Gebelik ve epilepsi

Uzm. Dr. Ebru ERGIN

Merhabalar…..
En fazla gelen soruların ve sorunların birine değinmek istiyorum. Gebelik ve epilepsi….Nelere dikkat etmeliyiz? Tedavimiz nasıl olmalı?
Doğumların; 3-4/1000 oranı epilepsili gebeler tarafından gerçekleşmektedir. Epilepsili kişi evlenebilir ve çocuk sahibi olabilir. Ancak; bunun planlı bir gebelik olması gerektiği, hamile kalınmadan önce veya gebelik farkedilir edilmez hemen tedavide gerekli düzenlemelerin yapılması gerektiği bilinmelidir. Zira özellikle bazı ilaçların daha fazla olmak üzere antiepileptik ilaçların fetus üzerinde malformasyon yapma riskleri bulunmaktadır. Epileptik gebeliklerin %90 ndan fazlası sorunsuz sonlanmaktadır. Fetal kayıp ve düşükler, erken doğum, intrauterin gelişme geriliği, konjenital malformasyonlar (kalp, orofasiyal defektler, nöral tüp defektleri, ürogenital defektler), psikomotor gelişim bozukluğu normal populasyona oranla daha sık rastlanmaktadır. Konjenital malformasyonlar açısından ilişkisi saptanan ve en sık rastlanan sebepler; kullanılan anti-epileptikler olmakla birlikte, genetik nedenlerin ve gebelikte epileptik atak geçirilmesinin de bunda payı olduğu bilinmektedir. 5 klasik anti-epileptik ilaç (Karbamazepin, Fenitoin, Fenobarbital, Valproik asit, Primidon), gebelik açısından D grubunda olup, fetus üzerindeki teratojenik etkileri bilinen ilaçlardır. Ancak iyi bir değerlendirme sonrası, faydaları zararlarından çoksa tercih edilmelidirler, aksi takdirde riski daha az olan diğer grup ilaçlara geçilmelidir. Bir diğer temel nokta; epileptik gebelerde mümkün olduğunca en düşük dozlarda ve tek ilaç kullanılmasıdır. Yine özellikle planlı gebeliklerde Folik Asit profilaksisi nöral tüp defektlerini önlemede etkilidir.
Epileptik gebelerde anne ölümü oranları da normal gebelere oranla 10 kat daha yüksektir. Özellikle gebeyim diyerek, dr’a danışılmadan, ani ilaç kesilmesi nöbet riskini ve ölüm-sakatlık riskini arttırmaktadır. Gebelik öncesinde nöbetler varsa ilaç kesimi önerilmemektedir. Gebelikte; hormonal nedenler, uyku problemleri, kusmalar, gebeliğe bağlı vücutta oluşan fizyopatolojik değişiklikler ve tedaviye uyumsuzluk nöbet sıklığını arttıran sebeplerdir.
Epileptik gebeler mutlaka sıkı takip edilmelidirler. Bu gebelerde; vaginal kanama, preeklampsi, erken doğum, erken membran rüptürü, abortus (düşük), hiperemezis gravidarum (aşırı kusmalar) görülme sıklığı da artar.
Gebelik öncesi dönemde; hastalar mutlaka riskler konusunda bilgilendirilmelidirler, folik asit profilaksisi başlanmalıdır ve anti-epileptik ilaç tedavileri düzenlenmelidir. Folik asit tedavisine gebelikten 1-3 ay önce başlanmalıdır ve en az 12 hafta kullanılmalıdır(5mg/gün). Doğum sonrası bebeklere K vit. yapılmalıdır.
Nöbetler kontrol altında değilse veya stress ile tetikleniyorsa sezeryan ile doğum düşünülmelidir. Normal doğum başlamışsa ve bu sırada JTKN olursa acil sezeryan uygulanmalıdır…
………Mutlu ve sağlıklı bir gebelik dönemi dileğimle……….

Exit mobile version