Türkiye’de yılda 234 bine yakın yeni kanser teşhisi konuyor
Atabay İlaç Medikal Direktörü Uzman Dr. Murat Yaycı, 1-7 Nisan Kanser Haftası’nda, kanser vakalarının her yıl arttığına dikkat çekti. Türkiye’de yılda 233 bin 834 kişiye yeni kanser tanısı konduğunu belirten Yaycı, en yaygın kanser türünün ise akciğer kanseri olduğunu söyledi.
Türkiye’de kanser, ölüm nedenleri arasında dolaşım sistemi hastalıklarından sonra 2. sırada yer alıyor. Atabay İlaç Medikal Direktörü Uzman Dr. Murat Yaycı, son araştırmalara göre Türkiye’de yılda 233 bin 834 kişiye yeni kanser tanısı konduğunu ve her yıl yaklaşık 126 bin 335 kişinin kanser nedeniyle hayatını kaybettiğini söyledi. Dr. Murat Yaycı, “Araştırmalar, ülkemizde en çok görülen kanser türünün yüzde 17.6 ile akciğer kanseri olduğunu gösteriyor. Akciğer kanserini yüzde 10.3 ile meme, yüzde 9.1 ile kalın bağırsak ve rektum, yüzde 8.3 ile prostat, yüzde 5.9 ile tiroid kanseri izliyor” dedi.
Dr. Murat Yaycı, 1-7 Nisan Kanser Haftası’nda, sıklığı her yıl artan hastalık konusunda, özellikle bazı türlerde riskleri azaltmanın mümkün olduğu bilgisini verdi. Yaycı, “Yaşam tarzımızdaki değişiklikler ve doğru tarama testleri ile kanser riskini azaltabiliriz. Tarama testleri bazı kanser türlerinde, kanserin daha başlangıç aşamasında veya yayılmadan önlenmesinde büyük öneme sahip” diye konuştu.
Kanseri önlemek mümkün mü?
Murat Yaycı, en sık görülen kanser tiplerinden biri olan kalın bağırsak ve rektum kanserleri için 45 yaşından itibaren kolonoskopi yaptırılması gerektiğine, rahim ağzı kanserinin erken teşhisi için de düzenli olarak yapılacak Pap Smear testinin önemine dikkat çekti. Yaycı, “Meme kanserinin erken teşhisi için ise kadınlar 40 yaş öncesinde kendi kendine meme muayenesi yapmalı ve klinik meme muayenesini de aksatmamalı. 40 yaş sonrasında ise düzenli olarak Mamografi çektirilmeli” dedi.
Kanserin günlük yaşantıda yapılacak bazı düzenlemelerle yüzde 100 olmasa da önlenebileceğini dile getiren Murat Yaycı şu önerilerde bulundu:
“Sigara kanser riskini artırıyor”
Sigaranın akciğer kanseri ile ilişkili olduğu herkes tarafından bilinmektedir. Yine de her yıl sigara içen kişi sayısı artmaktadır. Sigara akciğer kanseri dışında, baş ve boyun kanseri, mesane, böbrek, karaciğer, pankreas ve kalın bağırsak kanserleri riskini artırabilmektedir.
“Güneşten mümkün olduğunca korunmalı”
Güneş ışınlarından uzak durmak deri kanseri riskini azaltmaktadır. Bu nedenle:
- Koruma faktörü 30-50 olan güneş koruyucular kullanılmalı.
- Dışarıdayken mümkün olduğunca gölgede durmaya çalışılmalı.
- Şapka ve güneş gözlüğü kullanılmalı.
- Kol ve bacakları kapatacak giysiler tercih edilmeli.
- Günün en sıcak saatleri olan sabah 10.00 ile 16.00 arasında dışarıda olmamaya dikkat edilmeli.
“Sağlıklı kiloda olmak riski azaltır”
Obezite, kadınlarda meme ve genital organ kanser riskini artırmaktadır. Bu yüzden sağlıklı kiloda olmak çok önemlidir. Araştırmalar, fazla kilonun ayrıca kalın bağırsak, yemek borusu, böbrek ve pankreas kanseri ile ilişkili olabileceğini ortaya koymuştur.
“Beslenme düzeni hem sağlıklı bir yaşam hem de kanser riskini azaltmada önemli”
- Bol miktarda meyve, sebze ve tam tahıl aldığınızdan emin olun. Lifli besinler kolon kanseri riskini azaltır.
- Beta-karoten, likopen ve A, C ve E vitaminleri içeren yiyecekleri arayın. Bunlar, kanseri önlemede rol oynayabilecek antioksidanlardır.
- Kırmızı eti, özellikle işlenmiş eti sınırlayın. Şarküteri ürünleri, jambonlar ve sosisli sandviçler gibi işlenmiş etler kalın bağırsak ve mide kanseri ile bağlantılı olabilir.
- Yemeği yüksek sıcaklıklarda kızartmak, haşlamak veya ızgara yapmak kanser riskini artırabilir. Bunun yerine, buğulamayı, buharda pişirmeyi veya haşlamayı deneyin.
- Öte yandan alkolün, boğaz, karaciğer ve kalın bağırsak kanseri ile ilişkisi olabileceği gösterilmiştir.
“Egzersiz sağlıklı bir yaşam için olmazsa olmaz” Hareket etmek, birçok hastalığa iyi gelmektedir. Meme, kalın bağırsak, prostat gibi kanser tiplerini azaltabileceği çeşitli araştırmalarla ortaya konmuştur. Her hafta minimum 150 dakika egzersiz için ayrılmalı, televizyon önünde vakit geçirmek mümkün olduğunca azaltılmalı.