Amerika’ nın keşfinden önce tütün kullanımı bilinmiyordu diyebiliriz. Fransa’ da Jean Nicot, tütün içmeyi halk düzeyine indirdi. Nikotin ismi de Nicot’ tan gelmektedir. 19. yüzyılın sonundan itibaren üretimde makineler kullanılmaya başlandı ve sigara tüketiminde belirgin artışlar görüldü.
Sigara bağımlılığıyla mücadele; sadece ölümcül hastalıklara sebep olması değil, yaşam kalitesini ve işlevselliği de önemli oranlarda düşürdüğü için oldukça önemlidir.
Nasıl kanser tedavisinde hastalık evrelendirilip tümörün yayılma şekline ve özelliklerine göre ameliyat, kemoterapi, radyoterapi vb. tedaviler ayrı ayrı veya birlikte uygulanabiliyorsa sigara bağımlılığının tedavisinde de kişilik özellikleri, bağımlılık şiddetinin belirlenmesi, depresyon veya kaygı bozuklukları gibi eşlik eden psikiyatrik tablolar da hesaba katılarak kişiye özel bir tedavi programı yapıp başarı şansını arttıracak ve hastanın üzerindeki yükü hafifletecek bütün yöntemler ve teknikler kullanılabilmelidir. Örneğin bilişsel düzeltmelerin yapılması, psikoeğitim verilmesi, hipnotik telkinlerle motivasyon ve yoksunlukla başetme kapasitesinde belirgin artışlar sağlanması ayrı ayrı veya birarada başarı şansını oldukça arttıracaktır. Ayrıca gerekli durumlarda ilaç tedavileriyle de ek destekler sağlanabilir.
Kişiler bağımlılıkla başetme sürecinde çoğu zaman yalnız kalırlar ve tekrarlayan bırakma çabaları başarısız ve iradesiz oldukları inaçlarının yerleşmesine sebep olarak durumu çaresizce kabullenmeye yol açabilir. Oysa sonuç ne olursa olsun her mücadele kıymetlidir ve başarıya biraz daha yaklaşıldığının göstergesidir. Sigara bağımlısı bir kişinin, kendisi ve sevdikleri için yapabileceği en büyük yatırım bununla mücadele etmek ve bu konuda destek almak olsa gerek.
