Bağışıklık sistemi hakkında ne kadar çok konuşuyoruz şu sıra? Oysaki bağışıklık sistemini her zaman güçlü tutmalıyız. Aslında bedenimiz her zaman dışarıdan gelen tehlikelerle savaş halinde.
Söze niye böyle başladım? Çünkü çok bilgi kirliliği var. Kişilere türlü yollarla gelen bilgiler, komşu tavsiyeleri; kısaca kulaktan kulağa yayılan bilgiler…
Öncelikle hiç atlamadan şuna değinmek istiyorum .
Bağışıklık sistemi deyince aklınıza C vitamini mi geliyor sadece? C vitamini deyince aklınıza sadece portakal mı geliyor peki? Cevabınız evet ise; Aslında bardak bardak içilen portakal suları, fazladan alınmış enerji dışında çokta işlevli olmuyor. C vitaminin fazlası vücuttan atılıyor bunu biliyoruz bir çoğumuz.
1 portakal günlük C vitamini ihtiyacımızı karşılamaya yetiyor bunu da öğrenelim.
Bağışıklık sisteminin güçlenmesinde önemli rol oynayan C vitaminini, kivi, yeşil yapraklı sebzeler, brokoli, yeşil biber ile de bedene alınabiliyor.
Bağışıklık sistemi için A vitamini, E vitamini, D vitamini, çinko, diye devam ediyor ihtiyaç listemiz aslında. Demir, selenyum, bakırda bağışıklık sistemi için oldukça önemli.
Yani demek istediğim, tek bir gıda veya takviye ürününden çok şey beklemek sonuç elde edemeyeceğiniz bir beklenti olacaktır. Hiçbir besin birbirinden daha iyi, hiçbir vitamin hastalıkla savaşma da daha başarılı değil. Hep söylüyorum ne kadar çok renk o kadar çok çeşitlilik ve sağlık demek. Yeterli ve dengeli beslenmek, tüm besin gruplarından tüketmeye çalışmak, kısaca sofraya sürekli farklı renkler eklemek çok daha etkili bir çözüm. Soframızda mor olsun pancar veya kırmızı lahana ile yapılmış bir salata gibi, turuncu olsun narenciye yada havuç gibi, bol yeşil olsun koyu yeşil yapraklı bir ıspanak gibi.
Ayrıca ihmal etmeyin; hiç tüketmediğiniz besinleri, baharatları bir anda ölçüden fazla tüketmek size yarar yerine zarar da verebilir. Çoğu tavsiye edilen besin gruplarının bilimsel bir sonucu yok.
Önce kendi ihtiyaçlarınızı belirleyin. İhtiyaçlar kişiden kişiye değişir. İhtiyaçlarınız doğrultusunda tabi ki takviyeler kullanabilirsiniz. Ama toksik etkilerin olabileceğini unutmayın. Önce, neye ihtiyacınız olduğuna bir bakmalı.
Bu dönem ‘’neler tüketmemeniz gerektiği’’ ile ilgilenirseniz daha doğru bir tercih yapmış olursunuz. Mesela işlenmiş gıdalardan uzak durmalıyız ve kendi yemeklerimizi yapmalıyız. Hem daha taze, hem daha besleyici olsun diye.
Beslenmek her zaman önemli
Mucize besin, preparat yoktur önemli olan süreklilik sağlayabilmek deyip sağlıklı günler diliyorum herkese…
Dengeli beslen, evde egzersiz yap, stresini azalt
Kaliteli uyu.