Böbrek kanseri, ürolojik kanserler arasında prostat ve idrar torbasından sonra üçüncü sırada yer alıyor. Böbrek kanserinin genellikle belirti vermediğine dikkat çeken Anadolu Sağlık Merkezi Üroloji Uzmanı ve Üroonkoloji Merkezi Direktörü Prof. Dr. Cemil Uygur, böbrek kanserinin belirtileri, tanısı ve tedavisi ile ilgili önemli bilgiler paylaştı.
Ürolojik kanserler nelerdir?
Böbrekler, böbrek üstü bezleri, böbreklerin ürettiği idrarın aktığı kanallar, idrar torbası, erkeklerde kadınlardan farklı olarak prostat bezi ve testisleri içeren organların kanserlerine “ürolojik kanserler” denir. Bu kanserlerle ilgilenen bölüme “Üroonkoloji” diyoruz.
Böbrek kanserlerinin görülme sıklığı nedir?
Böbrek kanseri, ürolojik kanserler içerisinde prostat ve idrar torbası kanserinden sonra üçüncü sırada görülüyor. Testis kanserlerinden çok daha sık görülen bir tümördür. Neredeyse 10 bin kişiden birinde böbrek kanseri görülür. Maalesef yılda 30 bin kişiden biri de böbrek kanseri nedeniyle hayatını kaybediyor.
Böbrek kanserinin belirtileri neler?
Böbrek kanseri çok önemli ancak tedavi edilebilir bir sağlık sorunudur.
Günümüzde böbrek kanserleri henüz belirti vermeden başka nedenlerle yapılan görüntüleme tetkikleri sırasında fark edilir. Genellikle belirtisi yoktur. Nadiren ağrı, idrarda kanama olabilir.
Böbrek kanserlerinde ağrı ile alarm verme noktası, kanserin çok yol kat etmiş olduğu bir aşamadır. O nedenle böbrek kanserinin olabildiğince erken aşamada yakalanması hem hastanın kanserden hayatını kaybetmesini hem de böbreğin kaybedilmeyip korunarak sadece kanserin alınmasına olanak sağlanan bir durumdur.
İdrarda kan görülmesi böbrek kanseri için işaretçi olabilir. Bunun yanı sıra karında kitle ya da bir sertliğin ele gelmesi de diğer belirtiler arasında yer alır.
Biz başka sebeplerle (karın ağrısı, safra kesesi, sindirim şikayeti gibi sıkıntılar) doktora giden hastalarımızdan istenen ultrason, tomografi ya da MR görüntülemelerinde tesadüfen yakalıyoruz böbrek kanserini. Tümör küçük aşamada olduğunda ise böbrek kanseri tam olarak tedavi edilebiliyor. Bu nedenle böbrek kanserinin belirti vermesini beklemeden düzenli check-up programlarına başvurmak, hastalığın tedavi edilebilecek aşamada yakalanmasına olanak sağlayan bir durum.
Böbrek kanserinin nedenleri nedir?
Böbrek kanserinin nedenleri tam olarak bilinmiyor. Ancak bazı risk faktörleri var. Böbrek kanseri genellikle orta-ileri yaşlarda daha çok karşımıza çıkıyor. Erkeklerde kadınlara göre 2 kat daha fazla görülüyor. Sigara, hipertansiyon, böbrek kanserinin gelişimi ile ilgili olabilir.
Aşırı kilo ya da yüksek kolesterol içeren yiyecekler ve aşırı miktarda kırmızı et tüketilmesi de böbrek kanserlerinin gelişimine zemin hazırlıyor olabilir. Bir de ailesel kanserler vardır. Örneğin genetik değişime sahip olan ailelerde seri olarak, üstelik 2 böbreği de etkileyecek kanserler gelişebilir. Bu nedenle kanserin ailesel ya da başka sebeplerle olması değil, ne kadar erken yakalandığı önemli. Tüm kanserlerde olduğu gibi böbrek kanserinde de erken tanı, tedavinin başarısı açısından önem taşıyor.
Böbrek kanserinin tedavisi nasıl olur?
Böbrek kanserinin en etkili tedavisi cerrahidir. Eğer hastalık böbrek içerisinde sınırlı aşamada yakalanmışsa hastalığın tedavisi tamamen mümkün oluyor. Daha ileri aşamada yakalanan hastalıklarda, hastalığın ameliyatla tedavisinden sonra ilaç tedavisi uygulanıyor. Son yıllarda çok etkili, hastanın yaşam kalitesini de olumsuz etkilemeyen ilaçlar geliştirildi.
Böbrek operasyonlarında en gelişmiş teknoloji nedir?
Böbrek ameliyatlarında büyük kesilerin olması hem hastanın çok şiddetli ağrılar çekmesine yol açan, hem de yara iyileşmesi ile fiziksel kapasitesinin geri dönmesini çok uzun süre geciktiren, hareket kısıtlılığına sebep olan, hastaneden çıktıktan sonra belki aylarca bunun ağrısına maruz kalmasını gerektiren bir durum. Son yıllarda çok önemli gelişmeler yaşandı. Böbrek kanserinin her aşamasının tedavisini minimal invaziv yaklaşımla, robotik cerrahi, yani kapalı ameliyat ile gerçekleştirmek mümkün.
Vücuda takılan 3 ya da 4 ince boru ve onlar içerisinden uzatılan enstrümanlar aracılığıyla robotik cerrahi ile bu ameliyatları yapmak mümkün. Belli bir boyuta kadar (yaklaşık 4 cm) olan kitlelerde sadece kitleyi alıyor, böbreğin geri kalanını fonksiyonel olarak hastanın işine yarar şekilde bırakıyoruz. Burada böbreğin tamamı alınmışçasına eşdeğer kanser kontrolü ve yaşam süresi sağlamak mümkün. Böbreğin bir kısmının korunabilmesi zaten tıptaki önemli gelişmelerden bir tanesi. Geçmiş yıllarda çok küçücük bir tümör için böbreğin tamamı alınıyordu. Ancak artık böbrek, mümkün olduğunca korunuyor, sadece kitle alınıyor.
Hasta ne kadar sürede sağlığına kavuşur?
İster böbreğin tamamı çıkarılmış olsun, ister bir kısmı, açık ameliyattan sonra ayağa kalkması bile günler süren bir hasta, robotik cerrahiden sonra 6. saatte ayakta, 48. saatte de evinde olabilir.
Böbreğimizi nasıl koruyabiliriz?
Böbrek sağlığı için yeterli sıvı tüketmek ve tuz tüketimini sınırlamak oldukça önemli. Gereksiz ağrı kesiciler böbrek fonksiyonlarında ciddi sıkıntıya neden olabilir. Böbrekleri korumak için tansiyonumuzu da kontrol altına almalıyız. Yüksek tansiyon böbreklere zarar verir. Diyabet, yani şeker hastalığı da böbreklerin damar yapısını bozarak, böbrek sağlığını olumsuz etkiler.
O nedenle tansiyon kontrolü, su tüketimi, tuz tüketiminin sınırlandırılması, gereksiz ya da kontrolsüz ağrı kesici ilaç tüketilmemesi ve şeker hastalığının kontrol altında tutulması böbrek sağlığı için önemli faktörler.