İlerlemiş fistül oluşumu cilt kanserini tetikleyebilir
Kabaca anüsten 1-2 cm uzakta olan, cilt içine yerleşimli, ağrılı şişkinlik ve akıntılara neden olabilen kanal şeklindeki oluşumlar “fistül” olarak tanımlanıyor. Anal fistülün genellikle makat apsesinin devamı gibi olduğunu, apsenin kronikleşmiş hali de dendiğini belirten Anadolu Sağlık Merkezi Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Abdulcabbar Kartal, “Anal fistüllerde kendi kendine iyileşme gibi bir durum söz konusu değildir. Bu düşünce ancak hastaya zaman kaybettirip durumun kötüleşmesine yol açacaktır. Ayrıca ilerlemiş fistül oluşumunun o bölgede cilt kanserini tetiklediği de ileri sürülmektedir. Bu nedenlerle anal fistül tanısı konulan her hasta mutlaka tedavi edilmeli” açıklamasında bulundu. Doç. Dr. Abdulcabbar Kartal, konuyla ilgili önemli bilgiler verdi.
Anal Fistül Nedir?
Fistül, anal kanal ve dıştaki cilt dokusu arasında bir kanal yada tünel oluşmasıdır. Fistül kabaca, anüsden bir iki cm uzakta olan, cilt içine yerleşimli, ağrılı şişkinlik ve akıntılara neden olabilen kanal şeklinde oluşumlara denir. Anal fistül genellikle, makat apsesinin devamı gibidir, apsenin kronikleşmiş hali de denebilir.
Anal Fistül Neden Olur?
Anal fistüllerin yarısından fazlası, anal apseden sonra gelişir. Fistül, apsenin cilde veya başka bir boşluğa boşalmasına rağmen geride bıraktığı boşluğun tam olarak iyileşmemesine bağlı olarak gelişir. Zaman geçtikte bir tünel halini alır ve enfeksiyonu devam ettirir. Bu tünelin iç ve dış olmak üzere iki tane ağızı vardır, iç ağız makatta dentate line çizgisinde, dış ağız makat çevresi ciltte bulunur. Cerahat birikimi zaman zaman akıntıya neden olur. Anal fistülde, anal travma, anal cerrahi ve crohn hastalığı da diğer risk faktörleridir.
Anal Fistül Tanısı Nasıl Konulur?
Tanı için muayene çoğunlukla yeterli olacaktır. Ancak fistülün ne tip olduğunu saptamak için anestezi altında muayene, fistülografi ve MR gerekebilir. Bazen kalın bağırsağın endoskop (kolonoskopi) ile incelenmesi gerekebilir. Muayenede, daha sonra ameliyatta kolaylık sağlaması açısından, fistül iç ve dış ağzının ve fistül traktının tam olarak ortaya konması gerekmektedir, böylece fistül traktının üç boyutlu görüntüsü zihinde canlandırılmış olur.
Anal Fistüller Nasıl Sınıflandırılır?
Anal fistüller, anal kanaldaki yerleşim yerine göre sınıflandırılır:
1) İntersfinkterik fistül ( En sık görülen tip)
2) Transsfinkterik fistül
3) Suprasfinkterik fistül
4) Ekstrasfinkterik fistül
5) Atnalı fistül
Anal Fistül Nasıl Tedavi Edilir?
Anal fistüllerde kendi kendine iyileşme gibi bir durum söz konusu değildir. Bu düşünce ancak hastaya zaman kaybettirip durumun kötüleşmesine yol açacaktır. Ayrıca ilerlemiş fistül oluşumunun o bölgede cilt kanserini tetiklediği de ileri sürülmektedir. Bu nedenlerle anal fistül tanısı konulan her hasta mutlaka tedavi edilmelidir.
Anal fistülün tedavisi cerrahidir. Antibiyotik tedavisi ancak destek amaçlı kullanılabilir, iyileştirici etkisi yoktur. Fistülün cerrahi tedavisinde fistül traktı denilen içinde iltihap bulunan bu uzun kanalın açılması ve kazınması işlemi gerçekleştirilir. Bu işlem sırasında anal sfinkterler de etkilenecektir. Bu etkilenmenin büyüklüğü, cerrahın deneyimi ve bilgisi ile ilişkilidir. Fistülün çok uzun olduğu durumlarda mukoza ilerletme flepleri, geç fistülotomi ve seton uygulaması gibi daha komplike cerrahi işlemler yapılabilir.
Ameliyat Sonrası Ne Gibi Komplikasyonlar Gelişebilir?
Anal fistül tedavisinde başarı, hastalığın tekrar etmemesi ve hasar verilen kas miktarının en aza indirilmesi ile ölçülür. Zor bir cerrahi yöntem olduğundan, iyi planlanmalı ve uzman bir hekim tarafından gerçekleştirilmelidir. Fistülün gelişmişlik derecesine ve türüne göre değişen ölçülerde, makatta inkontinans(dışkı tutamama) gelişebilir. İnkontinansın derecesi, cerrahın yetenek ve tecrübesine olduğu kadar hastalığın cinsine ve özelliklerine de bağlıdır.
Fistül Tedavi Edilmezse Ne Olur?
Fistülü olan hastalar sfinkterlerin zarar göreceği korkusuyla uzun süre doktora başvurmadan yaşamlarını devam ettirmeye çalışırlar. Fistül bu durumda, yıllar içinde dallanıp budaklanarak gelişmeye ve yayılmaya devam eder, tedavi gittikçe zorlaşır. Bölgede sürekli devam eden iltihabi süreç, kanserleşmeye kadar gidebilir. Sürekli iltihaplı akıntı olması nedeniyle de, anüs civarında mantar gelişir, anal bölgede sürekli kaşıntı olur.