Ağız kanserleri halkımızın sandığının aksine çok sık karşılaşılan bir kanser türüdür. Tüm kanser türleri içinde görülme sıklığı açısından 12 sıradadır. Çoğunluğu 45 yaş üzerinde ortaya çıkmakta olup, bunun da erkeklerde görülmesi kadınlara oranla 2 kat fazladır.
Nedenleri tam olarak bilinmemekle birlikte, ağız kanserine yakalanan hastaların çok büyük oranının sigara kullanıcısı olması bakımından sigaranın kansere yol açtığını, en azından kolaylaştırdığını söylemek mümkündür. Sigara, kanser oluşumunu yüzde 70-75 oranında etkilemektedir. Sigaranın alkolle birlikte kullanımı dolayısıyla kanser riskinin 5 kat arttığı belirlenmiştir.
Bununla birlikte ağızdaki yanlış yapılmış veya ömrü dolduğu halde ağızda kullanılmaya çalışılan eski protezler de ağız kanseri hazırlayıcısıdır.
Ayrıca düzgün kapanış vermeyip ağız içinde sürekli dudak, yanak ve dili ısırmaya neden olan, travma veren keskin kenarlı dolgular ve dişler de bunların öncüsü olabilmektedir. Genetik yatkınlık da ağız kanserleri için risk faktörleri arasındadır. Alkol, bazı tahriş edici ve karsinojen madde içeren besinler de ağız kanseri nedeni olabilir.
Ağız kanserleri erken dönemde yakalanamaz ve tedavide geç kalınırsa, sağ kalım oranı çok düşüktür. Bu nedenle dişhekimine giderek düzenli ağız kontrolleri yaptırmak hayat kurtarıcı olabilmektedir.
Ağız kanserlerinin oluştuğu bölgeler sıklıkla; dil, ağız tabanı, dil köküne yakın yumuşak damak alanları, dudaklar ve dişetleri olup nadiren yanak içi veya damak bölgelerini de içerisine alır. Tükürük bezlerinde veya boğaz ve burunda başlamış olan bir kanser de ağız bölgesine yayılmış olabilir.
Diş etlerinde, dilde veya ağız içindeki beyaz veya kırmızı benekler ağız içinde tahriş olmuş görünen, dil ile temasta kabarık veya kalınlaşmış hissedilen, hassas alanların varlığı, ağız veya boğazda tekrar edebilen ve uzun süre iyileşmeyen kanama alanları, ses kaybı ve boğazda yabancı cisim hissi, çiğneme ve yutkunmada güçlükler, dil ve çene hareketlerinde kısıtlamalar, dil, yanak veya dudaklarda sebepsiz uyuşuk alanlar, ağız içinde sebepsiz şişlikler, kullanılan takma dişlerde uyumsuzluk başlaması kısaca ağızda normalin dışında farklılık başlaması ağız kanserinin belirtileri olabilir. Ağız kanseri yaraları ilk başladığında ağrısız olabilir ancak ilerlediği durumlarda etrafindeki dokularda oluşturduğu yıkımlar sonucu ağrı oluşturabilir. Bu nedenle kişiler kendileri ağız kanserini ilk evrelerde fark etmekte zorlanabilirler.
Sigara, sigar, pipo gibi tütün ürünlerinin kullanılmaması, tütün çiğnenmemesi, tütün ürünlerinin alkol ürünleri ile birlikte kullanılmaması, meyve ve sebzeden zengin besinler tüketilmesi, aşırı şeker tüketiminin azaltılması, uzun süre ağıza uyumsuz takma dişlerin kulanılmaması, düzenli olarak dişhekimine gidilerek ağız bakımı ve kontrollerin yapılması ile ağız kanserlerine yakalanma riski azaltılmış olur.