Fibromiyaljiye yatkınlık kimlerde olur ?
Bedenimiz en önemli varlığımızdır. Bir emanet olduğu bilincinde davranmalı gerektiği gibi iyi bakmak durumundayız. Vücudumuzdan gelen sinyalleri iyi biçimde yorumlayıp ona göre hareket etmeliyiz. Aşırı yorgunlu veya ağrı gibi durumlar bedenimizin bize verdiği alarmdır. Bu sisteme ait alarm ve uyarıları dikkate almaz ise bağışıklık sistemin zayıflar ve sağlığımız yitirebiliriz. Beden bir harmoni halinde uygun sağlıklı uyaranlar ile çalışır. Doğru beslenme, aktif hareketli yaşam tarzı başlıcalarıdır.
Beden sağlığı zinde olması için ruhsalolarak dengeli ve iyilik halinin olması gereklidir. Kişilerin ruhsal yaşamı, ailesi, işi, arkadaşlar ve toplum tarafından etkilenebilir. Burada oluşabilecek gerginlik veya sıkıntılar ruhsal sağlığını etkilediği gibi bedensel sağlığını da olumsuz etkileyecektir. Ruhi gerginlik kas iskelet sistemin etkileyerek kas krampları, kas ağrıları, sırt –bel ağrılarına veya fibromiyalji romatizmal hastalıklara zemin hazırlamaktadır. Bu hastalıkların gelişimine zemin sağlayan diğer etkenler mükemmeliyetçi kişilik, iş ile ilgili sorunları olan kadın cinsiyette daha sık görülebilmektedir.
Ağrının her kişi farklı algılayabilir. Her kişinin ağrı eşiği farklı olabilir. Sürekli ağrıdan muzdarip olan kişilerin beyinde ağrıyı ileten hücrelerin çalışma mekanizması bozulmuş olabilir. Bu beyinden salınan serotonin (mutluluk, zindelik verir) ve noradrenalin( kan basıncını ve kan damarların kasılmasın sağlar) gibi hormonlar salgılanması dengesi bozulmuş tespit edilmiştir.
Düşünceler davranışları etkilerler bu etkileşimde genel bedenimizi etkiler. O yüzden iyi düşünmek pozitif davranmak, başkaları için olumlu düşünmek, ön yargılamalardan kurtulmak bu beyindeki yolların uygun davranmasına yol açabilmektedir.