Nev Esentepe Beyin ve Sinir Hastalıkları Cerrahisi Op. Dr. Ufuk Özsoy, beyin tümörleri hakkında açıklama yaptı. “Özellikle sabahları kişinin baş ağrısıyla uyanması ve giderek bu baş ağrısının gün içerisinde azalması bize beyin tümörünü düşündürecek bir baş ağrısı grubunu ifade etmektedir” diyen Dr. Özsoy, “Eğer böyle baş ağrısı yaşayan hastalarımız olursa, beyin cerrahına gidip beyin MR görüntülenmesi yaptırmalarında fayda var” ifadelerini kullandı.
“Beyin tümörü; beynin kendi sinir dokusundan, beyni çevreleyen zarlardan ya da beyin içerisindeki damarlardan kaynaklanan anormal hücre büyümesi olarak tabir ettiğimiz, normalde olmaması gereken dokulardır” diyen Dr. Özsoy, “Beyin tümörleri genel olarak iyi huylu olarak ve kötü huylu olarak iki gruba ayrılır. Beyin tümörlerinin en önemli belirtisi baş ağrısıdır. Baş ağrısının dışında bulantı, kusma, kollar ve bacaklarda güçsüzlük, epileptik nöbet dediğimiz vücutta istemsiz kasılmalar gibi şikayetlerle hastalık belli olabilir. Bu şikayetler arasında en sık gördüğümüz baş ağrısıdır. Özellikle günümüzde baş ağrısı birçok kişinin mustarip olduğu bir sıkıntı. Bunlar arasında beyin tümörleri baş ağrısına sebebiyet veren küçük bir grubu oluşturmakta. Ancak erken dönemde yakalandığı takdirde tedavisinin daha hızlı daha kalıcı iyilik hali sağlanabileceği bir rahatsızlık. Özellikle sabahları kişinin baş ağrısıyla uyanması ve giderek bu baş ağrısının gün içerisinde azalması bize beyin tümörünü düşündürecek bir baş ağrısı grubunu ifade etmektedir. Eğer böyle baş ağrısı yaşayan hastalarımız olursa, beyin cerrahına gidip beyin MR görüntülenmesi yaptırmalarında fayda var” diye konuştu.
Erken teşhis yaşatır
İki farklı beyin tümörü olduğunu söyleyen Özsoy, “İyi huylu beyin tümörleri çok yavaş büyüyen, büyüdükçe hacimsel olarak genişleyip sinir dokusunu sıkıştırdığı için baş ağrısı, kollarda ve bacaklarda güçsüzlük, nöbet geçirme, bulantı ve kusma gibi birtakım problemlere sebep olabiliyor. İyi huylu tümörlerde genel olarak ameliyatla çıkarıldığı takdirde ömür boyu ilave bir tedaviye gerek kalmadan kalıcı bir şekilde iyilik hali sağlanabilmekte. Ancak kötü huylu tümörlerin tedavisi daha karmaşıktır. Kötü huylu beyin tümörleri için Patoloji dediğimiz yani davranışsal olarak nasıl bir tümör olduğunu ortaya koyduktan sonra belirlenecek tedavi stratejileri vardır. Kötü huylu beyin tümörleri çok hızlı büyür. Bulunduğu yerde ciddi derecede baskı yapar. Sadece fiziki olarak değil, ödem etkisi oluşturduğu için çevre sinir dokularını, damar yapılarını, beyin zarını sıkıştırarak hızlı bir şekilde hastada şikayet oluşturmaya ve genel durumu da kötüleştirmeye sebebiyet verebilir. Beyin tümörlerinin görüldüğü takdirde tanı konur konmaz, önce cerrahi bir ameliyat ile çıkarılması gerekiyor. Bazen hepsi tamamen çıkarılamıyor, çıkarılamadığı takdirde geri kalan kısma ışın tedavisi ve ilaç tedavisi ile müdahale ediliyor. Bu tedavi protokolleri tamamen kötü huylu tümörün karakteristik yapısına göre şekillenmektedir. Burada önemli olan, asıl vurgulamak istediğim şey; günümüzde çok yaygın baş ağrısı sebepleri vardır ve bunların bir kısmı beyin tümörlerine bağlıdır. Beyin tümörü tedavisi ne kadar erken davranılırsa o kadar hızlı ve konforlu bir şekilde tedavi edilebilir. Eğer ailede beyin tümörü şikayeti olan varsa mutlaka tarama amaçlı beyin MR’ı çekilmesinin faydası vardır. Bunların genetik olarak geçme özelliği vardır. Onun için baş ağrısı deyip geçmemek gerekir. Bu baş ağrısının bir kısmının nedeni beyin tümörü olduğu için mutlaka bir hekime başvurarak bu ağrının kaynağının araştırılmasının faydası vardır” sözleriyle hastaları erken teşhis konusunda uyardı.