Füzyon Biyopsisi Prostat Kanseri’nde hayat kurtarıyor
Prostat kanserinin tanı ve tedavisinin çok önemli olduğunu açıklayan Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Fatih Yanaral, Füzyon Biyopsisi’nin, ileri teknoloji cihaz ve yazılım kullanılarak prostatta klinik önemli kanser şüphesi olan odakları saptayıp ve bu odaklardan biyopsi yapılmasını sağlayan bir yöntem olduğunu ve hayat kurtardığını belirtti.
Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Fatih Yanarali, prostat kanserinin yaşla birlikte artan ve 80’li yaşlarda pik yapan çok yaygın bir kanser türü olduğunu belirterek, “Çok yaygın olan ve yavaş büyüyen bir kanserdir. Bu kadar sık görülen prostat kanserlerin yarısına yakını klinik olarak önemsiz ve diğer kısmı ise ciddi takip ve tedavi gerektiren klinik önemli kanserlerdir. Günümüzde prostat kanseri şüphesi olan hastalara öncelikle multiparametrik prostat MR yapılır ve MR’da saptanan şüpheli alanlar PI-RADS değerlendirilmesi yapılarak lezyonlar kategorize edilir. Multiparametrik prostat MR’ında görülen tam da bu yüksek riskli lezyonlardan bu adaklardan fizyon tekniği ile biyopsi alınır. Füzyon Biyopsisi, ileri teknoloji cihaz ve yazılım kullanılarak prostatta klinik önemli kanser şüphesi olan odakları saptayıp ve bu odaklardan milimetrik hassasiyetle biyopsi yapılmasını sağlayan bir yöntemdir. Bu yöntem sayesinde kanser odakları daha yüksek doğrulukla saptanmakta ve tekrarlayan biyopsilere gerek kalmamaktadır. Multiparametrik MRI özellikle 0.5 cc üzerinde olan ve klinik önemli prostat kanserini doğruluk oranını yüksek düzeyde göstermektedir.” dedi.
Yanaral, prostat kanserinde tanısı biyopsi ile konulduğu takdirde kimi hastalar için biyopsi tercih edilmediğinin altını çizerek, “Biyopsinin tercih edilmediği durumlarda tanı için başka yöntemler kullanılabiliyor. Ancak Prostat kanseri riski yüksek olan erkeklere prostat kanseri tanısı koymanın tek yolu prostat biyopsisi yapmaktır. Bu yöntem sayesinde kanser odakları daha yüksek doğrulukla saptanmakta ve tekrarlayan biyopsilere gerek kalmamaktadır. Füzyon biyopsi uygulaması, özellikle prostat kanseri açısından riskli alanlar ile tümörün hedeflenmesiyle, gerekli doku hücrelerinin alınmasını sağlıyor. Bu yöntem sayesinde, başta agresif seyirli klinik önemli kanserler olmak üzere tüm prostat kanserleri daha yüksek oranda doğru tanı ile belirlenebilmektedir.” şeklinde konuştu.