Alkol Bağımlılığı: Kadehte başlayıp hayatta bitmeyen bir mücadele

Alkol kullanımı, fiziksel ve psikolojik birçok hastalığa zemin hazırlamaktadır. Gastrointestinal ve nörolojik hastalıklar ile birçok kanser türü, artmış riskle ilişkilendirilmiştir. Ayrıca bağımlılığın yanı sıra depresyon, anksiyete bozukluğu, psikotik bozukluklar ve uyku bozuklukları gibi birçok psikiyatrik rahatsızlık için yatkınlık oluşturur. İstanbul Okan Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Bölümü’nden Prof. Dr. Işıl Göğcegöz, alkol bağımlılığının önemine dikkat çekmektedir.
Alkol bağımlılığı (Alkol Kullanım Bozukluğu), “en az 12 ay boyunca yüksek miktarda alkol tüketen, alkole bağlı olarak ruhsal, bedensel ve toplumsal sağlığı bozulan; buna rağmen bu durumu değerlendiremeyen ya da değerlendirse bile alkol alma isteğini durduramayan ve tedaviye gereksinimi olan birey” olarak tanımlanmaktadır.
Prof. Dr. Göğcegöz, alkol bağımlılığının tedavisinde yüz güldürücü sonuçlar alınabilen çeşitli ilaç seçeneklerinin mevcut olduğunu vurgulamaktadır. Bu ilaçlar, tablet, depo enjeksiyon veya cilt altına yerleştirilen implant formlarıyla kullanılabilir. Tedaviye motivasyonel görüşme teknikleri, bilişsel davranışçı terapi ve diğer psikososyal müdahaleler entegre edildiğinde olumlu sonuçlar elde edilmektedir.
Tedavi Süreci ve Evreleri
Tedavi süreci, belirli aşamalarda yürütülür:
- Alkolü Bırakma Evresi: Alkolün kesilmesiyle ortaya çıkan yoksunluk belirtilerini hafifletmek için ilaç tedavisi ve diğer tıbbi müdahaleler uygulanır.
- Rehabilitasyon Evresi: Bu aşamada, hastanın normal işlevlerine dönebilmesi, alkolsüz bir yaşama uyum sağlaması ve gerekli bilgi ve becerileri edinmesi hedeflenir. Terapötik girişimler bu süreçte önemli rol oynar.
- Nüksü (Yinelemeyi) Önleme Evresi: Bu aşamada hastalar, terapötik tekniklerle desteklenir ve kendine yardım gruplarına yönlendirilir. En bilinen yöntemlerden biri, 12 basamak temelinde kurulu önleme programlarının uygulanmasıdır.