Türkiye’de milyonlarca diyabet hastası var. Her 4 diyabetliden biri en az bir kez diyabetik ayak yarası ile karşılaşabiliyor. Bu durum önce ayak parmağı sonra ayak ve bacak kaybı, hatta yaşam kaybına kadar giden bir tablo ile sonuçlanabiliyor.
Hastaların diyabet nedeniyle his kaybı yaşadığını ve ayaklarına giden kan akımı azaldığı için bu yaraların kolayca açılabildiğine ve enfekte olabildiğine dikkat çeken Doç. Dr. Uğur Anıl Bingöl, şu bilgileri verdi: “Ayakta yara açıldığında, önce açık sarı akıntı oluyor daha sonra ise ayakta üreyen bakterinin cinsine göre akıntı rengi farklılaşabiliyor. Diyabet hastalarının gözlerinde de problem olduğu için bu akıntılar kolayca gözden kaçıyor ve özellikle koyu renkli çorap giyildiğinde enfeksiyon dahi fark edilemiyor. Özellikle bu hastalarda şeker hastalığı nedeniyle his kaybı da olduğu için yara ne kadar büyük olursa olsun ağrı oluşmuyor. Tek belirti olan akıntının gözden kaçması ampütasyon ya da hayatını tehdit eden enfeksiyonlarla sonuçlanabiliyor.”
UZUN SÜRE HEKİM KONTROLÜNDE OLMAMA DİYABETİK AYAK VAKALARINI ARTIRIYOR
Koronavirüs salgını nedeniyle birçok hastanın uzun süre doktora gidemediğini ve şu dönemde diyabetik ayak yaraları ile başvuruların arttığını gözlemlediklerini belirten Yeditepe Üniversitesi Plastik, Rekonstrüktif, Estetik Cerrahi AD Başkanı Doç. Dr. Uğur Anıl Bingöl çeşitli uyarılarda bulundu. Yaz aylarının gelmesiyle birlikte diyabet hastalarının ayak bakımına daha çok dikkat etmeleri gerektiğine işaret eden Doç. Dr. Bingöl, sözlerine şöyle devam etti: “Öncelikle, hastalar istirahat halindeyken ayaklarını sarkıtmamalı. Ayakların altına otururken yumuşak bir yastık koyulması ya da uzatılması ayakların şişmesini engelleyecektir. Çoraplar da çok önemli. Mutlaka pamuklu ve beyaz renkte olması gerekiyor. Çünkü akıntı ancak bu şekilde fark edilebiliyor.”
“AYAK TIRNAKLARI MUTLAKA DÜZ KESİLMELİ”
Diyabet hastalarının ayak tırnaklarını da mutlaka iyi gören bir kişinin kesmesi gerektiğini belirten Doç. Dr. Bingöl, “Diyabet hastalarının ayak tırnakları mutlaka düz şekilde kesilmeli. Tırnakları keserken mümkünse diyabet hastaları için özel üretilen tırnak makasları kullanılmalı, mümkün değilse de hafif uzun ve düz şekilde kesmeye dikkat edilmeli. Birçok hastanede diyabetliler için profesyonel ayak bakım merkezleri var. Buradaki görevliler tarafından ayak tırnaklarının kesilmesi daha uygun olur” dedi.
“AYAKKABILARI DİK ŞEKİLDE BIRAKIN”
Diyabetlilerin ayakkabılarını da dik şekilde bırakmaya özen göstermesi gerektiğinin de altını çizen Doç. Dr. Bingöl, “Diyabet hastaları ayakkabılarını bizimki gibi yatay şekilde değil, dik şekilde bırakmalı. Çünkü içine çok küçük bir taş parçası ya da yabancı bir cisim bile düşse bile bunu asla anlamıyor. Hasta bu cisimle yürüdüğü zaman da ayağına batarak yaralar açılmasına neden olabiliyor. Bunu önlemek için ayakkabı giyilmeden önce içi mutlaka gözle ve elle kontrol edilmeli yabancı bir cisim varsa çıkartılmalı. Bununla birlikte ayakkabı ve terlikler asla güneş altında bırakılmamalı. Güneş altında kalan bu ayakkabılar bazen 40-50 dereceye kadar ısınabiliyor, bu nedenle ayaklarda yanık oluşabiliyor. Ayrıca, terlikleri seçerken de mutlaka önü kapalı, parmakların travma görmesini engelleyen terlikler seçilmeli” diye konuştu.
“YENİ AYAKKABILARI 2 SAATTEN FAZLA GİYMEYİN”
Yeni alınan ayakkabıların günde 2 saatten fazla giyilmemesi gerektiğine de dikkat çeken Doç. Dr. Bingöl bu konuda dikkat edilmesi gerekenleri şöyle sıraladı: “Diyabet hastaları yeni ayakkabılarını normalden 1 numara büyük almaya ve 2 saatten fazla giymemeye dikkat etmeli. Eğer uzun süre giyilmeyen bir ayakkabı tekrar giyilecekse, ayaklarının şiş olmadığından emin olmalı ve ayakla ayakkabı arasında çok hafif boşluk olmalı. Pandemi süresince birçok hasta evde oturduğu ve dışarı çıkmadığı için, bu süre içinde ayakları da şişmiş olabilir. Bu nedenle sokağa çıkarken ayakkabılarını giymeden önce bu konulara dikkat etmeli. Ayaklar bir nedenle su topluyorsa, ayakkabı mutlaka gözden geçirilmeli. Bu hastalarda ayrıca terleme ve nemlenme bozukluğu da bulunduğu için ayak derisinin kuruma ve çatlamaya eğilimi vardır. Bu nedenle Sağlık Bakanlığı tarafından onaylı bir ürün ile düzenli olarak nemlendirilmeli. Çünkü ayak derisi çatladığında buradan mantar ya da bakteri girmesi çok kolaylaşıyor. Diyabetik ayaklar için uygun ürünler var. Bunları kullanmaya dikkat etmek önemli.”
NELER YAPILMALI?
Diyabetin neden olduğu dolaşım bozukluklarında erken müdahaleyle uzuvların kurtarılabildiği ancak ilerlediğinde bu şansın çok daha az olduğunu belirten Doç. Dr. Uğur Anıl Bingöl diyabet hastalarının dikkat etmesi gerekenleri şöyle sıraladı:
-Beyaz renkte ve pamuklu çorap tercih edilmeli ve çoraplar her gün değiştirilmeli
-Ayak tırnakları asla dipten ve oval kesilmemeli. Mutlaka düz ve hafif uzun şekilde kesilmeli
-Ayakkabılar, içine herhangi bir şey kaçmaması için dik olarak gölgede bırakılmalı
-Yeni alınan ya da uzun süre giyilmeyen ayakkabılar ilk zamanlar 2 saatten fazla giyilmemeli
-Ayaklar her gün mutlaka nemlendirilmeli ve güneşten korunmalı
-Diyabet takip isteyen bir hastalık olduğu için kan şekeri düzenli olarak ölçülmeli ve her 3 ayda bir endokrinoloji uzmanı tarafından kontrol edilmeli
-Ayaklar şişmişse ayakkabı giyilmemeli
-Sivri burunlu olmayan, ayak parmaklarını sıkıştırmayan ayakkabılar tercih edilmeli