Bu zaman diliminde yapılan en büyük hatalardan birisi de çok hızlı bir şekilde, çok yüksek miktarda besin tüketimidir. Beyin bu süreçte doyma emrini yemekten 15 ya da 20 dakika sonra vermektedir. Çok hızlı biçimde yemek yenildiğinde bu süre zarfında yüksek miktarda enerjisi yüksek besinler yenilebilir ve bu durum ilerleyen günlerde kilo alımına da sebep olur.
İftardan sonra hareket etmek sindirime yardımcı olur
İftarı yaptıktan hemen sonra televizyon veya bilgisayar karşısına geçmek, koltukta dinlenmek yerine biraz hareket etmek, kısa mesafeli yürüyüşler yapmak sindirime yardımcı olması açısından son derece faydalıdır. Özellikle iftardan sonra 30 dakika yürüme çok sağlıklı bir davranış olacaktır. Öğün sayısının azalması ile birlikte yavaşlayan metabolizmayı tekrar harekete geçirmek için bu yürüyüş hayati önem taşır. Oruç tutan kişilere iftardan sonra spor yapmalarını çok fazla önermiyoruz. Bahsettiğimiz üzere biraz dinlenip yürüyüş yapmak en ideal etkinlik olarak dikkat çekiyor. Kilo problemi olanlar için iftardan 1-1.5 saat sonra 45-60 dakika civarı tempolu yürüyüş tavsiye ediyoruz. Yalnız burada eklemek istediğim bir husus olacak. Bu tempolu yürüyüşü kalp problemi olan kişilere tavsiye etmiyoruz.
Oruçluyken spor yapman mümkün, ancak bunu çok önermemekle birlikte sağlığı yerinde kişiler için herhangi bir kısıtlamaya gitmiyoruz. Ancak yaptığınız egzersizin şiddetini azaltmalısınız. Karaciğerde ve kaslarında depo edilen şekeri azalttığı ve terle kaybedilen suyu artırdığı için yüksek yoğunluklu egzersizleri tavsiye etmiyoruz. Terletmeyen egzersizler, mesela pilates, yoga, reformer, düşük tempolu yürüyüş veya yüzme gibi düşük şiddetli aerobik egzersizler yapmalısınız. Uyguladığınız egzersiz programının şiddetini; antrenman sürelerini kısaltıp, dinlenme sürelerini artırarak kendiniz için uygun bir hareket planlaması yapabilirsiniz.
