İnsülin salınımı veya insülin etkisinin yetersizliğine bağlı olarak kan şekerinin artmasıyla (hiperglisemi) kendini gösteren bir hastalık olan diyabet, görme kaybına neden olabiliyor.
Yeni Yüzyıl Üniversitesi Gaziosmanpaşa Hastanesi Endokrinoloji Uzmanı Doç.Dr. Elif Turan; diyabet teşhisi konmuş 10 yılı aşkın tedavisi devam eden hastalıklarda körlük oluşabileceğini belirterek, dikkat edilmesi gerekenler hakkında bilgiler verdi.
Diyabetik retinopati, kan şekeri yüksekliğinin, gözün arka (retina) kısmına zarar vermesiyle ortaya çıkan diyabet komplikasyonudur. Diyabetik retinopati yetişkinlerde diyabetli kişilerde körlüğün en yaygın nedenidir.
Belirtileri nelerdir?
Kişilerde hiç bir şikayet olmayacağı gibi; görüşünüzde yüzen noktalar veya karanlık ipler (uçuşan cisimler), bulanık görme, dalgalanan vizyon, bozulmuş renk görme, görüşünüzde karanlık veya boş alanlar ve görme kaybı gibi ağır şikayetler yapabilir.
Diyabetik retinopati nasıl oluşur?
Şeker yüksekliği zamanla retinayı besleyen kılcal damarların tıkanmasına ve kan akışının kesilmesine neden olur. Sonuç olarak göz içinde yeni kan damarları oluşmaya başlar ama bu kan damarlarının gelişimi düzgün olmadığı için dışarıya kolayca sızıntı verebilir.
Kimler daha Risklidir?
Tip 1 diyabeti veya tip 2 diyabeti olan herkeste diyabetik retinopati gelişebilir ancak uzun zamandır şeker hastasıysanız, kan şekeri seviyesi sürekli yüksek seyrediyorsa, tansiyonunuz yüksekse, kolesterolünüz yüksekse, hamileyseniz, sigara kullanıyorsanız diyabetik retinopati riskiniz daha fazla demektir.
Diyabetik retinopati komplikasyonları
Vitreus kanaması: Yeni kan damarları, gözün merkezindeki berrak, jöle gibi madde içine kanayabilir. Kanama miktarına göre, yalnızca görüşünüzde uçuşan küçük noktalar görebilirsiniz ya da şiddetli kanama varsa kan vitröz boşluğu doldurarak görüşü tamamen bozabilir.
Retina dekolmanı: Retinanın arkasındaki hücre tabakasından ayrılmasıdır. Retina, gözün içini kaplayan ışığa duyarlı bir doku tabakasıdır, beyine görsel sinyaller gönderir. Retinanın ayrılması kalıcı körlüğe neden olabilir ve tıbbi bir acil durum olarak kabul edilmelidir.
Glokom: Tipik olarak glokom göz içindeki yüksek basınçtan kaynaklanır. Göz içinde berrak bir sıvı bulunur, bu sıvıda devamlı yeni üretilen sıvı, eski sıvının yerini alır ve bir boşaltma sistemiyle fazla sıvı kanallardan drene olur. Bu drenaj mekanizması diyabetik hastalarda tıkanabilir ve gözünüzün içindeki doğal basınç artabilir. Bu basınç artışı zamanla görme sinirlerine zarar verebilir . Sonunda, diyabetik retinopati, glokom veya her ikisi de tam görme kaybına yol açabilir.
Önlemek için ne yapılmalı?
Diyabetik retinopatiyi önlemek veya ilerlemesini geciktirmek için kan şekeri kontrolü, kan basıncı ve kolesterol kontrolü sağlanmalıdır. Dengeli beslenmeye uyulmalı ve haftada en az 150 dakika egzersiz yapılmalıdır.
Tip 1 diyabetli hastalarda tanıdan 5 yıl sonra başlayarak, tip 2 diyabetlilerde tanıda retinopati taraması başlatılmalı ve yılda bir göz muayenesi yapılmalıdır. Diyabeti olup gebelik planlayanlarda, gebelik öncesi ve gebelerde her trimesterde göz muayenesi yapılmalıdır.