Gıda intoleranslarını tedavi ederken temelde sindirim sisteminin genel işleyiş mekanizmasına odaklanmakta fayda var. Kronik toksisite ve stres mutlaka çözülmeli. Burada intolerans için neler yapabileceğimizden bahsedeceğiz.
1-Mide Asidini Güçlendirmeliyiz
Eğer mide asidiniz yeterli değil ise gıdalar doğru oranda sindirilemeyecektir, yeterli asit olmazsa mide pilor kapağı doğru zamanda açılmaz. Bağırsaklara gecen gıdalı karışımın asitlik oranı yeterli olmaz ise bağırsaklara da salınacak pankreatik enzimler, safra salgılanamaz ( çünkü alkali olan bu enzimlerin salgılanmasını mideden bağırsağa gecen salgının asidik olması uyarır ) Sonuç olarak bağırsak PHI bozulur, bağırsak florası bozulur, gıdalar sindirilemez ve sonuç geçirgen bağırsak ve gıda intoleansları ve immün yanıtlar! Bir mide asidi nelere neden oluyor değil mi? Sizlere sürekli tekrarlıyorum sağlıklı bir hayat için doğru şekilde mide asidi şart!
Mide asidini nasıl arttırabiliriz şeklinde bir yazım olacak ama kısaca önerilerden bahsedersek:
- Limonlu su,
- Elma sirkesi ( maya intoleransına ve orana dikkat etmek önemlidir ) ,
- Kereviz sapı suyu ,
- Doğru nefes alma ,
- Taze zencefil kullan ,
- Nane ve maydonoz ( ayrıca diğer yeşillikler ) ,
- Çiğnemek ,
- Yemek sırasında sıvı tüketmemek ,
- Yemek öncesinde ve sonrasında (tercihen 1 saat, en az 30 dakika ) sıvı tüketmemek
2-Eliminasyon Diyeti Yapmalıyız
Öncelikle sunu belirtmek istiyorum, eliminasyon diyeti hem semptomlarınızı takip etmek acısından hem de hastalığınızı takip etmek acısından yapılabilir. Yani intolerans bulguları veriyorsanız kendi kendinize adım adım bir eliminasyon diyeti yaparak sonuca ulaşabilirsiniz. Ama kronik bir hastalığınız var ise ve bunun altındaki intoleransları saptamak ve kronik inflamasyonu tedavi etmek istiyorsanız bu konuda yetkin bir doktordan yardım almalısınız. Çünkü eliminasyon sürecinde bağırsaklarda ve vücutta belirli gıdaların yarattığı stresi ortadan kaldırıp aynı anda detoksifikasyona ve inflamasyona odaklanarak tedavi oluşturulmalı ki sorunlar kökten geçebilsin.
Öncelikle şunu da belirtmek isterim sizlerde inflamasyona neden olacak gıdaların hepsi hayatınız boyunca diyetinizde olmamalı zaten!
Bunlar;
- Paketli ve işlenmiş gıdalar,
- Boya ve gıda katkı maddeleri içeren gıdalar ,
- İşlenmiş şeker içeren her türlü gıda ,
- Gdolu ürünler ( soya-mısır-tavuk ) ,
- Palm ve kanola yağı içeren ürünler
ELİMİNASYON DİYETİ NASIL YAPILIR?
Gıda intoleransı yanıtı gözlemlemek için en iyi yöntemin eliminasyon diyeti olduğundan bahsetmiştik. Bu belki biraz uzun bir yol olabilir ama bu diyeti yaptığınıza değecek.
Adım adım nasıl yapacağız?
Bir ay boyunca ne yediğinizi ve ne kadar yediğinizi yazınız. İleri derece intolerans bulgusu veriyorsanız yemekleri nasıl pişirdiğinizi de yazınız. Ayrıca ertesi gün ve o hafta boyunca nasıl hissettiğinizi, tüm semptomlarınızı not ediniz.
Sonrasında gıdalarınızdan şüphelendiğiniz gıdaları 4 hafta süre ile tek tek çıkararak semptomlarınızdaki yanıtları gözlemleyiniz. Bu süreçteki tüm gelişmeleri not ediniz.
Eğer yanıtlarınız ileri derece ise hassasiyetiniz olduğunu düşündüğünüz gıdayı hayatınızdan tamamen çıkarmanızda fayda var.
Eğer şikayetleriniz hafif ve orta seviyede ise eliminasyon yaptıktan belirli bir süre sonra ( 1 ay gibi ) gıdaları az az vücudunuza yeniden tanıtabilirsiniz. Her çıkardığınız gıdayı birkaç gün arayla tek tek vücuda tanıtmanızda fayda var hangisinin ne yanıt vereceğini daha net görebilmek adına. Vücuda yeniden tanıtma döneminde gıdayı aldığınız saati ve zamanı not etmenizde fayda var çünkü semptomlar bazen birkaç saat içinde bazen ise gün içinde gelebiliyor demiştik yukarıda hatırlarsanız.
Gıdayı vücudunuza yeniden tanıttığınızda yeniden semtomlar veriyor ise bu gıdaya karsı intoleransınız devam ediyor demektir. Eğer yanıtınız yani semptomunuz ciddi ise gıdayı çok uzun bir süre diyetinizden çıkarmanızda fayda var.
Bir gıdayı tanıttıktan sonra semptom yasadınız diyelim, diğer bir gıdayı tanıtmadan önce daha önceki gıdanın oluşturduğu semptomların geçmesini bekleyiniz. Yeni bir gıda tanıtmadan en az 2 gün semptomsuz olmanız daha doğru bir yanıt almanızı sağlayacaktır.
Bu eliminasyon dönemini şüphelendiğiniz tüm gıdalara karsı uygulayabilirsiniz.
Not:Bu süreçte en önemli şeyin bu intoleransların oluşmasına neden olan sindirim sistemleri sorunları, kronik toksisite sorunlarını, inflamasyonu çözmek olduğunu tekrardan hatırlatmak isterim. Bu sorunları çözmezseniz sürekli yeni intoleranslar geliştirmeniz olasıdır.
3-Gerekliyse Sindirim Sorunları Düzelene Kadar Bir Müddet Sindirim Enzimleri Kullanılabilir
Özellikle mide asidini desteklemek için BETAİN HCL, onu dışında pankreatik enzimler içeren toplu sindirim enzimleri tercih edilebilir. Bitkisel bir beslenme ile birçok enzimatik sistemin daha aktif olduğunu yıllardır çok net gözlemliyorum. Hastalarıma direk enzim başlamadan bir müddet beslenme ve bazı fitoterapik ajanlarla destek olup gerekirse enzim eklemenin daha doğru bir yol olduğunu düşünüyorum.
Sindirim enzimi seçerken proteaz ( proteinleri sindiren ) , lipaz ( yağları sindiren ) , amilaz ( karbonhidratları sindiren ) enzimler içermesine dikkat edin.
4- İntoleranslara Karşı İnflamasyon Oluşmasını Önlemek, İntolerans Yanıtı Azaltmak Ve Bağırsakları Onarmak İçin Bazı Supplementler Kullanılabilir
*Kuersetin; Bağırsaklardaki inflamasyonu azaltır. Günde 500-1000 mg kullanılabilir. Doğal olarak quercetin içeren gıdalar, elma, yaban mersini, ahududu, brokoli, üzüm, biber, kırmızı soğan.
*C vitamini; İnflamasyonu azaltır. Böbrek üstü bezlere ve Karaciğere destek verir. Antihistaminik olarak görev yapar. Günde 500 mg- 3 gr arası kullanılabilir.
*B 5 vitamini; Stres ve inflamason yönetiminde önemlidir. Günde 500-1000 mg kullanılabilir. Adrenal sistemi düzenlemek acısından önemlidir.
*Nane yağı; Bağırsakları rahatlatır ve inflamasyonu azaltır. Nane yağı mide asidini de artmasını sağlayacak uyarılar oluşturabilir. Nane yağı içeren kapsüller oldukça faydalı olabilir.
*Keten tohumu yağı; İnflamasyonu azaltır. Günde 1-2 yemek kaşığı kullanılabilir.
*Bromelain; Ananasın içinde bulunan bir enzim olan bromelain aynı zamanda kuersetin etkinliğini arttırabilir. Bromelain özellikle solunumsal semptom veren alerjilerde öne çıkmaktadır. Ananas alerjisi olan kişilerin bromelain supplementinden uzak durması gerekmektedir.
*Milk thistle; Karaciğer fonksiyonlarına yardım eder.
*L Glutamin; Bağırsak onarımında önemlidir. İnflamasyonu azaltır ve stresi azaltır. Kanser hastalarında bile bağırsakları onarmak için kullanılmıştır. Günde 5 gr kullanılabilir.
*İnülin; Prebiyotik olarak kullanılabilir yalnız inülin kendisi de hassasiyet oluşturabilir o yüzden dikkatli kullanılmasında fayda var.
*Aleo vera jel; Bağırsak florasını düzenlemede, lümeni toparlamada oldukça önemli yeri vardır. Yıllarca mucize bitki olarak anılmıştır.
*Probiyotik; Probiyotikler sorunlar başladığında kullanıldığı anda direk şikâyetleri daha da kötüleştirebilir. Şöyle düşünün; sindirim sistemi bozuk bir yapıdayken siz sağlıklı bir flora desteği yapabilir misiniz? hayır! O yüzden öncelikle sindirim sistemi arındırılmalı ve eliminasyon yapılmalıdır. Gerekli detoksifikasyon yapıldıktan sonra probiyotik başlanmalıdır.
*Omega 3; Omega 3 inflamasyon yanıtını azaltmak için kullanılabilir. En az 1000 mg EPA+DHA içermesine dikkat ediniz günlük omega 3 alımınızın. İleri kronik vakalarda bu oran 3000 mg EPA+DHA oranına çıkabilir.
*D Vitamini; D vitamini eksikliği intolerans ve alerji tablosuna yol açabilir. D vitamini değerlerini 60-80 arasında tutmakta fayda var. Bunun için de güneşlenme ve gerekirse supplementasyon önemlidir.
*Kürkümin;İnflamasyonu azaltmak için kullanılabilir
*Zencefil;Mide asidini arttırmak için ve inflamsyonu azaltmak için ayrıca da zararlı patojenleri temizlemek için kullanılabilir. Zencefil çayı ya da zencefil suyu tüketilebilir.
*Çinko;Çinko eksikliği ciddi immün düşüklük yapabilir. Lenfatik kanalları etkileyebilir. İnflamasyonu arttırabilir.15 mg çinko idealdir.
*Magnezyum; Adrenal sisteme destek olmak için ve ayrıca sinirsel uyarı için önemlidir.
*Meyan kökü; Adrenal sisteme destek olmak için oldukça önemlidir. Ayrıca inflamasyonu ve bağırsak florasındaki flora oluşumunu olumlu yönde etkilediği birçok çalışma ile gösterilmiştir.2 hafta aralıklarla cay olarak ya da tentür olarak tüketilebilir.
*B6 Vitamini; Adrenal sistemi desteklemek ve histamin yanıtında önemlidir.
*Koenzim Q10; Mitokondriyi ve adrenal yanıtı desteklemek acısından oldukça önemlidir.
*Isırgan otu; Alerji altındaki inflamasyona faydalıdır. Alerji semptomlarını da azaltabilir.
*Havuç ve salata suyu; İçindeki antiallerjenik bileşikler bileşikler intolerans ve alerji tablolarında oldukça etkilidir.
5-Kronik Enfeksiyonları Tedavi Et
Burada ise sindirim sistemi üzerine odaklanarak flora bozukluklarını tedavi etmek büyük önem taşımaktadır. Florada bozukluk oluşturacak
H.pylori
Mayalar
Diğer zararlı bakterileri elemine etmek doğru bir yol olacaktır. Bunu yaparken gerçekten çok gerekli olmadığı sürece antibiyotikler tercih edilmemesi taraftarıyım. Uygun fitoterapik ajanlarla ve mide asidini toparladıkça sistem kendi dengesini bulacaktır.
Burada kullanabileceğiniz ajanlar kekik yağı, Hindistan cevizi yağı, susam yağı gibi ajanlar olabilir.
6-Bağırsak Florasını Yeniden Yapılandır
Bağırsak florası ile alerjiler arasında oldukça büyük bir bağlantı vardır.Çok sık antibiyotik kullanma
- Kimyasal içeriklere maruziyet,
- İşlenmiş gıda tüketimi ,
- Çocukken mama ile beslenme, anne sütü emememe ,
- Sterilize ortamlarda çok uzun süre geçirmek ,
- Bağırsak sağlığı için önemli gıdaları tüketmeme
gibi sorunlar sonucu bağırsak floranız bozulmaktadır. Bağırsak florandaki bakterilerin üstünlüğüne göre alerjiye yatkın da olabilirsin, alerjiden korunabilirsin de. Çağımızda çok fazla alerjik çocuk ve hasta olmasının nedenleri yukarıda saydığımız nedenlerdir.
Yapılan çalışmada bağırsak floranızdaki “Laktobacilli, Sacharomyces boulardii, Bacillus coagulans, L.acidophilus “ bakterilerinin gıda intoleranslarını azaltmakta önemli payı bulunmaktadır.
Bağırsak florasını yapılandırmak deyince hemen herkes ilk probiyotiklere sarılmaktadır. Bu doğru bir seçenek değildir. Yani ilk yapılması gereken şey değildir. Öncelikle beslenmenizi bağırsak floranıza en iyi gelen beslenme şekli olan, bol lif içeren bitkisel ağırlıklı bir beslenme olarak değiştirmekte fayda var. Bunun üzerine sayısız çalışma bulunmaktadır. Öncelikle eliminasyonu yapıp bağırsaklarımızı yıpratan gıdaları uzaklaştırdıktan sonra yeniden yapılandıracak gıdalara ağırlık vermeliyiz. Bunun için bol sebze-bol meyve, baklagiller, glütensiz tahıllar, yağlı tohumlar, belirli oranda hayvansal gıdalar tüketebilir (intoleransınızın olduğunu düşündüğünüz gıdaları tüketmiyoruz).
Bu dönemde bağırsak florasını yapılandırmak için fermente edilmiş gıdalar da kullanılabilir. Ev yapımı turşular, kefir, kombucha tüketilebilir. Yalnız tekrar dikkatinizi çekmek isterim çoğu zaman fermente edilmiş gıdalar da size intolerans oluşturabilir(mayalı gıdalar-süt ürünleri içeren gıdalar ). O yüzden kullanırken dikkatli olmanızı öneririm.
Dirençli nişasta bağırsak floranızın yapılanmasında oldukça önemlidir; peki nelerde olur? Muz ve patates evet yanlış duymadınız muz ve patates dedim! Yıllarca bu gıdalardan uzak durmanızı söylediler değil mi? yapılan birkaç çalışmada bu gıdaların bağırsak florasının yapılanmasında oldukça önemli yere sahip olduğunu gösteriyor.
Hastalarımda bu iki gıdayı kısıtlamıyor ve oldukça da kullandırıyorum; ben kendim de bu iki gıdayı bolca tüketiyorum ve bilin bakalım ne oluyor? Sağlıktan başka bir şey değil! Kan şekeri yükselmesi falan da olmuyor! (doğru zamanda doğru kombinle yemek bu işin anahtarı). Bunu ben değil bilim söylüyor! Sadece patatesin kızartması asla değil, fırınlanmış ya da haşlanmış olarak tüketmeye dikkat edin! Ve meyveleri her zaman aç karnına tüketmeye dikkat! Dirençli nişasta aynı zamanda baklagillerde de bulunmaktadır.
Bağırsak florasını yapılandırmak için aynı zamanda polisakkaritlere ihtiyacınız vardır. Bunlar için de en güzel kaynaklar soğan, kabak, aleo vera jel gibi seçeneklerdir.
En son olarak da uygun bir eliminasyon ve arınma sonrası bağırsak florası için probiyotik takviyeler düşünülebilir.
7- Adrenal Sisteme Odaklan
Alerji ya da intoleranstan bahsederken adrenal sisteme mutlaka odaklanmak gerekir. Vücudun düzgün histamin yanıtı verebilmesi ve kronik inflamasyonu çözebilmeniz için sağlıklı çalışan bir aderanal sistem olmalıdır. Adrenal sistem ile alakalı çok ayrıntılı bir yazım olacak. (ADRENAL = BÖBREK ÜSTÜ BEZ )
Vücudun stres yanıtını düzeltmek ve gerekirse supplement ve fitoterapik ajanlar kullanmak önemlidir.
8-Ruhsal Sisteme Odaklanın
Alerjileke reaksiyonlar bilinçaltının kendini koruma girişimleri olarak yer alır bütüncül yaklaşımda. Zihin bir tehdit olduğunu düşündüğünde hipotalamus ve retiküloendotelyal sistemi aktive eder ve sonuçta da antikorlar aktive olur.
Bilinçaltına yönelmek ve zihnimizi meşgul eden tehditleti keşfetmek alerjik yanıtlarda önemli olabilir. Gerekirse profesyonel bir yardım ile psikoterapi almak, homeopati bu konularda faydalı olabilir.
9-Diğer Öneriler
Lenfatik masaj ve lenfatik sisteme odaklanmak toksinlerin atılımı ve yanıtların azalması için önemlidir. Lenfatik sistem aynı zamanda bağışıklık yanıtını regüle eder çünkü.
Duşlarda önce sıcak sonra en son çıkmadan soğuk suya maruziyet histamin yanıtını düzenler vücutta.
Böbrek üstü bölgesine masaj yapmak alerjik yanıtları toparlamada ve adrenal sisteme destek vermede önemli olabilir.
Sonuç Olarak;
Gıda intoleransları ve alerjileri aynı şeyler değillerdir ama birbirinden ayırmak da zordur. Tedavi kısmındaki adımları takip etmeniz size intoleranslarınızdan kurtulmak konusunda yardımcı olabilir. Ama ciddi semptomlarınız var ise ve kronik bir hastalığınız var ise profesyonel bir yardım almanızı öneririm.