İnce bir sızıdır çalışan anne olmak… Yaşam boyu emek ve zaman harcadığımız önemli iki şeydir işimiz ve çocuğumuz… Bunlardan birine verdiğimiz emeğin ve zamanın artması demek diğerinin ihmal edilmiş olduğuna işarettir….
Çalışan anneler ister ki her şeyi olması gerektiği gibi yapsınlar… çalışan bir anne aynı zaman da hem bir eş, hem bir ev kadını, hem bir arkadaş, hem de bir evlattır… hayatındaki sevgi çemberinin içinde herkesi mutlu etsin, herkesin ihtiyaçlarını karşılasın ve bunu yaparken de kimseyi ihmal etmeden kızdırmadan küstürmeden başarsın ister…
Bu istek ne kadar gerçekçidir tartışmak gerekir. Bir reklam vardı birkaç yıl önce. İddialı bir cümle ile çalışan annelere iddialı bir hedef koymuştu adeta. Şöyle diyordu reklamın bir yerinde bir kadın “çocuk da yaparım kariyerde” Bunu gerçekleştirmek o kadar kolay oluyor mu sahi?
Tam bir çatışma değil midir çalışan kadının çocuklarının ihtiyaçlarını karşılamak ve iyi bir eğitim imkanı oluşturmak için çocuklarını bakıcı yada kreşlere teslim ederken onlardan ayrı geçirilen zamanların vicdan sızısı ile baş etmeye çalışmak?
Ne zor zanaattır çalışan anne olmak…. İş yoğunluğu nedeni ile eve geç gelindiğinde evde tamamlanması gereken işlerle çocukları arasında sıkışıp kalmak, evlatlarına karşı kendini suçlu hissetme duygusu ile içindeki ezikliği telafi etmeye çalışmak… Tercih yapmak zorunda kalmak ne sıkıştırıcı ezici bir duygudur…
Yıllar su gibi akıp gittiğinde ve büyüdüklerinde çocuklarımız, onlarla doyasıya yaşayamadığımız, kaçırdığımız ne çok şey olduğunu fark ederiz… Belki çok iyi okullarda okumuş iyi yerlere gelmişlerdir ama bedelini her iki taraf da ağır ödemiş değil midir? Birbirinizden uzakta geçen zamanların, telafisi mümkün olmayan geri getirilemeyen anların pişmanlığı kaçırılan yılların ve güzelliklerin burukluğu vardır bakışlarda ve yüreklerde…
Hep merak etmişimdir… bir çocuğa annesi ile birlikte büyümek veya iyi bir eğitim ve kariyer arasında seçim yaptırılsaydı seçimi ne olurdu?
Bir zamanlar küçük birer çocuk olan şimdinin anneleri! Çalışan bir anneniniz olsaydı siz hangisini tercih ederdiniz acaba?…
Uzm. Psk. Tülin Çizer