Böbreğinde taş olan 2.5 yaşındaki Alperen, Medical Park Karadeniz Hastanesi’nde Dr. Öğr. Üyesi Hasan Turgut’un yaptığı kapalı ameliyatla sağlığına kavuştu.
Trabzon’da yaşayan 2.5 yaşındaki Alperen Arslan’da çocuklarda nadir rastlanan böbrek taşı saptandı. Ailesinin Medical Park Karadeniz Hastanesi’ne getirdiği Alper’in idrar yolu kanalında bulunan 15 mm çapındaki taş, Dr. Öğr. Üyesi Hasan Turgut tarafından başarıyla temizlendi. Küçük hasta sağlığına kavuşarak 1 gün içinde taburcu oldu.
15 MM ÇAPINDA TAŞ ÇIKARILDI
Küçük Alperen’in tedavisi hakkında bilgilendirmede bulunan Dr. Öğr. Üyesi Hasan Turgut, “Hastamız bize gelmeden önce yaklaşık 1 hafta boyunca nerdeyse her gün karın ağrısı, bulantı kusma ile acil servise başvurmuştu. Daha sonra ise bize yönlendirildi. Biz yaptığımız tetkikler sonucunda çocuk hastamızda idrar yolu kanalına düşmüş, yaklaşık 15 mm çapında bir taş olduğunu tespit ettik. Yaptığımız işlemle kesi yapmadan tamamen kapalı yolla taşı temizledik. Hastamızı 24 saatten daha kısa sürede taburcu ettik” diye konuştu.
100 BEBEKTEN 2’SİNDE TAŞ GÖRÜLEBİLİYOR
Çocuklarda taş hastalığının bebekler de dâhil her yaş grubunda görülebildiğini belirten Dr. Öğr. Üyesi Hasan Turgut, “1 yaşın altında olup, taş tanısı konan ve tedavi olması gereken bebekler bile olabilmektedir. Çocuklarda idrar yolu ve böbrek taşları dünyada yüzde 1-2 oranlarında görülmekte ve bu oran gün geçtikçe artış göstermektedir. Genetik, coğrafi faktörlerin yanı sıra, özellikle çocuklarda da hareketsiz yaşam ve obezitenin artış göstermesi taş oluşması için önemli bir etkendir. Çocuklarda böbrek taşı rahatsızlıkları her yaşta görülebilmekle beraber hastalarımız farklı şikâyetlerle başvurabilmektedir. En sık şikâyetler, idrarın renginde koyulaşma, kan görülmesi, idrarda yanma, sık idrara gitme, bulantı-kusma, böğür ağrısı ya da karın ağrısıdır” ifadelerini kullandı.
7 MM’NİN ALTINDAYSA İLAÇLA DÜŞÜRÜLÜYOR
Hastaların büyük kısmında taş hastalığının takip edilerek ilaç ile tedavi edilebileceğini söyleyen Dr. Öğr. Üyesi Hasan Turgut, şöyle devam etti:
“İdrar yollarında ya da böbrekte taş tespit edildikten sonra taşın büyüklüğü 7 mm ve altında ise verilecek olan çeşitli ilaçlarla taşın düşürülmesi sağlanabilir. Ağrı gibi semptomların oluşma sıklığı azaltılabilir. Taşların oluşmasına yol açan pek çok neden olabilir. Bunlardan bazıları idrarda sitrat gibi bileşenlerin az olması, idrarla kalsiyum atılımının fazla olması, hiperoksalüri, sistinüri denilen bazı metabolik rahatsızlıklar, bazı genetik hastalıklar, yetersiz sıvı tüketilmesi, tuz alımının fazla olması gibi durumlardır. Hastalara yapılacak olan bazı idrar ve kan tetkikleri ile bu nedenler ortaya konabilir ve hastalığa özgü ilaç tedavileri uygulanabilir. Özellikle çocukluk çağı yaş grubunda hastalarımıza mutlaka detaylı metabolik analiz yapılmalı ve taşın oluşum nedenleri araştırılmalıdır.”
SES DALGALARI İLE DE TAŞ KIRILABİLİR
Çocuklarda bazı böbrek ve idrar kanalı taşlarının, cerrahi müdahaleye gerek kalmadan taş kırma işlemi ile tedavisi mümkün olduğunu belirten Dr. Öğr. Üyesi Hasan Turgut, “Taş kırma tedavisi ya da ESWL olarak adlandırdığımız tedavi, ses dalgaları ile taşların kırılmasını sağlayan etkili bir yöntemdir. Özellikle böbreğin üst ve orta kısımlarında 2 santimetreden küçük olan ve sert olmayan taşlarda taş kırmanın etkinliği yüzde 80’lere varmaktadır. Ancak küçük çocuklarda anestezi gereksinimi olması, birkaç seans uygulanması gerekliliği ve bazen de kırılan taşların dökülürken tıkanıklığa yol açabilmesi nedeniyle büyük taşlarda tercih edilmemelidir” dedi.
KAPALI OPERASYONLA 24 SAATTE TABURCU OLUNABİLİR
Çocuklarda böbrek taşı tespit edildiği zaman taşın yeri ve büyüklüğüne göre cerrahi tedavi seçeneğinin de mevcut olduğunu vurgulayan Dr. Öğr. Üyesi Hasan Turgut, dikkat edilmesi gerekenleri şöyle anlattı:
“Özellikle böbrek içerisinde herhangi bir yerde 2 cm’den daha büyük olan taşların ilaç ve taş kırma ile tedavisi mümkün değildir. Bu hastalarımızdaki taşlar kapalı böbrek taşı ameliyatlarıyla yüzde 90’ın üzerinde başarıyla temizlenebilir. Hastalar ameliyat sonrası hastanede en fazla 2 gün yattıktan sonra evlerine taburcu edilebilirler. Büyük bir kısım hasta ise 24 saat sonra veya duruma göre aynı gün evlerine dönebilmektedirler.”
