HPV ve Genital Siğiller
Hpv virüsü yani HUMAN PAPİLLOMA VİRUS ,200’den fazla çeşidi bulunan bir DNA virüs ailesidir.Bu virüs siğillere yol açabildiği gibi, bazı türleri kanserojen etkinlik de gösterebilmektedir.
HPV virüs ailesinin 40 kadar üyesi genital siğil (kondiloma aküminata) ile bağlantılı bulunmuştur. Genital siğiller toplumda yaklaşık %1 oranında görülebilen bir cilt problemidir. Deride kabarık, rengi açık veya koyu kahverengi-gri olabilen, tek tek veya birleşik olarak karnabahar şeklinde lezyonlardır.Sıklıkla hiçbir belirti vermeden oluşurlar ve yayılabilirler.Nadiren kaşıntı ve kazara koparıldıklarında da kanamaya yol açabilirler.
Sıklıkla vajen, vulva, penis, testisler gibi dış genital yapılarda bulunabileceği gibi anal bölge, kasıklar, rahim ağzı ,solunum yolları, ağız gibi dokularda da lezyonlar oluşturabilmektedir. HPV virüsü ciltten cilde temas ile bulaşabileceğinden,tam bir cinsel ilişki olmasa da bulaşıcılığı görülebilmektedir. Bu anlamda kondomların koruyuculuğu da olmaz.
Virüsün yetişkin dönemdeki bireylerde karşılaşma oranları yüzde 80’lere kadar çıkabilmektedir. Ancak insan immünitesi bu virüslere karşı oldukça başarılı olmakta ve virüsler büyük oranda kendiliğinden temizlenebilmektedir. Bağışıklık yoluyla temizlenmeyen virüs aylar ile ifade edilebilecek bir süreçte genital siğilleri oluşturmaktadır. Siğilleri olan kişi bu lezyonlarından hastalığı diğer insanlara potansiyel bulaştırıcı rolünde bulunmaktadır. Siğiller yayılıp, birleşerek vücutta kitleler şeklinde odaklar da yapabilirler. Genital siğiller ortak eşya kullanımı (bardak,tabak vs) veya ortak tuvalet kullanımı ile bulaşmaz.
Hpv virüs enfeksiyonlarından korunmak için siğiller varken veya tedavisine başlanmışken partner ile cinsel ilişkiye girilmemelidir hatta cinsel temas da kurulmamalıdır. Virüsle tanışmadan en etkin koruyucu yol ise HPV aşısı yaptırmaktır.
Genital siğilleri olan kadınlarda rutin jinekolojik muayeneler, PAP smear rahim ağzı kanseri tarama testi ve gerekli durumlarda HPV DNA testi gibi testler ihmal edilmemelidir.
Siğillerin tedavisinde ise doku alanını temizleyici anlamda yakma (koter,lazer)veya dondurma (kriyoterapi)işlemleri ve bazı durumlarda da lokal ilaç tedavileri uygulanabilmektedir. Çok geniş ve büyük lezyonlarda da bazen cerrahi olarak da çıkarmak gerekmektedir. Unutulmaması gereken nokta tedaviler vücuttaki tüm virüsü yok etme gücünde değildir. Ancak siğilleri yok etmek ve bulaş riskini azaltmak için uygulanmaktadır.