Koronavirüs salgını, bir yılı aşkın süredir günlük yaşamda büyük aksamalara neden oldu ve herkes gibi çocuklarımız da bu zor süreci derinden hissetti ve hissetmeye devam ediyor. Özellikle de eğitim öğretim faaliyetlerinin online platformlara taşınmasıyla çevrimiçi olarak okula gidilen bir durumla karşı karşıya kaldı çocuklarımız. Bu yeni dünya ve eğitim düzenine çok hızlı adapte olmuş olsalar da eğitim öğretim faaliyetlerinin yerini yüz yüze kadar hiçbir şeyin tutamayacağı da hepimizce bilinen bir gerçek. Bu sebeple bir an önce gerekli tedbirlerin alınarak çocuklarımız için hayatı normale döndürmemiz gerekiyor. Yaz sonu ise tüm okullarımızın öğrencilerimize kapılarını açmasını ümit ediyorum.
Peki, bu kadar uzun süredir okullarından, öğretmenlerinden, arkadaşlarından kısacası sosyal ortamlarından ayrı kalmış öğrencilerimiz süreci nasıl yönetecekler? Bizler bu konuda onlar için neler yapmalıyız ki kaygı durumlarını ve heyecanları kontrol edilebilir hale getirebiliriz?
Öncelikle hepimiz Covid güvenlik önlemlerini çocuklarımızda kaygı düzeylerini arttırmadan almaya devam etmeliyiz. Dönecekleri okullarında da bu kuralların iyi uygulandığından emin olmalı, okul yönetimlerinden Covid-19 tedbirlerinin ne düzeyde ve nasıl uygulandığını danışarak öğrenmeliyiz.
Okulun güvenlik önlemlerini öğrendikten sonra, çocuğun okula başladığında sürprizlerle karşılaşmaması için bunları birlikte gözden geçirerek onlara anlatılmalı. Endişe ettiğiniz yüksek riskli aile üyeleriniz varsa, bunun çocuğunuz için ne anlama geldiğini ve arkadaşlarının yapması gerekenlere kıyasla gerektirebilecek ekstra önlemleri açıklamalıyız.
Endişelerimiz hakkında onlarla konuşalım; tüm aile bireylerinin bulunduğu bir toplantıyla endişeleri, heyecanları, korkuları hakkında paylaşım yapmalarına izin verin. Kendi duygularının farkındalığını geliştirmeleri ve akıllarından geçenleri paylaşmaları için onlara güvenli bir alan sağlayın, böylece hem fikir paylaşımı yapmayı öğrenecek hem de korkularını içinde biriktirmeyecektir.
Uyku ve beslenme alışkanlıklarını düzene koymaya çalışın; Pandemi sürecinde hepimizde olduğu gibi çocuklarımızda da bu düzenler kayboldu. Özellikle de bilgisayar ve ekran karşısında fazla vakit geçiren çocuklarımızın alışkanlıkları tamamen değişti. Okula dönüş sürecinde en az iki hafta öncesinde okul rutin saatlerine göre uyku ve yemek saatlerini planlamaya çalışın.
Uzun süredir arkadaşlarından ayrı kalan çocuklarımız için okul öncesinde mutlaka arkadaşlarıyla kısa da olsa görüşme fırsatı oluşturalım. Yüz yüze imkanımız olmasa bile görüntülü sohbet edebilecek ortamları aileler ile haberleşip planlayarak sürece hazırlık yapalım.
Okul rehber öğretmenleriyle iletişime geçin; Okulların sizler için hazırlanmış, konuya ilişkin bilgilendirme yazılarını mutlaka isteyin.
Her şeyin bir gecede değişmesini beklemeyin, kısa gibi gözükse de çocuklarımızın dünyasında uzun ve zor bir süreç yaşanmakta. Bunun farkında olarak çocuğumuzun tüm rutinlere bir anda dönemeyeceğini bilerek yaklaşın durumlara.
Ve en önemlisi de hepimiz alışık olmadığımız bu yaşam biçimine karşı direnç gösterme eğiliminde bulunabiliriz. Sabırlı, soğukkanlı ve hoşgörülü tutumunuzu elden bırakmayın. Çocuğunuzun tepkileri farklı görünüyorsa – belki normalden daha keskin veya görünüşte küçük stres durumlarına aşırı tepki veriyorsa – yapabileceğiniz en iyi şey, çocuğunuza olumsuz tepki vermek yerine şefkat, sıcaklık ve sakinlikle davranmaktır.