Prof. Dr. A. Nazlı Başak: “ALS tedavisine hiç bu kadar yakın olmamıştık!”
Suna Kıraç Nörodejenerasyon Konferansı dünyaca ünlü bilim insanlarını ve uzmanları altıncı kez bir araya getirdi. Koç Üniversitesi Nörodejenerasyon Araştırma Laboratuvarı (NDAL) ve Suna ve İnan Kıraç Vakfı iş birliğiyle çevrimiçi düzenlenen “Nörodejeneratif Hastalıklarda Gen ve Moleküler Tedavilerde İlerlemeler” başlıklı konferansta, ALS başta olmak üzere, nörodejeneratif hastalıklar konusunda otorite olan araştırmacılar henüz yayınlanmamış güncel çalışmalarını paylaştılar.
Türkiye’de nörobilimi geliştirmek ve nörodejeneratif hastalık mekanizmaları üzerine araştırmaları desteklemek amacıyla 2005 yılında kurulan Nörodejenerasyon Araştırma Laboratuvarı (NDAL) tarafından altıncısı düzenlenen Suna Kıraç Nörodejenerasyon Konferansı İstanbul nörodejeneratif hastalıkların tedavisine ilişkin son gelişmelere ışık tuttu ve umut yarattı.
NDAL Direktörü Prof. Dr. A. Nazlı Başak, bu yılki Konferansın sonuçlarını değerlendirirken “Tedaviye hiç bu kadar yakın olmamıştık” dedi.
Konuya çok yönlü yaklaşımları göz önünde bulundurularak bir araya getirilmiş, dünya çapında otorite olan hocaların katıldığı konferansa ilişkin bilgi veren Başak, hücre biyolojisi, model sistemler ve biyoinformatik ile desteklenen yeni nesil dizileme teknolojilerindeki ilerlemelerin, genetikçiler için en karmaşık hastalıkların başında gelen nörodejeneratif araştırmalarda çığır açtığını belirterek şunları söyledi: “Güçlü iş birlikleri, büyük konsorsiyum projeleri ve laboratuvarlar arasındaki yoğun ilişkiler sadece teknolojinin gelişimini sağlamakla kalmadı; dünya çapındaki açık bilim ve masif veri birikiminin çevrimiçi veritabanlarında paylaşımı ile araştırmalar daha da büyük bir ivme kazandı. Son beş yıldaki gelişmeler, bugün nörodejeneratif hastalıklarda 2000’e yakın aktif ya da planlanmakta olan klinik çalışmanın gerçekleşmesini sağladı.”
ALS tedavisiyle ilgili son gelişmeler bilim dünyasıyla paylaşıldı
Dünyanın önde gelen bilim insanlarını, fikir alışverişi yapmak üzere bir araya getiren, yeni iş birliklerinin ve araştırma projelerinin geliştirilmesine zemin hazırlayan 6. Suna Kıraç Nörodejenerasyon Konferansı’nın “Nörodejeneratif hastalıklarda etkin olan genler ve bu genleri hedefleyen moleküler tedaviler” konulu ilk oturumunda, Londra King’s College’dan Ammar Al-Chalabi “ALS genetiği hakkında ne biliyoruz”, UMass Nöroloji Bölümü Başkanı Robert H. Brown “ALS tedavisinde gen modülasyonuna doğru”, Sheffield Üniversitesi Sinir Bilimi Enstitüsü Direktörü Dame Pamela J. Shaw “Nöroprotektif ALS tedavisinde mükemmele doğru yolculuk” başlıklı bildirilerini sundular. Ünlü bilim insanları yarım saat süren yapılandırılmış tartışma sonrası, kendilerine ayrılan sanal ofislere geçerek katılımcıların sorularına yanıt verdiler.
Konferansın ikinci oturumunda konuşmalar, hücresel yapılar ve mekanizmalar konusunda uzman hocalar ile devam etti. NIH Kalıtsal Nörodejeneratif Hastalıklar Bölümü’nden Michael E. Ward, Johns Hopkins Üniversitesi’nden Jeffrey D. Rothstein, Harvard Üniversitesi’nden Jeffrey D. Macklis, Oxford Üniversitesi’nden Zoltán Molnár ve ETH Zürih’ten Anne Engmann, “Nörodejeneratif hastalıklarda hücre-içi düzeyde özgün nöron kırılganlığı ve kortikospinal devrenin karmaşık yapısı” konularını irdeledi. Paul Donlin-Asp ve Jean-Michel Cioni “Nörodejeneratif hastalıklarda RNA hataları”, Ludo Van den Bosch ise “Nöron-dışı hücrelerin patolojideki rolleri” oturumlarında en güncel bilgileri ve teknikleri aktardı. Oturumlar, konuşmacıların kendilerine ayrılan sanal odalarda soruları yanıtlamalarıyla tamamlandı.
Anadolu’nun genetik yapısına ilişkin araştırmalar hız kazandı
Suna Kıraç’ın anısına ithaf edilen son konuşmada, etnik açıdan çok zengin bir havuz olan “Anadolu Yarımadasının genetik yapısı ve bugüne kadar moleküler düzeyde az araştırılmış bir toplum olan Türkiye’de ALS’nin kompleks moleküler mimarisi” mercek altına alındı.
Suna ve İnan Kıraç Vakfı ve Koç Üniversitesi Translasyonel Tıp Araştırma Merkezi (KUTTAM) tarafından desteklenen NDAL’ın Türkiye’nin yegane tam kapsamlı nörodejeneratif hastalık araştırma laboratuvarı olduğunu hatırlatan A. Nazlı Başak, nörolojik ve nadir hastalıklara ilişkin genetik araştırmaların büyük ölçüde Avrupa kökenli toplumlara odaklandığını belirterek, son yıllarda Türkiye çapında klinisyenler, komşu ülkelerle yoğun iş birlikleri, iyi sınıflandırılmış nörodejeneratif hasta popülasyonu ve gelişen araştırma olanakları sayesinde Anadolu’nun genetik yapısı ve toplumdaki hastalıkların moleküler arka planı ile ilgili araştırmaların hız kazandığını söyledi.
Toplantı, sporadik ALS’yi konu alan interaktif bir oturum ile sonlandı.