Doğru ve Etkili Emzirme
34 GH ( 8.5 aylık ) üzerinde ve en az 2500gr doğmuş bir yenidoğanın ek bir sağlık problemi -ağız veya dudak anomalisi yok ise ( solunum sıkıntısı vb) emme refleksi gelişmiş olarak dünyaya gelir. Ancak annenin sezeryan veya normal doğum yapıp yapmadığına, ek hastalığı olup olmamasına, doğum öncesi yeterli bilgi ve becerisinin kazandırılmış olup olmamasına, göğüs ucu anatomisinin emzirmeye elverişli olup olmamasına, annenin emzirme becerisine-isteğine, yanındaki insanların tecrübeli ve destekleyici yaklaşımına göre emzirmenin etkinliği ve yeterliliği değişebilmektedir…Her konuda olduğu gibi bu önemli ve can alıcı noktada da bazı önemli kurallar olduğunu bilmek gerekir.
Öncelikle Aile (anne ve baba adayı ) baştan sona gebeliğinin farkında, takibini düzenli yaptırmalı, kadın doğum hekiminin desteğinde sağlıklı bir gebelik ve sonrasında sağlıklı bir doğum tercihen Normal doğum için kendini programlamalı, sona doğru yeterli egzersiz ve yürüyüş, bacak egzersizleri için gerekeni elinden geldiğince uygulamalıdır; mümkün olduğunca doğal yöntemlerle şikayetlerini giderebilmelidir ( yerinde kullanılmayan her ilaç zehirdir). Stres düzeyini kontrol altına alabilmelidir.
İyi bir kadın doğum hekiminin önderliğinde doğum gerçekleştikten hemen sonra biz çocuk uzman hekimleri bebeğin stabilizasyonunu-muayenesini sağladıktan sonra; ilk 30 dk da anne ile bebek arasındaki ten temasını sağladığımız taktirde anne sütü gelişiminin hızlandığı çalışmalarla zaten kanıtlanmış bir gerçektir. İlk emzirme anne ve bebeğin o ilk teması-emzirmenin ne kadar kıymetli olduğu bilinmelidir. Annelerden ve anne adaylarından en önemli isteğim; doğum sancısının şiddetli olsa da canınızdan bir parçanın içinizden çıkıp dile gelmesi-kucaklanmasından daha önemli olmadığını bilerek doğuma kendilerini hazırlamaları….
Bundan sonra tabii ki çocuk uzmanı-ebe- anne yanındaki destekçiler ( ben co-pilot diyorum ) sabırla annenin ne kadar ciddi bir olay yaşasa da ağrılarının, kanama vb doğum sonrası sorunların emzirme sıklığı ve etkinliği ile annenin daha kolay atlatabileceğini bilerek ve anlatarak sabırla önce emzirmeyi desteklemeleri gerektiğidir.
Çeşitli sebep ve elde olmayan stresler nedeniyle anne sütü hemen gelmese de sık sık anne bebek arası ten teması-emzirme sağlanmalıdır. Annenin ilk tecrübesi veya uzun süre ara sonrası tekrar doğum yapmış olabileceği ya da daha önceki tecrübesinde hatalı öğrenmiş olabileceği unutulmadan doğru pozizyon ve emzirme tekniği gösterilmelidir.
Annenin yetersiz hissetmesine sebep olacak en ufak bir davranış-tutum veya sözlerden kaçınılması gerekir. Unutmayın ki lohusalık da kolay bir süreç olmayıp her anne pozitif etkilenmeyebilir.
Birçok sebeple (çalışan anne, hayat mücadelesi, erken yaşta veya geç yaşta ( kariyer-hastalık vb ) kıymetli bebek sahip olmak, ilk tecrübe, zor ve stresli gebelik, lohusalık depresyonu, yenidoğanda birçok hastalık, prematüre doğum vb küvözde kalma zorunluluğu vb birçok sebeple anne sütünün etkinliği sekteye uğrayabilir….
Unutmayın bir annenin en önemli mirası yavrusu için sağlıklı bir doğum ve özellikle ilk 6 ay sadece emzirmesi ve 2 yaşına dek devam ederek bebeğinin ileriki yaşamının bir çok yönden sağlıklı olması için yapabileceği en değerli olduğu gerçeğini bilerek davranması gerektiği.