Beyin ve omuriliğin içerisindeki boşluklarda ve bu yapıları çevreleyen zarların arasında yer alan sıvıya “beyin omurilik sıvısı (BOS) ismi verilmektedir. Normal şartlarda içerisinde mikroorganizma içermeyen berrak bir sıvı olan BOS’un farklı katmanlardan oluşan beyin zarının içinde kalması ve dış ortamla irtibatının olmaması gerekir. Beyin ve omuriliği çevreleyen zar yapısının en güçlü ve koruyucu katmanı en dışta bulunan ve Dura olarak isimlendirilen tabakasıdır. Çeşitli sebeplerle Dura’da hasar oluşmasına bağlı olarak BOS’un dış ortama sızması BOS kaçağı veya BOS fistülü, bu sızıntının burun ve etrafındaki sinüs boşluklarına doğru olması sonucunda burundan berrak bir akıntı gelmesi ise “Rinore” olarak isimlendirilmektedir.
Beyin ve burun-sinüs boşlukları arasındaki yakın komşuluğun yanı sıra bu anatomik yapılar arasındaki kemik duvarın bazı bölgelerde çok ince ve kırılgan olması bu bölgelerde BOS kaçağı oluşma riskini yükseltmektedir. Steril bir ortam olmayan burun ve sinüslerde bulunan mikroorganizmaların hasarlı bölgeden beyin zarları içerisine geçmesi beyin zarı iltihabı (menenjit), beyin dokusu iltihabı (ensefalit) veya beyin içinde apse oluşması gibi çok ciddi komplikasyonlara sebep olabilmektedir.
Yüze veya kafaya gelen darbeler sonucunda beyin zarı (Dura tabakası) ile komşu kemik yapılarda oluşan kırılmalar,
Endoskopik sinüs ameliyatları başta olmak üzere Dura’ya komşu bölgelerde yapılan cerrahi müdahaleler esnasında istemsiz olarak meydana gelen travmalar,
Dura’ya komşu bölgelerdeki çoğunlukla kötü huylu tümörler,
Dura komşuluğundaki tümör ve kitlelere yönelik ameliyatlar esnasında istemli olarak oluşan açıklıklar,
Dura’yı çevreleyen kemik yapılarda doğumsal olarak bulunan zayıf noktalar, açıklıklar, anatomik varyasyonlar en fazla BOS kaçağı sebepleri olmakla birlikte sebebi bulunamayan ve spontan olarak isimlendirilen BOS kaçakları da oluşabilmektedir.
BOS Kaçağı Tanısı Nasıl Konulur?
Kafa travması veya burun ve sinüs bölgesinde ameliyat hikâyesi olanlar başta olmak üzere tüm hastalarda burundan tek taraflı olarak ve öne eğilmekle, ıkınmakla fazlalaşan berrak akıntı olması BOS kaçağı ihtimalini akla getirmelidir.
Sinüs ameliyatı olan hastalarda ameliyat bölgesinin endoskopik olarak değerlendirilmesi teşhise yardımcı olmakla birlikte kesin teşhis burundan akan berrak sıvının laboratuvar analizi ile konulabilmektedir. Teşhis kesinleştikten sonra tedavinin planlanabilmesi için kaçak bölgesinin tespit edilmesi gerekir. Bu amaçla bilgisayarlı tomografi ve MR başta olmak üzere değişik radyolojik değerlendirmeler yapılmakta, kaçak bölgesinin standart görüntüleme teknikleri ile belirlenemediği durumlarda bu tespitin BOS içine özel boyalar verilerek burun içinden endoskopik muayene ile yapılması gerekebilmektedir.
BOS Kaçakları Nasıl Tedavi Edilir?
BOS kaçağının durdurulabilmesi için beyin zarında oluşan hasarın su geçirmeyecek şekilde onarılması gerekmektedir.
Bu onarım için geçmiş yıllarda dışarıdan kafatası kemiklerinde pencere açılması yolu ile yaklaşım uygulanırken günümüzde bilhassa endoskopik sinüs cerrahisi teknolojisinin gelişmesini takiben öncelikle burun içerisinden yapılan müdahaleler tercih edilmektedir.
Ameliyat esnasında hasarlı bölge burun içerisinden endoskoplar ile görüntülenmesini takiben çoğunlukla hastanın burnu içinden veya vücudundan elde edilen yağ, kıkırdak, kemik lamel, fasia gibi küçük doku parçaları ve gereken durumlarda özel doku yapıştırıcıları kullanılarak müdahale bölgesi dışında ciddi bir ilave hasar oluşturulmadan onarım sağlanabilmektedir.