Genital siğil, hpv ve rahim ağzı (serviks) kanseri ilişkisi
HPV Human Papilloma Virüs (İnsan Siğil Virüsünün ) kısaltmasıdır. Yaklaşık 100’den fazla tipi tespit edilen bu virüs ciltte siğiller oluşturur.
Toplumda çok yaygın olarak bulunur. Temel bulaş yolu temastır.
Ancak son yıllardaki popülaritesi ise kadınlarda rahim ağzı yani serviks kanserinin en çok görülen tipinden bizzat sorumlu olmasından kaynaklanmıştır. Bugün için insanda belli bir organ kanseri başlatan kanserin bizzat sebebi olan tek virüstür.
Toplumda yaygın görülmesi ve kanser ilişkisi nedeniyle herhangi bir şekilde HPV taşıyan hastalar internetten yaptığı aramalarda kanserle karşılaşmakta ve paniğe kapılmaktadırlar.
HPV her ne kadar yaygın görülse de hastaların büyük bölümü bu virüsten bağışıklık sistemi sayesinde kurtulmaktadır. Ancak bu takip edilmenin önemini azaltmaz.
Dış genital bölgede siğil yapan bu virüs rahim ağzında ise uzun yıllar sonunda kansere gidebilecek bir süreci başlatabilir. Genelde siğil yapan tipler HPV 6 ve 11 , rahim ağzı kanserinden sorumlu tipler ise HPV 16 ve 18’dir. Rahim ağzındaki değişiklikler ise gözle görülmeden önce smear testi ile saptanabilir. Bu nedenle yıllık jinekolojik muayene aksatılmamalı ve yıllık smear testi kontrolü yaptırılmalıdır. Erken dönemde saptanan anormal bulgular kolaylıkla tedavi edilmekte hastalar olası bir kanserden korunmaktadırlar. HPV rahim ağzı kanseri ilişkisinden dolayı son yıllarda smear ile birlikte HPV DNA testinin yapıldığı co-test ile tarama yapılırsa kontrol 3-5 yıla uzatılabilir. HPV DNA testi 29 yaşın üzerindeki kadınlarda önerilmektedir.
Korunmada bugün piyasada HPV 6,11,16,18’e karşı üretilmiş aşı mevcuttur. Cinsel aktivite başlamadan yapılması önerilen bu aşı doktor tarafından gerekli görüldüğü durumlarda sonrasında da yapılabilmektedir. Erkek çocukları da aşılanmaktadır.
Genital siğiller ise kimyasal hasarlama, elektrokoter ile yakma veya dondurma gibi yöntemlerle tedavi edilmektedir. Tekrarlayan yapıları nedeniyle tedavi bir kaç kez tekrarlanabilir.