Hava sıcaklıkları değişmeye başladı, grip kendini gösterdi. Gribal enfeksiyonların arttığı bu dönemde gribe yakalanmadan ne gibi önlemler almalıyız? İstanbul Okan Üniversitesi Hastanesi Kulak, Burun ve Boğaz Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Öğr. Üyesi Murat Sertan Şahin, açıkladı.
Sonbaharı yaşadığımız bu günlerde, gerek havaların soğuması gerekse okul ve iş yaşantısının aktifleşmesi sonucu ortak alan kullanımının artmasıyla beraber, gribal enfeksiyonların arttığı bir döneme girmiş bulunmaktayız. Bebeklikten başlayıp ileri yaş grubuna kadar hemen hemen her yaş grubundaki kişiler, bu durumdan etkilenirken; kimi bu durumu hafif bir şekilde atlatıyor, kimi ise yaşamını tehdit eden sorunlar ile mücadele etmek durumunda kalabiliyor.
Ateş ve solunum sıkıntısı varsa vakit kaybedilmemeli!
Hastalar bize en çok burun akıntısı, hapşırma, boğaz ağrısı, öksürük, kas ağrısı gibi yakınmalarla başvururken, bazı hastalarımızda yüksek ateş ve solunum sıkıntısı da görülebilmektedir. Özellikle ateş ve solunum sıkıntısı problemi taşıyan, ileri yaşta veya bağışıklık eksikliği olan hastaların; hastalığı kendi hallerinde atlatmaya çalışmaktansa vakit kaybetmeden bir kulak, burun ve boğaz hastalıkları hekimine başvurması hayati önem taşımaktadır.
Düzenli yaşayıp spor yapanlar gripten daha az etkileniyor
Hastalık ilerleyip, şikâyetler ortaya çıktıktan sonra yapılacak iş bir hekime başvurup gerekli ilaç tedavisine başlamaktır ama belki de bundan daha önemlisi; olaylar bu noktaya gelmeden önce neler yapılması gerektiğidir. Öncelikli olarak; düzenli beslenme, kaliteli uyku ve sportif yaşam tarzı bağışıklık sistemini önemli ölçüde güçlendirir. Hayatında bunları barındıran insanlar gribal enfeksiyonlara hem daha az yakalanırlar, hem de yakalansalar dahi çok kısa sürede iyileşirler.
Kalabalık ortamların havalandırılması gerekiyor
Bir diğer önemli husus ise; okul, kreş, ev gibi kalabalık yaşam alanlarında ortam havalandırmasının iyi şekilde yapılmasıdır. Bu sayede hem mikropların üremesine engel olunur hem de kişiler arası bulaşma riski, en aza indirgenir. Bunlara ek olarak sözünü ettiğimiz yaşlı ve bağışıklık sistemi zayıf olan hastaların özelikle grip salgınlarının sık olduğu ekim-kasım aylarına girerken grip aşısı yaptırması önemli ölçüde koruyucu olacaktır.
Bu öneriler ile gribe dur deyin!
Hayatımızda gribe dur demek için yapmamız gerekenleri özetlemek gerekirse; gribe yakalanmadan önce düzenli ve vitaminden zengin beslenmeli, kaliteli uyumalı, spor yapmalı ve risk taşıyorsak mutlaka grip aşısı yaptırmalıyız. Gribe yakalandığımızda ise bolca istirahat etmeli, vitamin desteği almalı, bol sıvı tüketmeli, soğuk ve asitli içecekler yerine nane, limon, zencefil gibi ılık ve boğazı yumuşatıcı içecekler içmeli ve kesinlikle sigara tüketmemeli, tüketilen ortamda bulunmamalıyız. Bütün bu uygulamalara rağmen birkaç gün içinde şikâyetlerde gerileme olmaz; aksine ateş yükselir, solunum problemleri ortaya çıkarsa; vakit kaybetmeden bir kulak, burun ve boğaz hekimine ivedilikle ilaç tedavisinin başlanması için başvurulması gerekir.