Deprem Psikolojisi – ‘’Psikolojik enkaz’’
Deprem gerçekleştiği şehirlerde yıkımlara neden olurken insan psikolojisini de yıkıma uğratan doğal bir afettir. Depremler de diğer doğal afetler gibi travmaya yol açabilir. İnsanlar deprem sonrası duygu, düşünce ve davranışlarına göre çeşitli tepkiler verebilirler. Ancak her insanın travmatize olaydan etkilenme eşiği farklıdır. Depremi yaşamış bir birey depremden etkilenmiş olsa da kişide travma sonrası stres bozukluğu görülmeyebilir. Buna rağmen depremi yaşamamasına rağmen yalnızca iletişim araçlarından takip eden birçok kişide de travma sonrası stres bozukluğu görülebilir. Dolayısıyla depremin yaşanabilme olasılığı bile psikolojimize zarar verebiliyor. Yaşanılan deprem sonrasında insan psikoloji; şok, pasifleşme ve toparlanma adı verilen üç aşama geçirmektedir. Depreme maruz kalan kişi psikolojik şok yaşamaktadır. Şok tepkisi, vücudun meydana getirdiği psikolojik bir savunma mekanizmasıdır.
Depremin hemen ardından kişi kendini aşırı korkmuş hissetme, ne yaptığını bilemez halde hissetme, duygularını hissedememe, tepki verememe, bulunduğu ortamı ya da durumu tam algılayamama gibi belirtiler yaşayabilir. Bireyi aniden etkisi altına alan ölüm korkusu kişide çaresizlik ve panik duygusu yaratabilir. Panik halindeki bazı kişiler depremden kurtulmak için bilinçsizce risk alabilirler. Örneğin, kendilerini yüksek kattan atarak yaralanabilirler ya da ölebilirler. Depremden etkilenen bireyler pasifleşmiş haldedir. Bu aşamada kişiler yaşadıkları travmatik durumun etkisinden kurtulmak için çabalamalarına rağmen kendilerini güçsüz ve yorgun hissederler. Pasifleşmiş birey çevreden gelen yardıma ihtiyaç duyar. Çevreden gördüğü destekle farkındalığı yükselir ve bilinçli hareket etmeye tekrardan başlar.
Depremin psikolojik etkilerinin hafiflemeye başladığı aşama ise toparlanma aşamasıdır. Her ne kadar toparlanma durumu olumlu olarak görülse de bu aşama çok kolay bir aşama değildir. Kişinin en yüksek seviyede kaygı hissettiği aşamadır. Kişide uykusuzluk, depremle ilgili kabus görme, deprem anını rahatsız edici sıklıkla hatırlama, devamlı deprem olacağı korkusu hissetme, irkilme tepkileri, gelecekle ilgili plan yapamama, yabancılaşma, olay anını hatırlatan durumlardan kaçınma görülür. Bu belirtiler kişiden kişiye farklılık gösterebilir. Kişi yaşamının eski haline döneceğine dair olan motivasyon ve umudunu yitirirse kendisine zarar verebilecek davranışlarda bulunabilir. Psikolojik güçlülüğünü koruyabilen kişiler ise bu sorunu kısa süre içerisinde atlatabilir.
Deprem sonrasında psikolojimizi korumak için yapabileceklerimiz;
- Deprem anında yaşadıklarınızı konuşmaktan kaçınmayın.
- Deprem ile alakalı olumsuz duygularınızı, düşüncelerinizi, üzüntünüzü bastırmayın.
- Depremle ilgili duygu ve düşüncelerinizi yakınınızdakilerle paylaşmaktan kaçınmayın.
- Hayatın değerini ve anlamını düşünün ve gelecek planları yapmaya çalışın.
Olumsuz yaşam tecrübeleri karşısında kendinizi çaresiz, hiçbir şey yapamayacak durumda hissedebilirsiniz. Deprem yaşamış bireylerde tüm bu belirtilerin görülmesi oldukça normal ve doğaldır. Ancak bu yakınmalar azalmıyorsa, yaşamınızı güçleştiriyorsa, baş etmede zorlanıyorsanız bir uzmandan psikolojik destek almaktan kaçınmayın.