Boşanma Sonrası (Çocuklu Ailelerde) Eski Eşlerin Birbirine Tavrı Nasıl Olmalıdır?
Her boşanma bir yas sürecidir. Yas-suçlama-depresif hissetme- yok sayma ve yetersizlik bolca hissedilen bir döngü haline gelir. Kişiler yollarına devam etme niyetine girerken ardında kalanı mağdur ederek yol alma sanşları yoktur. Özelliklede çocuk varsa birbirlerini suçlamadan, tavırlı davranmadan boşanmanın bir yetişkin problemi olduğunun bilincinde ve olgunluğunda davranışlarını düzenlemelidirler. Eleştirel bir dil kullanmamalı çocuğun karşısında annelik ve babalık rollerinin karşılıklı olarak olumlu özelliklerini dile getirmelidirler.
Eşlerden biri hala diğerini seviyorsa, ilgisiz olan tarafın tavrı nasıl olmalıdır?
Bir ilişkiyi kurtarmak bir ekip işidir. Tek tarafın ilgisi ile bir evliliğin uzun soluklu olması beklenemez. Ancak bu evliliğiniz için mücadele etmeyin anlamı taşımaz. Taraflardan ikisinin istekli olması evliliğin düzelmesi için en önemli adımlardandır ancak hikayenizde sizi ilgilendiren kısım, sizin üstünüze düşen kendinizin yer aldığı bölümdür. Elinizden geleni yaptıktan sonra mutsuz bir evliliği sürdürmeye çalışmanın altında başka patolojiler yatabilir. Kişi hem ilişkisine hem de kendisine zarar verici olabilir. Burada kendini ve ilişkisini kişi doğru analiz ederek değerlendirmesi gerekir.
Eski eş (çocuk varsa) hayatımıza ne kadar dahil olmalı?
Boşanma sonrası anne ve baba birbirleri ile çocukla ilgili olan konularda bir araya gelmelidirler. Çocuğun bir etkinliğinde, gösterisinde, doğum gününde, veli toplantıları gibi anne ve babanın bir arada bulunması gereken ortamlarda bir araya gelmelerinde sakınca yoktur. Ancak bunların dışında çocukla ilgisiz konularda bir araya gelmeleri. görüşmeleri, iletişim kurmaları önerilmez. Çocuklara tekrar barışacaklar umudu vermeleri, çocukların hayal kırıklığı yaşamasına sebebiyet verir. Özellikle birlikte tatile çıkmak, yemeğe çıkmak etkinlik yapmak önerilmez. Boşanma kavramını çocuk yanlış yorumlar. Geri dönülmesi için birçok uyumsuz davranış, yalan ve oyunlar yapabilir. Çiftin birbirlerinden boşanmaları olağan iken, anne ve babalıktan boşanılmadığını çocuğa göstermelidir. Çocuğu anne ve baba aralarında bir iletişim aracı olarak da kullanmamalıdır. Baban neredeydi? Annen kimleydi? gibi özel hayat sorularının cevaplarını çocuktan istememeli ve birbirlerine de sormamalıdırlar. Anne ve baba özellikle çocuğun yanında birbirlerini suçlayıcı, aşağılayıcı konuşmaması gerekir. İlişkinin bitmesi ile birbirlerine olan sınırları tekrar çizilmelidir. Bu konuda boşanma öncesi destek alınması doğru adımların atılmasına katkıda bulunacaktır.
Eski eşin ailesi ile olan görüşmeler (çocuk varsa) ne sıklıkta ve düzeyde olmalı?
Çocuk annanne babaanne ve dedelerini tabi Ki görebilir ve görüşebilir ancak karşı kişinin görüşmesine gerek yoktur. Belirlenen gün ve saatlerde ziyaret yapılabilir. Özellikle çocuk yokken kayınpeder ya da kayınvalide görüşmesi mümkünse bitirilmelidir. Geçmişe duyulan pişmanlık, keşkeler ve eski eşten haber alımı yapılmamalıdır. Çocuk ile ziyarette ise kendi anne babasına karşı tarafla getirilebilir ya da bir kaç saat süreliğine çocuk bırakılabilir.
Eski eşin çocuk dışındaki konularda hayatımıza karışmasını nasıl engelleriz?
Sınırların belirlenmesi en ince ayrıntıya kadar boşanma öncesi yapılması ve yapıldıktan sonrada net bir şekilde uygulanması gerekir. Bir aç ay düzeni kurmak adına tavizkar olunmadığında zor süreç kendi uyumunu kurmayı başaracaktır. Bu yüzden eşler boşanırken plan programlarını, düzenlerini özellikle çocukla ilgili olan görüşmeleri ve irtibatlarını önceden programlamaları gerekir. Sonrasında ise bu sistemlerini uygulamaları için esneklik sağlamamaları başta çok önemlidir. Tavizler verilmeye başlandığında sınır ihlalleri yaşanması söz konusudur. Çocuk dışında hiçbir konuda irtibat kurulmamalıdır. Bunu engellemek için yeni hayat düzeninin netliği ve kuralların istikrarına ihtiyaç vardır. Bunlara rağmen eşiniz müdahaleci oluyorsa hukuki olarak hakkınızı arayabilirsiniz.