Olfaksiyon
Çeşitli kokuların burun üst kısmına ulaşması ile koku end organı stimüle edilir ve koku duyulur. Koku mukozası 2-4 cm2 kadardır. Burada olfaktor sinir hücreleri sayısı 100 milyon kadardır.
Koku mukozasında, koku hücreleri, destek hücreleri ve bazal hücreler olmak üzere üç tip hücre vardır. Koku hücreleri destek hücrelerinin arasına yerleşmişlerdir. Periferik uzantıları epitelin yüzeyine, santral uzantıları sfenoidin lamina kribrozasına uzanır. Aralarında çok sayıda seröz bowman bezleri vardır.
Koku partiküllerinin koku sinirlerini nasıl stimüle ettiği tam olarak açıklanamamakla birlikte, bazı teorilerle açıklanmaya çalışılmıştır:
Korpüsküler teori: Koku maddelerinin partikülleri, difüzyonla havaya yayılır ve olfaktuar hücrelerin üzerine varınca kimyasal bir reaksiyon meydana gelir.
Dalga teorisi: Enerji dalgaları, ışık gibi, sinüs dalgaları gibi gelir.
Stereo-Kemikal teori: Kimyasal teorinin bir başka açıklamasıdır. Burada kimyasal maddenin fizik şekli önemlidir. Reseptörleri muayyen şekildeki moleküller uyarabilir. Antijen, antikor gibi adapte olan molekül bağlandığı reseptörü uyarır.
Modern Vibrasyonel teori: Bu teoriye göre her maddenin molekülleri vibrasyonlar oluşturur. Yani bu teoride dalga uzaktan gelmemekte, reseptörle temas eden şimik madde dalgalar yaparak potansiyel oluşturmaktadır.
Penetrasyon ve Puncturing teori: Kokusu alınabilecek maddelerin büyük rijit ve karmaşık şekilli moleküller olması gerekiyor. Ancak böyle bir madde olfaktor membranı delebilmektedir. Delinme iyon değişmesine neden olarak kısa devre ile eksitasyonu başlatmaktadır. Kokunun kalitesi difüzyonun hızına ve açılan deliğin iyileşme zamanına bağlıdır. Olfaktuar sinir uçlarının periferde stimüle edilmesinden sonra impulslar, olfaktor sinirler yoluyla bulbus olfaktoryusa iletilirler. Buradan stimulus hipokampus ve unkusa yerleşmiş olfaksiyonun santral organlarına iletilir. Buradan da serebral korteksle ilgili olan liflerle sinaps yapar.
Koku teorilerinin geçerliliği saptanamadığı için, henüz geçerli genel bir akseptansla uygulanabilen bir olfaktör testte yoktur. Bazı objektif gibi görünen testler güvensizdir (Pupiller, kardiovasküler, respiratuvar, psiko galvanik ve elektroansefalografik). Subjektif metodlar dezavantaja rağmen yine de kullanılabilir. Uygulanan testlerin genel prensipleri hastaya tanıdığı kokular birer birer sağ ve sol burun deliğinden koklatılarak kokunun şiddeti ve ne kokusu olduğu sorulur.
Koku almayla ilişkili patolojik durumlar:
Anosmia: Koku alma duyusunun tam kaybı, havanın burnun üst arka kısmına, area kribriformise ulaşamaması veya bu bölgenin tahrip olması
Parosmia: Kokuyu yanlış algılama
Hiposmia: Az koku duyma
Kakosmia: Mevcut olmayan kokuları duyma (Özellikle kötü kokular).